| Şimdi,kim kusmadan en uzun süre dayanırsa... dolapta kalan son parça pastayı alacak. | Open Subtitles | الآن من يشرب ويبقى لأطول وقت يأخذ آخر قطعة من الفطيرة في الثلاجة |
| Bu inşa edildiği anda, Afrika'da ve bütün gelişmekte olan ülkelerde herkes yapı belgelerini / çizimlerini ücretsiz olarak alıp çoğaltabilir. | TED | وبمجرد أن يتم بناءها، سيكون بمقدور أي شخص في أفريقيا أو أي دولة نامية أن يأخذ مستندات البناء وأن ينسخها مجاناً. |
| O şerefsiz ibneyle karşılaşırsan, bırak alsın paranı, tamam mı? | Open Subtitles | في حال صادفت ذلك اللعين دعه يأخذ المال ، غتفقنا |
| İstediklerini yapması için diğerlerini ikna etti. Altını önce almak istiyor. | Open Subtitles | اقنع الاخرين على ان يفعل مايريد يريد ان يأخذ الذهب قبلا |
| Dünyanın bir ucundaki bir yere bir katili göndermek... biraz zamanımı aldı. | Open Subtitles | يأخذ بعض الوقت لترسل قاتل في المكان الى الجهة الاخرى من العالم |
| Bir daha yapmayacağıma göre Bay Smith'in övgüyü almasına izin vereceğim. | Open Subtitles | طالما اني لن أقتل مرة أخرى سأدع السيد سميث يأخذ الفضل |
| Bu hiç de iyi gözükmüyor. Senin paranı almadı, değil mi? | Open Subtitles | هذا لا يبدو جيدًا ، لم يأخذ مالكِ أليس كذلك ؟ |
| Eline yay alan herkes böyle bir kaderi hayal eder. | Open Subtitles | أي رجل يأخذ الخضوع بالاعتبار كان سيحلم بمثل هذا المصير |
| Her zaman biri sormadan oyuncaklarını almaya çalıştığında bir şeyler söyleyen biriydi. | Open Subtitles | الذي لطالما قال شيءً عندما حاول أحدهم أن يأخذ لعبتك دون الإستئذان. |
| Senin yerini alması için birini çağırmak istemediğinden emin misin? Böylece sen ilgilenebilirsin. | Open Subtitles | امتاكد انك لا تريد استدعاء احداً لكي يأخذ مكانك و تتولى انت هذا؟ |
| -Eğer yeterince soğuk ve derindeyse, cesedin komple çürümesi bir yıl sürer. | Open Subtitles | الجسد يأخذ سنه لكي يحلل مده طويله جدا إنه بارد بدرجه كافيه |
| Biraz zaman alacak, o yüzden, birisi gelirse beni uyarın. | Open Subtitles | سوف يأخذ وقتا قليلا , لذا حذرني اذا اتى احد |
| Bu biraz zaman alacak. Charlie'nin bir sürü arkadaşı var. | Open Subtitles | هذا سوف يأخذ وقتا تشارلى كان لديه الكثير من الأصدقاء |
| Şimdi, bu adamları alıp çok daha güçlü yaptığımızı düşünebiliyor musun? | Open Subtitles | الآن، لنفترض أننا يمكن أن يأخذ هؤلاء الرجال وجعلها أكثر قوة؟ |
| Pekala, herkes elma şırasını alsın, film 10 dakikaya başlıyor. | Open Subtitles | حسناً، الجميع يأخذ عصير تفاح، الفيلم سيبدأ بعد عشر دقائق |
| Ha, evet, bunu duydum. Babanın onayını almak zorunda mıydı? | Open Subtitles | سمعت ذلك من حديثكما ،هل كان يجب أن يأخذ إذنه؟ |
| Baştan sona izlemem günlerimi aldı ama bu denli gerçeğin peşindeyim işte. | Open Subtitles | وربما يأخذ الأمر مني أياماً لأراهم جميعاً ولكن هذا لأني مرتبط بالحقيقة |
| BTO çok önemli. O aşağılın bunu senden almasına sakın izin verme. | Open Subtitles | شركة التقنيّة العالميّة مُهمّة، لا تسنح لهذا الوغد أن يأخذ ذلك منك. |
| O insanlar Deccal'i doğurduklarını iddia ettiklerinde aklı selim kimse onları ciddiye almadı. | Open Subtitles | حتى أولئك الذين إدعوا أنهم أنجبوا الدجال فلم يأخذ أي عاقل كلامهم بجديه |
| Bu yaşayan şey, nefes alan canlı şey son nefesini alıyor. | Open Subtitles | ذلك الشيئ الحي ذلك الشيئ الذي يتنفس يأخذ اخر نفس له |
| Yoksulların parasını almaya yüreği elvermediği için gittiği evlerde insanların radyolarını tamir ediyormuş. | Open Subtitles | لم يكن يأخذ المال من الفقراء، كان يقضي معظم وقته بإصلاح الأجهزة الموجودة. |
| Manevi zarar, birinin senin paranı alması ama bundan sorumlu tutulmamasıdır. | Open Subtitles | الخطر الافتراضي , عندما يأخذ أحدهم نقودك ولا يكون مسئولاً عنه |
| Peki normalde iş yerinden birini baştan çıkarman ne kadar sürer? | Open Subtitles | حسناً, كم من الوقت يأخذ منك اغراء احد زملاء العمل عادةً؟ |
| İki günden fazla sürmez. Hemen başlamam sorun olur mu? | Open Subtitles | ولن يأخذ أكثر من يومين هل تمانعون إن بدأت بالعمل؟ |
| Bu küçük şey nereye giderse bu bok topunu da yanında götürüyor. | Open Subtitles | أترى , أين ما يذهب هذا الرجل الصغير, يأخذ كرة القاذورات معه, |
| Şimdi, bu önermeyi kabul ettiğinde beyniniz ne yapmakta? | TED | الآن , ماذا يعمل دماغك عندما يأخذ الإيحاء ؟ |
| Bir kızı bardan benim evime götürmem tamı tamına yirmi üç dakika sürüyor. | Open Subtitles | يأخذ مني عادة 23 دقيقة. لأصطحب فتاة من الحانة للعودة معي إلى شقتي. |