"öldürmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • لقتل
        
    • تقتل
        
    • قتله
        
    • القتل
        
    • قتلك
        
    • أقتل
        
    • قتلي
        
    • يقتل
        
    • بقتل
        
    • قتلهم
        
    • أقتلك
        
    • قتلنا
        
    • لقتلك
        
    • للقتل
        
    • لقتله
        
    Bir teoriye göre insanlar, bakterileri öldürmek için gıdaya baharat koymaya başladı. TED هناك نظرية تقول أن البشر بدؤوا بإضافة البهارات إلى الطعام لقتل البكتيريا.
    Ve bu adamı öldürmek için size zaman beni geri gönderdi olduğunu. Open Subtitles و هذا عندما أرسلتني عبر الزمن لأقول لك أن تقتل هذا الرّجل
    Ve sonra onu öldürmek istemedim. Ve sonra, onu öldüremedim. Open Subtitles ثم لم اريد ان اقتله وبعد ذلك لم استطع قتله
    Benim için, öldürmek hayal edebildiğim en kötü şey değil. Open Subtitles بالنسبة لي , اسواء الاشياءالتي ممكن تخيلها القتل ليس منها
    Seni öldürmek bana acı vermez, çünkü ölüm aslında yok. Open Subtitles أنا لا أخشى من قتلك لأنه لا يوجد هناك موت
    - Bu kadar güçlü bir taşçıyı öldürmek yazık olacak. Open Subtitles أليس من الأسف أن أقتل قاطع أحجار بمثل هذه القوه
    Eğer beni gerçekten öldürmek istiyorsan bunu uzun zaman önce yapmalıydın. Open Subtitles إذا كنت حقاً تريد قتلي ، لكنت فعلتها منذ زمن بعيد
    Emirleri veren komutanı öldürmek gibi saçma bir karar aldı. Open Subtitles لقد جاء بفكرة مجنونة أن يقتل الرجل الذي أعطاه الأوامر.
    bizden farklı göz ve deri renginizle siz piç kurularının her birini öldürmek. Open Subtitles بقتل أخر واحد منكم أيها الحقيرين, أنتم و ألوان أعينكم و بشرتكم المختلفه
    Hatta beyaz bir kadını öldürmek için olan birini alabilirim. Open Subtitles وربما قد أحصل على واحد كان سيستعمل لقتل امرأة بيضاء
    Ayrıca birini öldürmek için bir sebebe bile ihtiyaçları yoktur. Open Subtitles ولا هم بحاجة إلى أي سبب حقيقي لقتل شخص ما،
    Bir sonraki hareketi özgürlüğü için pazarlık yapmaya çalışmak olmalıydı, kendini öldürmek değil. Open Subtitles فكان من المفروض أن تحاول وتتفاوض من أجل حريتها، لا أن تقتل نفسها
    Bir kamu görevlisini öldürmek için Amerikan malı kullanmanız yerinde olur, Bay Maroni. Open Subtitles لو اردت أن تقتل موظف خدمة عامة أنصحك أن تحضر واحد مصنوع بامريكا
    Onu öldürmek için kullandığı kablo gibi gözüküyor, kabloyu iş eldivenlerine sarmış burada. Open Subtitles فيبدوا كالحبل الذي استخدم في قتله وهو ملفوف حول قفازاته التي عمل بها
    Sizin işiniz de onu bulmak ve sorgulamaktı, öldürmek değil. Open Subtitles و كانت مهمة الأمن القومي أن يجدوه لاستجوابه لا قتله
    öldürmek benim için sadec iş. Bana hiç zevk vermiyor. Open Subtitles القتل هو مجرد عمل لي . لا يعطيني أيّ سرور
    Süt anne Adem'i işlediği korkunç suçtan dolayı öldürmek zorunda kaldım. Open Subtitles أمي لقد أرتكب آدم جريمة القتل وكان لا بد من قتله
    Bu zehir değil Ray. Seni öldürmek isteseydim, bu şekilde yapmazdım. Open Subtitles هذا ليس سماً راي لو أردت قتلك لما استعملت هذه الطريقة
    O kadar sıcak ki canım sarı benizli öldürmek istiyor. Open Subtitles ان الجو حر للغاية هنا اريد ان أقتل بعض الاوغاد
    Biliyorsun, o herifler beni öldürmek istedi ve geriye döndüğümde... Open Subtitles أنت تعرف ان هؤلاء الرجال ارادوا قتلي و أنا واجهتهم
    Peki nereye benim anne öldürmek izin iblis bulmak mı? Open Subtitles إذاً أين أستطيع إيجاد الشيطان الذي دعيته يقتل والدي ؟
    Peki, biz sadece birbirlerini öldürmek için triatlarında olsun biz gerek sanmıyorum. Open Subtitles حسنا،أنالا أعتقد أنناسنكون بحاجة لذالك إذا فقد جعلنا الثالوث يقوم بقتل المزيد.
    Yani demiryolu hattına gittin. öldürmek için yardım ettiğin adamları gömdün. Open Subtitles قمتَ بالذهاب بطول الخط وقمتَ بدفن الرجال الذين ساعدت على قتلهم
    Son birkaç gün içinde seni kaç kez öldürmek istediğimi biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم عدد المرات التي لم أقتلك بها خلال اليومين الماضيين ؟
    Bizi öldürmek isteyen bir hokeyci vardı şimdi tüm takım öldürmek istiyor. Open Subtitles لقد تخلصت من قاتل هوكي لعين يحاول قتلنا وجئت لنا بالفريق بأكمله
    Umarım düşmanların burayı bulamazlar. Seni öldürmek için her şeyi yaparlar. Open Subtitles آمل ألا يكتشف أعدائك هذا المكان، قد يفعلون أيّ شيء لقتلك
    Görüyorsunuz, diğer yanağını çevirdi ama bir lider öldürmek için hazır olmalıydı. Open Subtitles انظروا إنه يدير خده الآخر لكن القائد يجب أن يكون جاهزاً للقتل
    Kendisini öldürmek için eğitilmiş 4,000 Kübalıdan 250 metre uzaklıkta kahvaltı yapıyor. Open Subtitles يتناول الإفطار على بعد 300 قدم من 4 آلاف كوبي مدربين لقتله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more