"'den" - Translation from Turkish to Arabic

    • من
        
    • مِنْ
        
    • يزيد عن
        
    • في عام
        
    • أحداث
        
    • يزيد على
        
    • منذ عهد
        
    • علاقتي مع
        
    • تابعة
        
    • لاجئ
        
    • أن ال
        
    Bu yerel hayvanat bahçesinden bir aslan, Norrkoping'in heme dışından, Elsa, Kolmarden'den. TED اذا هذه لبوة من حديقة الحيوان المحلية خارج نوركوبينج في كولوماردين إليسا
    Ve komando alayındaki her sabah herbir komando -- 2.000'den fazla komandonun herbiri -- altı kıtalık komando yeminini eder. TED كنت كل صباح في تلك السرية كل جندي .. كنا ما يقارب 2000 جندي نقول ستة مقاطع من مقاطع السرية
    Yani Papua Yeni Gine'den Hollywood'a Pekin'deki modern sanata kadar hepimiz sık sık güleriz, ve sende mutluluğunu ve tatminiyetini göstermek için gülersin. TED اذا من غينيا الجديدة الى هوليود الى الفن الراقي في بيكين نحن في اكثر الاحيان نبتسم ونحن نبتسم لكي نعبر عن الفرح والرضى
    Amerikan kolonileri İngiltere'den ve onun baskıcı monarşisinden kurtulmak istediler. Open Subtitles كما المستعمرات الأمريكية أرادتْ للفَصْل مِنْ إنجلترا وحكمه الملكي المستبدّ.
    Yaban hayata ev sahipliği yapan Karayipler bildiğimizi sandığımız Karayipler'den başka bir dünyadır. Open Subtitles بيت إلى الحياة البريَّةِ الغريبةِ , عالم بعيد مِنْ الكاريبي نَعتقدُ بأنّنا نَعْرفُه.
    Bu yaklaşık 0.75, yani 1'den küçük -- ve buna alt doğrusal diyoruz. TED انها ثلاثة أرباع تقريباً وبالتالي هي أقل من واحد ونطلق عليها خط فرعي
    Tate Fildes'den bu sosyal açıdan önemi olan tabloyu yapmasını istedi. TED وقد طلب تايت من فيلدز بأن يرسم لوحة ذات أهمية اجتماعية.
    Ve arkalarında saklanan 500'den fazla bu küçük yaratıktan var. TED وكان لدينا أكثر من 500 من هذه الأقزام مختبئة خلفها.
    Kanada Hükûmetinin bilimcisi Dr. Max Bothwell, 1992'den bu yana kayaların üzerinde büyüyen bir tür yosun üzerinde çalışıyor. TED منذ عام 1992، الدكتور ماكس بوثويل، عالم في حكومة كندا، قام بدراسة نوع من الطحالب التي تنمو فوق الصخور.
    Şimdi, eşim Michal'den, sahneye benimle birlikte gelmesini ve bir resim oluşturmasını rica edeceğim, çünkü bütün olay resimlerde. TED لذلك أطلب من زوجتي ميشيل أن تأتي معي علي المسرح لعمل صورة واحدة معكم، لأن كل شيء متعلق بالصور.
    jet lag'den muzdarip oluyor. Pekala burada kimde jet lag var? TED يعانون من اضطراب ما بعد السفر الجوي. من يعاني منه هنا؟
    Sadece son 3 yıl içinde, 12.000'den fazla mülteci hayatını kaybetti. TED خلال الثلاث سنوات الماضية فقط، فقد أكثر من 12000 لاجئ حياته.
    10.000'den fazla mülteciye 26.000 saat süren ruh sağlığı desteğinde bulunduk. TED لقد قدمنا 26000 ساعة من الدعم النفسي لأكثر من 10000 لاجئ.
    Hatta George Orwell'den daha fazla, Yazar tabiki de Aldous Huxley'di. TED حتى أكثر من جورج أرويل، إن المؤلف هو، بالطبع، ألدوس هكسلي.
    Ve bunlar Çin'den, Japonya'dan, Kore'den ve kuzeydoğu Asya'nın başka bölgelerinden insanlar. TED وهؤلاء الناس من الصين واليابان كوريا، وأجزاء أخرى من شمال شرق آسيا.
    Kötü şöhretli bir adanın resifleri 300'den fazla gemi enkazının müsebbibi olmuştur. Open Subtitles شعبة جزيرةِ مرجانية سيئة السمعةِ واحدة أودت أكثر مِنْ 300 من الحطام.
    Oak Creek'den bir Sheriff, Bayan Clinton, katil zanlısını yargılamaya götürüyor. Open Subtitles ماريشال مِنْ اوكا كريك ، مَعه قاتل سيسلمه الى اللعدالة..
    Neyse ki yeni eleman Lansing'den gelen yeni bir hukuki takviye kuvveti degil. Open Subtitles لان العضو الجديد لَيسَ تعزيزات قانونية اضافية مِنْ لانسنج.
    Çin'den gelme ipek çarşaflarda yatıyorsunuz. Open Subtitles أَسْمعُ بأنّه لديك شراشفُ حريريةُ مِنْ الصين.
    Bir bütün olarak değerlendirildiğinde şu an çoğu benim rızam olmadan benim kişisel bilgilerimi izleyen 150'den fazla site var. TED وبشكل عام، هناك ما يزيد عن 150 موقعا تتبع معلوماتي الشخصية الآن، أغلبها من دون موافقتي.
    işte size 1999 yılında gösterilmiş National Geographic'den bir görüntü. TED وفيما يلي مقطع من فيلم ناشيونال جيوغرافيك صور في عام 1999.
    11 Eylül'den sonra çalışma alanımızı genişlettik ama planlama yapılmadı. Open Subtitles وسعنا عملياتنا بعد أحداث 11 سبتمبر لكن الأمور ام تفلح
    Şu an 100.000'den fazla üyeye ulaştık. TED والآن ترعرعنا لما يزيد على 100،000 عضوا.
    Ayrıca Barnum ile Bailey'den sonra en utanmaz şovmendi. Open Subtitles لقد كان ايضا الاكثر وقاحة وادعاءا منذ عهد بارنم وباياى
    Hayır, sen Janice'den ayrılacaksın, ben de Tony'den. Open Subtitles انت تنهي علاقتك بجانيس وأنا سأنهي علاقتي مع توني
    O saldırıları İslam Devleti'nin Sina Vilayeti adındaki Müslüman Kardeşler'den ayrılan uzantısı üstlenmişti. Open Subtitles أجل .. تلك الهجمات نفذت من قبل جماعة تابعة لما يعرف بالدولة الأسلامية
    6SNL7'den tepe kampına. Open Subtitles هنا الوحدة "6أس أن ال 7" الى معسكر ( سوميت ) ـ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more