"ve anne" - Translation from Turkish to Arabic

    • و أم
        
    • وآن
        
    • وأم
        
    • وأمّ
        
    • وأمك
        
    • بطاقة عبور
        
    • الأم
        
    • ويا أمي
        
    • والأم
        
    • الأمهات والأطفال
        
    Stan evde kalmamı ve eş ve anne olmamı istiyor. Open Subtitles ستان يريدنى أن أبقى فى المنزل لأكون زوجة و أم
    Ancak, bu görevi tamamladıktan sonra Cleves Düklüğüne gidip Dükün iki kız kardeşi Amilia ve anne hakkında bilgi toplayın. Open Subtitles ولكن عندما تنتهي من ذلك اذهب إلى دوقية كليفي واستفسر عن شقيقتي الدوق ،أميليا وآن
    Fakat bu sadece kariyer kadını ve anne ikili rolünde hayatta kalma meselesi değil. TED ولكن هذا ليس فقط من أجل النجاح في دورك المزدوج كامرأة ذات مهنة وأم.
    Şu anda bir evde yaşıyorsun ve anne, baban orda. Open Subtitles أنت تعيش في البيت الآن وأنت حصلت على أبّيك وأمّ هناك
    Baba ve anne olaya senin baktığın gibi bakmıyorlar. Open Subtitles أبوك وأمك لا يرون الأمر بنفس منظورك
    - Saygı duyuyorum, Warden ama sözden ve anne teminatından daha fazlasına ihtiyacımız olacak. Open Subtitles أقدر ذلك (واردن) لكنني سأحتاج لأكثر من بطاقة عبور وإذن من المسؤول
    Yaşlı bir kadın araba sürüyor, yanında orta yaşlı kızı var ve anne kırmızı ışıkta durmadan ilerliyor. TED تقود امرأة عجوز السيارة مع ابنتها التي هي في منتصف العمر، والتي تجلسُ في مقعد الركاب، وتتعدى الأم الضوء الأحمر.
    Oysa ki her zaman iyi bir eş ve anne olmak için çabalıyordum. Open Subtitles رغم أنني حاولت أن أكون زوجة محبّة و أم عطوفة.
    Eğer böyle bir kadınsam, beni bir eş ve anne olmak dışında hiçbirzaman cesaretendirmeyen bir adamla neden evlendim? Open Subtitles حسناً, لو كنت أحس بالأمان كثيراً كيف لي أن تزوجت برجل من كان يشجعني على أن أكون أي شئ عدا كوني زوجة و أم ؟
    Kocasını seven bir eş ve anne, kıç tekmelemekte de onları temizlemekteki kadar yetenekli olduğunu kanıtlamayı çabalayacaktı. Open Subtitles و كان هذا غالباً لتجنب إختبار قادم زوجة محبه و أم ستثبت أنها أن قدرتها على ركل المؤخرات موازية لقدرتها على مسحها
    Üçüncü su deposu da boşaldı ve anne'in susuz bir hastası var. Open Subtitles مستوى الماء وصلل للثلث في الخزان وآن لديها مريض مصاب بالجفاف
    Paul ve anne Ehrlich'e ve iyi bilinen bir çevresel etki denklemine göre, etki -- kötü bir şey -- nüfusun, refahın ve teknolojinin bir ürünüdür. TED طبقًا لباول وآن إلريك ومعادلة الأثر البيئي المعروفة وأعني بالأثر هو الأثر السيء الناتج للكثافة السكانية والثراء والتكنولوجيا
    Paul ve anne Ehrich'in çevresel etki denklemi: E (etki) eşittir N çarpı R çarpı T: Nüfus, refah ve teknoloji. TED معادلة التأثير لبول وآن إلريك هي I عبارة عن: P × A × T P ترمز إلى تعداد السكان، A ترمز إلى الثراء، T ترمز إلى التكنولوجيا
    Seninle ilk tanıştığımda fahişeydin. Şimdi bir eş ve anne olacaksın. Open Subtitles عندما قابلتك,أنت كنت فتاة شارع الآن أنت ستصبحين زوجة وأم
    -Kadınlar ruhban sınıfına giremez, onların yaptığı, eş ve anne olmak ve kutsamayı paylaşmak. Open Subtitles المرأة لا تحصل على عقد الكهانه , فهي خلقت لتكون زوجه ومساعده وأم وتشارك الخيرات معنا.
    Agnes Crackenthorpe Sevgili Eş ve anne Open Subtitles فيذكرىآغنيسكراكنثورب زوجة وأم حبيبة من 1941 إلى 1905
    Benim hayatım da seninki gibi iyi bir eş ve anne olarak geçecek. Open Subtitles حياتي، مثل حياتك أنْ اكُونَ زوجة جيدة وأمّ جيدة
    Benim hayatım da seninki gibi iyi bir eş ve anne olarak geçecek. Open Subtitles حياتي، مثل حياتك أنْ اكُونَ زوجة جيدة وأمّ جيدة
    Baba ve anne sadece senin mutlu olmanı istiyorlar. Open Subtitles أبوك وأمك يريدان فقط سعادتك
    - Saygı duyuyorum Müdür ama sözden ve anne teminatından daha fazlasına ihtiyacımız olacak. Open Subtitles أقدر ذلك (واردن) لكنني سأحتاج لأكثر من بطاقة عبور وإذن من المسئول
    Süt patojenlerle savaşa yardım eden bağışık etmenler sağlar ve anne sütü bebeğin vücuduna uyarıcı hormonlar sağlar. TED يوفر الحليب عوامل مناعية تساهم في محاربة مسبِّبات الأمراض، كما يوفر حليب الأم هرمونات ترسل إشارات إلى جسم الرضيع.
    ve anne, eğer onu torbasından yumruklarsan, sana sadece saygı duyarım. Open Subtitles ويا أمي ، إذا ضربتيه تحت الحزام فلن أواجهك بقلة إحترام
    O ve anne kötü bir boşanma yaşamış, bundan dolayı velayeti kaybedeceğinden korkmuş. Open Subtitles هو والأم مروا بطلاق سيء لذا فإنه قد خاف من أن يخسر الحضانة
    Ailenizden alınırdınız ve anne çocuk yuvalarına yerleştirilirdiniz. TED يتم فصلك من عائلتك ووضعك في منازل الأمهات والأطفال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more