"izi" - Translation from Turkish to Arabic

    • آثار
        
    • علامات
        
    • بصمات
        
    • علامة
        
    • البصمات
        
    • أثار
        
    • ندبة
        
    • طبعة
        
    • اثار
        
    • الأثر
        
    • دليل
        
    • البصمة
        
    • اثر
        
    • الندبة
        
    • إشارة
        
    Eğer arabayı boyamış olsalardı her tarafta Boya izi olurdu Öyle değilmi? Open Subtitles إذا غيروا لونها ثانية نحن كنّا سنجد آثار الطلاء في مكان ما
    Ne bir ceset ne bir kan izi ne bir DNA var. Open Subtitles لا توجد جثه .. لا توجد آثار دماء لا بصمات وراثيه ..
    Ama burada bu olmamış. Lastik izi düz ve yatay kalmış. Open Subtitles لكن ذلك لم يحدث هنا حيث بقيت علامات الإطارات ثابتة ومستقرة
    Buz kıracağında da hiç parmak izi yok. Herhangi bir marketten alabileceğin türden. Open Subtitles أيضا لا توجد بصمات على كسارة الثلج يمكنك شراء مثلها من أى متجر
    Hiç devrilmiş bir eşya, kırık bir cam veya mücadele izi gördünüz mü? Open Subtitles هل شاهدت أي أثاث تم تحريكه أو زجاج مكسور أو أي علامة للمقاومة؟
    Kilo, boy ve parmak izi kayda alındıktan sonra keşif röntgenleri çekilir. Open Subtitles بعد تسجيل الوزن والطول و أخذ البصمات , وتجرى استكشافية الأشعة السينية.
    Tavan arasından yerden aldığım ayakkabı izi örneğini incelediğimde, belirli bir yön buldum. Open Subtitles عندما قمت برفع أثار الخطوات من مسرح الجريمة وجدت طبعات لأقدام متعددة الأتجاهات
    Hiç bir ayak izi bulamadım, çünkü zemin sert ve tozluydu. Open Subtitles لم أرَ أيّ آثار أقدام لأنّ الأرض كانت صلبة ومغطّاة بالغبار
    Konu seks oldu. Ne barut izi, ne kan. Sadece seks. Open Subtitles الموضوع أصبح عن الجنس وليس عن الدماء أو آثار الطلق الناري
    Seni buraya getiren mekiğin arkasında bıraktığı izi sürerek Dünya'yı bulduk. Open Subtitles وجدنا الطريق إلى الأرض بملاحقة آثار المركبة التي أعادتك إلى هنا
    Kızlar, ben yüzünüzde tekme izi bırakmadan neden çekip gitmiyorsunuz? Open Subtitles لماذا لا تبتعدان قبل أن اترك علامات سيارتي على وجهيكما
    Herhangi bir yara izi veya dövme falan hatırlıyor musun? Open Subtitles هل يمكن ان تتذكر اي علامات مثل وشم او ندبه؟
    Eşkâlini veremediler. Parmak izi yok. Tükürükte DNA malzemesi de bulunmadı. Open Subtitles ليس هناك بصمات أصابع و لا دي إن أي من لعابه.
    Beşinci katın kapıları zorla açılmış. İşe yarar parmak izi bulamadık. Open Subtitles الأبواب كانت مغلقة إجبارياً في الطابق الخامس لا توجد أي بصمات
    - Kurbanın tırnaklarında Paulson'ın DNA'sı bulundu ama boğuşma izi yoktu, öyle mi? Open Subtitles تحت أظافر هذا الضحية، لكن لم يكن هناك أي علامة أخرى على صراع؟
    Herhangi bir darbe izi yok. Tahminime göre, kalbi "yeter artık" dedi. Open Subtitles لا توجد علامة للتضرر الجسدى تخمين بأن من قام بنقله أراد الإعتزال.
    Parmak izi alma yöntemi 1903'de bulundu ama karaciğeri çıkarılmış bir cinayet vardı. Open Subtitles و أخذ البصمات بدأت عام 1903, لكن كان هناك جريمة قتل بكبد منزوع
    - Bir sürü toynak izi ve sürüklenme izleri var. Open Subtitles العديد من أثار الحوافر هُنا و هذهِ أثارِ سحباً بجانبِهُم
    - Evet önemli bir şey değildi. Şansım varsa, izi bile kalmaz. Open Subtitles حقا، لم يكن هذا شيء بأي حظ، لن يكون هناك حتى ندبة
    Yatak odası penceresinin önünde ayak izi, arabada da iç çamaşırı bulunmuştu. Open Subtitles أيضاً وجدنا طبعة حذائه خارج نافذة غرفة النوم وثيابها الداخلية في سيارته
    Evet ve burda insan kanı ve dışkısı izi bulduklarını yazıyor. Open Subtitles نعم و يقولون انهم وجدوا اثار الدم و الغائط الإنسانىى عليه
    Ama açıkçası, arkasında ayak izi bıraktığını gördüğüm ilk yıldırım bu. Open Subtitles هذه ضربة البرق الأولى عندي أبدا رأى بأنّ اليسار وراء الأثر.
    İlk polis raporuna göre zorla girme veya boğuşma izi yok. Open Subtitles لا دليل على الإقتحام عنوة أو الصراع وفقا لتقرير الشرطة الأولي
    Bu izi her kim bıraktıysa, aynısı 1961`de de buradaydı. Open Subtitles اياُ كان من أحدث هذة البصمة فأنها هنا من 1961
    Derisinde damgaya benzeyen bir tür aşınma izi var gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو وأنه نوع من الكدمه على الجلد ترك بواسطة اثر ما
    Keşke yapabileceğim bir şey olsaydı. Kolundaki yara izi... Cadı işiydi, değil mi? Open Subtitles اتمنى لوكنتُ استطيعُ المساعدة تلكَ الندبة على ذراعها إنها ساحرة ، اليسَ كذلكَ؟
    Tuhaf olansa, yüzü dışında başka bir yerinde akım izi olmaması. Open Subtitles الشيء المضحك هو أنه لم يكن هناك إشارة للبرق باستثناء وجهها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more