"kısa bir süre" - Translation from Turkish to Arabic

    • فترة وجيزة
        
    • لفترة قصيرة
        
    • بفترة قصيرة
        
    • لفترة وجيزة
        
    • فترة قصيرة
        
    • بوقت قصير
        
    • أقل من
        
    • ذلك بقليل
        
    • لوقت قصير
        
    • بفترة وجيزة
        
    • وقت قصير
        
    • وقت ليس ببعيد
        
    • لفترة بسيطة
        
    • لفترة قليلة
        
    • لفتره قصيره
        
    Ancak Medine'ye döndükten Kısa bir süre sonra Peygamber öleceğini sezdi. Open Subtitles ولكن وبعد فترة وجيزة من العودة للمدينة تلقى محمد إيذانا بموته
    Ancak her yıl Kısa bir süre, uzun kara kış şartlarını yumuşatır. Open Subtitles لكن، لفترة قصيرة كُلّ سَنَة، إنّ الإطلاقاتَ الشتائيةَ المُظلمةَ الطويلةَ ترخي قبضتها.
    Benden Kısa bir süre sonra Yusef ve Antron geldi. Open Subtitles و بعدي خرج يوسف و خرج أنترون بعدي بفترة قصيرة
    Kısa bir süre için de Amber'in birlikte gittiği adamla aynı odadaydı. Open Subtitles ما يبدو رأت العنبر عطلة نهاية الأسبوع مغادرتها، وكان لفترة وجيزة في غرفة مع الرجل الذي غادر مع.
    Çok Kısa bir süre içinde 18 cm yağmur yağdı TED 7 بوصات من المطر تساقطات على مدى فترة قصيرة للغاية.
    Galeri saat 6'da kapanır. Söylediğim gibi, nakliyat Kısa bir süre içinde varır. Open Subtitles المعرض يقفل في الساعة السابعة، وكما قلت، الناقل يصل بعد ذلك بوقت قصير
    Bir haftadan Kısa bir süre sonra, Bu Eindhoven'daki bir takım, bir mühendislik okulu. TED بعد أقل من أسبوع، هذا فريق من ايندهوفن، إنها مدرسة هندسة.
    Ama Kısa bir süre sonra, makası alıp giysilerimi kesen bir adam oldu ve sonra gülün dikenlerini alıp karnıma sapladılar. TED ولكن بعد فترة وجيزة جدا، هناك رجل تناول المقص وقام بقص ملابسي، ثم أخذوا شوك الورد وغرزوها بمعدتي.
    Ancak yönetmen Tetsuji Takechi gibi sanatçılar tarafından yapılan yenilikler Kısa bir süre sonra Kabuki'nin yeniden güçlenmesine sebep oldu. TED لكن الابتكار من قبل الفنانين متل المخرج تيتسوجي تاكيشي أدى إلى تجددها بعد فترة وجيزة.
    En sevdiğim grup olduklarını söylemiyorum ama üniversitedeyken Kısa bir süre hepimiz bu şarkıya sarmıştık ve tamamen benim sayemdeydi. Open Subtitles اسمعوا, أنا لم أقل انهم فريقي المُفضل ولكن لفترة قصيرة ونحن في الجامعة كنا نحب هذه الأغنية, وكان هذا بفضلي
    Bu tür belleklere dinamik denir, çünkü tekrardan veri tutmak için periyodik yüklenme gerektirdiğinden Kısa bir süre yüklü kalırlar. TED لهذا تسمى الذاكرة ديناميكية لأنها تعالج الشحنات لفترة قصيرة قبل أن تتتسرب. تتطلب اعادة شحن دوري للاحتفاظ بالبيانات.
    bu kampanyanın o sezondan Kısa bir süre sonra kapandığını bana söylediler. Open Subtitles و اخبرونى ان هذه الشركة قد اُغلقت بعد هذا الموسم بفترة قصيرة
    Ama Kısa bir süre sonra, birkaç hafta sonra Google'dan bir mesaj aldım. diyordu ki, hey birisi sana zarf bırakmış. TED لكن بعدها بفترة قصيرة وصلتني رسالة، بعدها بعدة أسابيع، من غوغل تقول، لدينا مغلف لك.
    Bunun en rahatsız edici kısmı ise kafamdaki bilgileri kontrol edemiyorum, Kısa bir süre için olsa bile. Open Subtitles ..الأمر الذي يحبطني حقاً هو أنني لا أستطيع أن أسيطر على ما أتذكره، حتى لفترة وجيزة
    Evet, Kısa bir süre için. Poirot, gözlemcilik yapacak. Open Subtitles نعم ، فقط لفترة وجيزة بوارو هنا للملاحظة
    Annem öldükten Kısa bir süre sonra, kocam St. Louis'e taşındı. Open Subtitles بعد فترة قصيرة من موت امي زوجي اننُقِلَ إلى سانت لويس
    Ondan Kısa bir süre sonra da birilerinden uyuşturucu alırken dayak yemiş. Open Subtitles إنجاب طفل بعد فترة قصيرة تعرض للضرب في محاولة الحصول على عقار
    "Görevi devraldıktan Kısa bir süre sonra size biraz bahsetmiştim." Open Subtitles لقد سبق وألمحت لك به" "بعد توليك الرئاسة بوقت قصير
    İki haftadan Kısa bir süre içinde, 200'den fazla kişiye elektrik sağlayabildik. TED في غضون أقل من أسبوعين، تمكنا من إمداد أكثر من 200 شخص بالكهرباء.
    Kısa bir süre sonra da El Kaide savaşçılarının saldırısına uğradınız. Open Subtitles بعد ذلك بقليل ، تعرضتم لهجوم من مجموعة من مقاتلي القاعدة
    Ne zaman buluşsak kimsenin olmadığı bir yerde Kısa bir süre görüşüyoruz. Open Subtitles وقتما نتقابل، نحن نتقابل في مكان ليس بهِ أيّ شخص لوقت قصير
    Weiss ölümünden Kısa bir süre önce kendisiyle irtibata geçmiş. Open Subtitles اتضح أن فايس كان على اتصال قبل وفاته بفترة وجيزة.
    Evet, araba onu ezmeden Kısa bir süre önce bozulmuş olmalı. Open Subtitles نعم, يجب ان يكون توفى بعد وقت قصير من صدمته لسيارة.
    Hey.Kısa bir süre önce... Ben de seni düşünüyordum. Philadelphia'daki Temple Universitesini bıraktım ... Open Subtitles منذ وقت ليس ببعيد كنت في كنيسة الجامعة في فيلاديلفيا
    Hatırlamak güzeldi Kısa bir süre için bile olsa. Open Subtitles شعرنا بالارتياح لتلك الذكريات ولو انها كانت لفترة بسيطة
    Belki Kısa bir süre için başka biri olmak başka birinin içine girmek değişik düşünüp, değişik hareket etmek değişik hissetmek. Open Subtitles ربما هى فكرة أن تصبح شخص آخر لفترة قليلة. أن تكون داخل الجلد الآخر... تفكر بشكل مختلف , تتحرّك بشكل مختلف...
    Bence bunu, sadece Kısa bir süre için kendini tekrar normal hissetmek için yapmıştı. Open Subtitles أعتقد أنه فعل ذلك فقط ليشعر انه طبيعى مره أخرى حتى و لو لفتره قصيره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more