| Kötüydü. Kafatası Avcıları'na katılma talebim bir kez daha reddedildi. | Open Subtitles | ديزمل، لقدر رفضوا طلبي للانضمام إلى الصيادين عديمي الرؤوس ثانية |
| Bu yargılamaya katılma konusunda Savcı Yardımcısının mutlak hakkı var. | Open Subtitles | ولكن حضرة النائبة لديها كل الحق للانضمام إلى هذه الإجراءات |
| Bu macerayı paylaştıktan sonra size katılma isteğim küstahlık olur mu? | Open Subtitles | هل وقح من طرفي الرغبة في الانضمام إليكم بعد هذه المغامرة؟ |
| Ekibe katılma şansın vardı,_BAR_ama sen sisteme yapışıp kaldın. | Open Subtitles | كانت لديك الفرصة للإنضمام للفريق لكنك احترمت النظام |
| Bea Smith'in yaşayanların diyarına katılma vakti geldi diyorum. | Open Subtitles | اعتقد انه وقت بي سميث أن تنضم إلى عالم الاحياء |
| Ruby Rhod'a katılma zamanı... ve Korben Dallas, Gemini Croquette yarışmasını... kazanan şanslı kişi. | Open Subtitles | إنه وقت الإنضمام لـ روبي رود وكوربن دالاس الفائز المحظوظ بمسابقة كفتة الجوزاء |
| Atlantis'e katılma teklifini kabul ettiğinde, birşeyin parçası oldun. | Open Subtitles | عندما قبلت العرض للانضمام لأتلانتس أصبحت جزء من شيء |
| Takıma katılma vaktimin geldiğini düşünüyorsan buna sevinirim. | Open Subtitles | لكن حين تشعر أني جاهز للانضمام للفريق، فسيسعدني ذلك |
| Sizden savunma avukatıyla birlikte mahkemeye katılma izni istiyorum. | Open Subtitles | واطلب إذن المحكمة للانضمام محامي مشارك على الدفاع |
| Her kim kır klübüne katılma fikrini ortaya attıysa, çok zeki. | Open Subtitles | كل من جاء مع فكرة الانضمام إلى النادي القطري هو عبقري. |
| Karşıda oturuyorum ve burda hangi kulüp toplanıyorsa ona katılma istiyorum. | Open Subtitles | انا اعيش بجوارك واريد الانضمام الى هذا النادى الذى هنا |
| Ashur, çocuğun Kara Akrepler'e... katılma onuru için yarışma iznini reddetti. | Open Subtitles | اشور ترفض السماح للصبي المنافسة لشرف الانضمام الى العقارب السوداء |
| Av partisi yapıyorlar. Onlara katılma şansımız var mı? | Open Subtitles | لديهم يوم حافل هل من أمل للإنضمام إليهم ؟ |
| Size bu şanlı harpte bana katılma hakkı veriyorum. | Open Subtitles | اعرض عليكم الفرصة للإنضمام لي في هذه المعركة العظيمة |
| Bize katılma şansın var mı, Charlie? | Open Subtitles | أيمكنك أن تنضم الينا ، تشارلى؟ |
| Ruby Rhod'a katılma zamanı... ve Korben Dallas, Gemini Croquette yarışmasını... kazanan şanslı kişi. | Open Subtitles | إنه وقت الإنضمام لـ روبي رود وكوربن دالاس الفائز المحظوظ بمسابقة كفتة الجوزاء |
| Diğerlerine katılma. Onlar hain. Onlar lanetli. | Open Subtitles | لا تنضمي مع الآخرين انهم مخادعون, ملعونون |
| "katılma" demekle ne demek istiyorsunuz? | Open Subtitles | ثماني مرات منذ انضمامك قبل أسبوعين ماذا تقصد بالانضمام؟ |
| Bana dans pistinde katılma zevkini bahşeder misin? | Open Subtitles | هل تمنحني هاذا الشرف العظيم وتنضم إلى في حلبة الرقص؟ |
| Senin de aramıza katılma ve hayatın için ne yapacağına karar verme vaktin geldi. | Open Subtitles | وحان الوقت لتنضم إلينا و أن تقرر ماذا تريد أنت تفعل في حياتك |
| Bu 30 dakika boyunca, kadınlar derse katılma nedenlerinden, maruz kaldıkları şiddet olaylarından bahsediyorlar. | TED | وفي تلك الثلاثين دقيقة، كانت النساء تتشاركن السبب الذي دعاهن لحضور الصف كبداية وأيضًا تجارب أخرى متنوعة مع العنف. |
| SEAL Birliğine katılma nedenim bu tür görevlere gidebilmekti. Bu emirleri almanın hayaliydi. | Open Subtitles | سبب انضمامي إلى القوات البحريّة كان من أجل القيام بمهمّات كتلك، حلمُ تلقي تلك المكالمة |
| Nihayet çocuklar FBl'a katılma hayali kuruyordu. | Open Subtitles | وبات الأطفال يحلمون بالإنضمام إلى مكتب التحقيقات الفيدرالي. |
| Ama babası bakmıyor ve diğerlerine katılma güdüsü karşı konulamaz. | Open Subtitles | ولكن الأب لا ينظر واغراء الأنضمام للأخرين لا يقاوم |
| Sana bu aileye katılma şansını veriyorum. Anladığım kadarıyla şifacı olmak istiyorsun. | Open Subtitles | وإني أمنحك الفرصة لتنضمّ إلينا، أدري أنك تود الغدوّ معالجًا. |
| Bu, babamın ona Metropolis' te katılma teklifini reddettiğim için intikam. | Open Subtitles | إذاً هذا عقاب لرفضي عرض أبي بالانضمام إليه في العاصمة |