O kadar fazla bilgiyi işlemeye çalışıyoruz ki bazı insanlar sinestezik oluyor ve her şeyi hatırlayan "dev boruları" oluyor. | TED | نحن نحاول أن نفهم الكثير من الأشياء لدرجة أن بعض الناس سيصبحوا اصطناعيين ويمتلكون أنابيب ضخمة تستطيع تذكر أي شئ. |
bazı insanlar bugün hala eşit haklara sahip olmadıklarını tartışabilirler. | TED | بعض الناس قد يجادل بأن اليوم لا يوجد حقوق متساوية |
bazı insanlar alternatifler hakkında düşünüyor ve düşüncelerinden birisi ise doğrudan demokrasi fikri. | TED | بعض الناس كانت تفكر ببدائل بالفعل، وأحد أفضل المقترحات هو مبدأ الديمقراطيّة المباشرة. |
Ama buz kaybı bazı insanlar için iyi haber demek. | Open Subtitles | لكن فقدان جليد البحر قد يحمل أخباراً سارة لبعض الناس |
Bu sekiz sene öncesiydi, o zamanlar bazı insanlar daha fazla cumhuriyetçiydi. | TED | كان هذا قبل ثمانية أعوام مضت، بعض الأشخاص كان أكثرهم جمهوريين حينها. |
bazı insanlar Yaradan'ın huzuruna çıkmadan önce kendilerini olduklarından daha yetenekli göstermeyi severler. | Open Subtitles | بعض الرجال يختارون أن يخاطرون ويواجهونني في ضوء ساطع قبل أن يقابلوا خالقهم |
Bilirsiniz, bazı insanlar köpeğini bırakır, bir daha da dönmez. | Open Subtitles | أتعلم؟ بعض الناس يتركون كلابهم هنا ثم لا يعودون أبداً |
Söylesene nasıl oluyor da bazı insanlar İncil'de sadece nefreti buluyor? | Open Subtitles | قل لي كيف بعض الناس تجد الكراهية فقط في الكتاب المقدس؟ |
Ve bazı insanlar da dansçıların poposunu sahne ışıkları altında görmekten hoşlanır. | Open Subtitles | و هُناك بعض الناس يحبون رؤية مؤخرات الراقصين . تحت الأضواء الكاشفة |
Burada bazı insanlar 9 yaşındaki bir kızın evlenmeye hazır olduğunu düşünür. | Open Subtitles | بعض الناس هنا تنظر للفتاة على انها مستعدة للزواج في سن التاسعة |
Hani bazı insanlar için, sana bakar ve neyin var anlar derler ya. | Open Subtitles | هل تعرف كيف يقولون أن بعض الناس يمكنهم النظر عليك وإخبارك من الخطأ؟ |
bazı insanlar iyi insan olmak için çaba harcar ama bazıları buna aldırmaz. | Open Subtitles | بعض الناس يحاولون أن يكونوا أناساً جيدّين, لكن بعض الناس فقط لا يهتمّون. |
Bu şeyler, beni bazı insanlar gibi rahatsız etmiyor. Seni? | Open Subtitles | هذه الأشياء لا تزعجني مثلما أزعجت بعض الناس وأنت ؟ |
bazı insanlar tabağa bakıp sadece yemek görebilirler ama ben görmem. | Open Subtitles | يُمكن لبعض الناس أن ينظروا إليه ويروا طعاماً، ولكن ليس أنا. |
Yoksa bazı insanlar sevme konusunda daha mı yetenekli oluyorlar. | Open Subtitles | أم أن لبعض الناس موهبة عظيمة للمعيشة من الآخرين |
bazı insanlar ilaç içtiklerinde uyurgezer olur hatta uyurken araba kullananlar bile var. | Open Subtitles | بعض الأشخاص عُرِفُوا بالسير أثناء النوم أو القيادة أثناء النوم تحت هذا الدواء |
İlk kez bir ay boyunca hiç satış yapamadım. bazı insanlar pes edebilir. | Open Subtitles | أنا اتطلع إلى أول شهر لي بدون بيع بعض الأشخاص قد يصيبهم اليأس |
bazı insanlar şanslıdır, bazıları ise şanssız. | Open Subtitles | بعض الرجال سعيدين الحظ ,وبعضهم ذو حظ سيىء. |
bazı insanlar ölünce ruhun cennete gittiğine inanır. | Open Subtitles | يَعتقدُ بَعْض الناسِ بأن عندما تموت روحكَ تذهب إلى الجنة |
Madem bazı insanlar bunu hak etmez yapacak bir şey yok. | Open Subtitles | إن كان هناك أناس لا يستحقون ذلك فليس بوسعك عمل شيء |
bazı insanlar ölüme yaklaştıklarında beyaz ışık gördüklerini söylerler. Sen gördün mğ? | Open Subtitles | بعض الاشخاص يقولون عندما تموت تشاهد شعاع ابيض , ماذا رايت ؟ |
bazı insanlar kendi iyiliğim için biraz fazla akıllı olduğumu söyleyebilirler. | TED | قد يقول البعض أنني كنت قليلاً أكثر ذكاء مما ينبغي. |
Ve geriye dönüp, çıktığınız yere bakıyorsunuz, ve bazı insanlar yüksek sesle konuşuyor. | TED | كما أننا نستدير ونظر في المكان حولنا، وبعض الناس يكلمون أنفسهم بصوت عال. |
bazı insanlar mutluluğun sırrının düşük beklentide gizli olduğunu söylüyor. | TED | البعض يقول سر السعادة هو التوقعات المتواضعة. |
Bu durumda bazı insanlar doğuştan yetenekli olduğunuzu ya da yeteneksiz olduğunuzu düşünür. Sanki Mary Anderson dünyayı daha net görmeye doğuştan yetenekli gibidir. | TED | يعتقد البعض أنه إما أن تولدوا بهذه القدرة أَوْ لاَ، وإذا كانت ماري أندرسون قد ولدت مزودة برؤية أوضح للعالم. |
bazı insanlar egzersiz yapmayı çok daha zor bulabilir ve bazıları da egzersizi daha kolay olarak görebilir. | TED | يرى بعض الناس التمرين أكثر صعوبة، والبعض الآخر ربما يرى التمارين أسهل. |
CA: Fakat yapıyor olduğun şey oradaki bazı insanlar için tehdit oluşturuyor. | TED | كريس: ولكن بالتأكيد ما تفعلينه يُشكل تهديداً لبعض الأشخاص هناك. |
Kendi çıkarına göre en mantıklısı oydu. bazı insanlar değişmez. | Open Subtitles | حسناً, كانتبمفردهامثيرةللأهتمام، بعض الأناس لا يتغيرون. |
bazı insanlar satın alınamaz. | Open Subtitles | بعض البشر لا يمكنك شراءهم، حتى وإن كان مبلغاً كبيراً. |