"مساعد" - Translation from Arabic to Turkish

    • yardımcısı
        
    • asistan
        
    • yardımcısıyım
        
    • asistanıyım
        
    • ikinci
        
    • yardım
        
    • yardımcısının
        
    • asistanım
        
    • yardımcılığı
        
    • asistana
        
    • asistanın
        
    • Teğmen
        
    • yardımcım
        
    • destek
        
    • yardımcısıydı
        
    Conrad Gould, yönetici yardımcısı, dört sene önce tam burada öldürüldü. Open Subtitles كونراد جولد، مساعد المدير، قد قتل هنا قبل أربع سنوات مضت
    Daha yeni şef yardımcısı oldum. Kahretsin, ben bile söylemeye başladım. Open Subtitles .منذ مدة نلت وظيفة مساعد الرئيسة تباً, و الآن أنا أنطقها
    Hangisi daha yetkili Bölge Müdür yardımcısı mı, yoksa Bölge Satış Direktörü mü? Open Subtitles أيهما أعلى , مساعد المدير الإقليمي أو مخرج إقليمي مسؤول عن المبيعات ؟
    Bana bir baksana, belimde silah olmadan asistan öğretmene benziyorum. Open Subtitles إنظرى الى , بدون سلاح فى حزامى أشبهه مساعد مدرس
    Ben bir bölge başsavcısı yardımcısıyım. Sistemin nasıl işlediğini biliyorum. Open Subtitles أنا مساعد مدعي عام لمنطقة وأعرف كيف يسير العمل بالنظام
    Kibar bir savcı yardımcısı arama izni verdi ve alarm şirketini aradık. Open Subtitles مساعد النائب العام الودّي أحضر لنا مذكّرة ولقد تحدّثنا مع الشركة الإنذارات
    1992 de ben savcı yardımcısı ve Sayın Yargıç Cuesta'nın avukat ortağıydım. Open Subtitles كنت مساعد نائب العام و مساعد حضرة القاضي في الادعاء عام 1992
    Lafı getirmeye çalıştığım yer, Müdür yardımcısı olmak istiyorum artık. Open Subtitles نعم، ما أحول قوله هو أرغب بأن أكون مساعد المدير
    Görünüşe göre bu uzaylının 1.50 boylarında bir de yardımcısı varmış. Open Subtitles من الواضح أن هذا الفضائي كان معه مساعد بطول 5.2 قدم
    Sırada onun patronunun patronu vardı, ve sonra ofis müdürünün yardımcısı, sonra da ofis müdürü, ve sonra ... TED ومن ثم تخطينا مسؤول مدير عامل التنظيفات، ومن ثم مساعد مدير المكتب، وأخيراً مدير المكتب. وبعدها،
    Yönetmen yardımcısı için arka plan çekimleri de yazar mısınız? Open Subtitles قم بزيادة بعض الأحداث الخلفية والمحيطة بالفلم لكي يحتاجوا مساعد مخرج إضافي.
    İkinci yönetici yardımcısı olan birinin, iyi karakter tahlili yapabiliyor olması gerekir. Open Subtitles على نائب مساعد المدير أن يكون ذا نظرة ثاقبة
    Kocan Fransız büyükelçisinin baş yardımcısı, değil mi? Open Subtitles زوجك هو أول مساعد للسفير الفرنسي ، أليس كذلك ؟
    Adalet Bakanlığı'nın Güney Bölgesi'nde asistan olduğumu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أنني مساعد محامي الولايات المتحدة للمنطقة الجنوبية.أليس كذلك.
    Gereğinden fazla çalışan ve yeni sandalyeyi birleştirmeye çalışan asistan mı, yoksa yapacak hiçbir işi olmayan tembel patron mu? Open Subtitles مساعد أكثر من طاقتهم الذي يبني كرسي الجديد الخاص بك، أو جميلة أميرة مدرب الذين لن النزول صاحب الحمار كسول.
    Amerikalı bir çocuğun müdür yardımcısıyım ve çalıştığım şirket osuran bahçe cinleri satıyor. Open Subtitles انا مدير مساعد لطفل الأمريكية يعمل لحساب الشركة التي تبيع يضرطن حديقة التماثيل.
    New York Bölge Savcısının idari asistanının asistanının asistanıyım. Open Subtitles أنا مساعد لمساعد نائب مساعد إداري لي النائب العام لمقاطعة نيويورك.
    - Elena yardım elinden çok doğanın bir gücüne benziyordu. Open Subtitles ايلينا تبدو كقوة من الطبيعة أكثر من كونها شخص مساعد
    Dün bu odada Bölge Savcısı yardımcısının burnunu çimdiklediğiniz doğru mu? Open Subtitles قمتَ بالنقر على أنف مساعد المدّعي العام في هذه القاعة بالتحديد؟
    Gerzek asistanım sana en iyi müşterimle ilgili bir şey fakslamış. Open Subtitles إسمعي، اليوم نصف مساعد ذكائي أرسل فاكس إليك بخصوص زبوني المفضّل
    Dört yıl önce, bölge savcı yardımcılığı görevinden istifa etmiştim. Open Subtitles منذ أربع سنوات قدمت استقالتي من وظيفة مساعد محامي المقاطعة
    Geceleri uyuyamıyorum, bir asistana ihtiyacım var. Open Subtitles لقد قضيت الليل أمس متقلباً على سريرى لابد من وجود مساعد لى
    Ama eğer kafanı bu şekilde kuma gömmeye devam edersen bırakıp işine dönebileceğin bir asistanın ve kız arkadaşın olmayacak. Open Subtitles ولكن لو توقفت على وضع رأسك بالرمل لن تكون قادرًا على الحصول على مساعد أو خليلة لتعود للعمل من بعدهما
    Teğmen, sen San Carlos'daydın, değil mi? Open Subtitles يا مساعد , أنت كنت في سان كارلوس أليس كذلك ؟
    Bugün yanımda, özel bir yemeğim ve yardımcım var. Harry Solomon. Open Subtitles انا عندى اليوم طبق مميز و مساعد مميز أيضا هارى سوليمون
    M-60'a destek olmak üzere yerime geçeceksin. Open Subtitles أنت ستأخذ مكاني مساعد الـسلاح 60 المدفعي
    Ben Vogue'da staj yaparken, Nina orada fotoğrafçı yardımcısıydı. Open Subtitles عندما كنت أتدرب في فوغ، كانت نينا مساعد المصور.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more