O kadar yalnızım ki seninle konuşmak gerçekten çok iyi gelirdi ama bunun için bile fazla yorgunum. | Open Subtitles | أسمعي، كنت وحيدًا لدرجة سأكون سعيدًا في التحدث مع أحد، لكني مرهق من هذا. |
Bir şey olduğu yok, yorgunum, hepsi bu. | Open Subtitles | لم يحدث لي شيء أنا مرهق فحسب ، هذا كل ما في الأمر |
Bir vakitler kasvetli bir gece yarısı düşünürken yorgun, bitkin unutulmuş eski ilimlerin garip ve acayip kitap ciltleri üzerine ben- | Open Subtitles | كنت مكتئبا عندما حل نصف الليل بينما كنت أتأمل وأنا مرهق وضعيف في كثير من ا لعلوم المنسيه التي أثارت فضولي |
Pazar günleri de, bizimle vakit geçirmek için yorgun olurdun. | Open Subtitles | وايام الأحد لا تمضي معنا أي وقت لأنك مرهق جداً |
Biliyormusun, ben de bayağı yoruldum. Kanepede uyurum. | Open Subtitles | اتعلمين ماذا اني مرهق نوعا ما سوف انام هنا على الاريكه |
Ne kadar yorulmuş olabileceğinizi biliyorum çünkü kendimin ne kadar yorgun olduğumu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعلم مقدار إرهاقكم لأنني أنا أيضا مرهق |
Daha fazla devam edemeyeceğim hayatım. Çok yorgunum. Gerçekten çok yorgunum. | Open Subtitles | لا يمكنني مواصلة فعل هذا أنا مرهق، مرهق للغاية |
Dick bana bunu yapma, hâlâ uyuyamadım, yorgunum ayrıca zamanı uzatma yetkisine sahip değilsin. | Open Subtitles | ديك لا تفعل هذا بى , انا مرهق و لم انم منذ ان جئت و أيضا انت عندك السلطه ان تغير الخطه |
Biraz yorgunum. Belki bunu yarın yapsak daha iyi olur. | Open Subtitles | إنني مرهق قليلاً ,لماذا لا نكمل هذا الأمر غداً |
Evet çok yorgunum, belki ayakkabı parasından fazla para kazanamıyorum ama endişelerim yok dostum. | Open Subtitles | أنا مرهق جداً حالياً، يا رجل. ولا أكسب الكثير من المال، ولكن.. لم يعد عندي مخاوف، يا رجل. |
Biraz yorgun, hepsi bu. Benim de çok yorgun olduğum zamanlar oldu. | Open Subtitles | لقد كنت مرهق في الكثير من الأوقات بحياتي |
Bundan 30 yıl önce uzun bir yolculuk sonrası yorgun düşmüş yaşlı bir adam Uğultulu Tepeler'e geri döndüğünde başlayan bir hikaye. | Open Subtitles | بدأت القصة منذ ثلاثون عاما عندما عاد رجل عجوز إلي مرتفعات وذيرينج مرهق بعد رحلة طويلة |
Evet, sadece yoldan dolayı biraz yoruldum. | Open Subtitles | . أوووة . نعم أنا فقط مرهق قليلاً من الرحلة |
Öyle yoruldum ki bir an için benimle konuştuğunu hayal ettim. | Open Subtitles | أنا مرهق جداً لدرجة انني تخيلتك لوهلة تحدثت إليّ |
Sen nasılsın bilmiyorum, ama ben çok yoruldum. Karnım gurulduyor. | Open Subtitles | لا أعرف بشأنك ولكن أنا مرهق أقدامي تؤلمني |
Günün sonunda,eğer yorulmuş ve yüzün terliyse, iyi iş çıkardın demektir. | Open Subtitles | وفي نهاية اليوم ، إذا أنت مرهق ويتعرق وجهك ، هذا يعني أنك عملت بجهد |
Evet, sanki araba kullanamayacak kadar yorgunsun gibi görünür. | Open Subtitles | أجل، لتظهر كأنك مرهق ولن تستطيع أن تقود السيارة |
Beyninizin istediği şeyin, sizin istediğiniz şeyle uyuşmaması çok yorucu oluyor. | Open Subtitles | حينما يريد عقلك شيئاً و أنت تريدفيالحقيقةشيئاًآخرلايتطابق معمايريده العقل, هذا مرهق |
Kriz zamanlarında bir lider olmak çok zor. Yorucu bir iş. | Open Subtitles | من الصعب جدًا أن تصبحي قائدة بوقت الأزمات إنه أمر مرهق |
Bu çok gergin, çünkü, şey, uh, hastalar doktorlarının faturalarını ödemek istemiyorlar. | Open Subtitles | إن ذلك مرهق قليلاً بسبب،... أن المرضى لا يريدون دفع أجور الأطباء |
Gelmesini söyledim, herkes yoruldu artık. | Open Subtitles | أخبرته بأن يأتي كنّا هنا طوال اليوم،الجميع مرهق |
Bir müzede çalışmak ne kadar stres yapar ki? | Open Subtitles | كيف يمكن العمل في المتحف يكون مرهق جدًا؟ |
Çok bitkinim dostum. | Open Subtitles | أنا مرهق للغاية يا رجل |
Bugün çok Yoruldun, ha? | Open Subtitles | أحدهم مرهق اليوم، أليس كذلك ؟ |
"Çok stresliyim. Hayat çok acımasız." | Open Subtitles | (انا فعلا مرهق ،لابد ان الحياة سباق للأنسان فقط) |
Özetlerini okumak stresliydi. | Open Subtitles | مرهق جدا ان اقرأ خلاصاتها |