| Rakamlar 2002'den bu yana değismedi ve tam tersine gidiyor. | TED | لم تتغير هذه الارقام منذ 2002 وتتحرك في الاتجاه الخاطئ. |
| Kanada Hükûmetinin bilimcisi Dr. Max Bothwell, 1992'den bu yana kayaların üzerinde büyüyen bir tür yosun üzerinde çalışıyor. | TED | منذ عام 1992، الدكتور ماكس بوثويل، عالم في حكومة كندا، قام بدراسة نوع من الطحالب التي تنمو فوق الصخور. |
| Bitirirken, su konusmanin baslangicindan bu yana dogan 4,700. bebegi selamlayarak karsilamak istiyorum. | TED | لأختم ، أريد أن أرحب ب4700 طفل الذين وُلدوا منذ بداية هذا الحديث. |
| Seni son gördüğümden bu yana, biraz büyümüşsün galiba. -Hiç şüphesiz. | Open Subtitles | أتعرفين , لقد كبرتِ فى السن قليلاً منذ رأيتكِ آخر مرة |
| Christie'den bu yana bu derece ilginç bir seks cinayetleri dizisi olmamıştı. | Open Subtitles | حسنا .. ليس لدينا ما يكفى من سلسلة الجرائم الجنسيه منذ كريستى |
| İlk toplama kampı kurtarıldığından bu yana 36 yıl geçti. | Open Subtitles | لقد مرت 35 عاما منذ تم تحرير معسكر الاعتقال الأولى. |
| Tanri'nin Musa'yla konusmasindan bu yana en önemli... röportaji yapmis olacak! | Open Subtitles | سوف تقام معه أهم مقابلة منذ أن تحدث الله مع موسى |
| 5. oyun hakkından bu yana ilk vuruş ve oyundaki sadece 4. vuruş. | Open Subtitles | هذا الضربة الأولى التى يحصلون عليها منذ الشوط الخامس الرابعة فقط خلال المباراة |
| İlk cesedi bulduğumuz yıldan bu yana, 6 tane daha bulduk. | Open Subtitles | خلال سنة، منذ اكتشفنا الجثث الأولى عثرنا على ست جثث أخرى |
| Empress Chow'un Şangay Revüsü'nden bu yana doğuya ait kapı tokmağı görmedim. | Open Subtitles | أنا مَا رَأيتُ أيّ مُحْتَرم مقارع الباب الشرقية منذ طعامِ إمبراطورةِ منوعاتشنغهايالمسرحية. |
| Savaştan bu yana Amerika'nın elinde tuttuğu nükleer tekeli bitirmeye kararlıydılar. | Open Subtitles | عقدوا العزم على وضع حد للإحتكار النووي الأمريكي القائم منذ الحرب |
| Kalkıştan bu yana yetmiş saniye geçtiği bilgisi karadan geldi. | Open Subtitles | أعلموني بالمحطة الأرضية أن الأمر استغرق 70 ثانية منذ الإطلاق |
| Fakülteyi yönettiğini sanıyor ama 1985'ten bu yana saygın bir eser bile yayınlamamış. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه يدير المنشاة لكنه لم يقم بنشر شيئاً محترم منذ 1985 |
| Zamanın başlangıcından bu yana kılavuzluk arayan gezginler gök kubbeye dönmüştür. | Open Subtitles | منذ بداية الكون الرحالة كانوا ينظرون إلى السماء من أجل الإرشاد |
| Ada, başarısız evliliğin ve o zamandan bu yana tüm olanlar nedeniyle inanılmaz bir duygusal ve psikolojik travma yaşadın. | Open Subtitles | الجزيرة و زواجك الفاشل و كل شئ يحدث معك منذ أن أتيت إلى سموليفل و مواجهتك الصعبه لصدمتك العاطفية والجسدية |
| 16 yaşından bu yana, ona kardeşim gibi göz kulak oldum. | Open Subtitles | راعيتها منذ كانت بعمر السادسة عشر كما لو كانت أختي الصغيرة |
| Tüm saçmalıklar bir yana... ve herkes adına şunu söyleyebilirim... sizi seviyoruz. | Open Subtitles | دعوا الهراء جانباً أتكلم نيابة عن كل شخص نُحبكم الله يُباركُ لكم |
| Halkın öğrenme isteği uğruna gelmeden önce kişisel hislerimi bir yana bıraktım. | Open Subtitles | من اجل مصلحة الناس الذين يريدون ان يعرفوا تركت مشاعري الخاصة جانبا |
| İyi bir iş modeli, güzel fikir ve harika yönetimi bir yana, başarılı olmasının sebeplerinden biri de zamanlamaydı. | TED | لكن من اسباب نجاح ذلك المشروع إلي جانب نموذج العمل الجيد، و فكرته الجيدة، و التنفيذ الممتاز، هو التوقيت. |
| Şimdi bu hızlı ulaşım araçlarıyla yan yana işleyen yerel otobüsleri çıkarabiliriz. | TED | الآن يمكننا أخذ كل الحافلات المحلية التي تسير بجانب وسائل المواصلات السريعة |
| Federe Hapishane Sistemi'nin 1982'den bu yana mecburi eğitim programı var. | Open Subtitles | لَدى نِظام السجون الفِدرالي برامِج تعليم إلزامي أُقِرَّت منذُ عام 1982 |
| Kanama ya da kusma ihtimaline karşı yaralının yüzünü yana çevirin. | Open Subtitles | أقلب راسهم على الجانب أذا كان هنالك أي نزيف أو التقيؤ |
| Tikler, benden yana bir bilinçli farkındalık ya da kasıt olmadan gerçekleşmeleri bakımından teknik olarak istemsizdir. | TED | تعتبر التشنجات من حيث المبدأ لاإرادية، بمعنى أنها تحدث دون انتباه واعي، أو عن قصد من جانبي. |
| Yahudi karşıtlarından yana çıkar. | Open Subtitles | ويلومانه على كل شيء، جنباً إلى جنب مع المعادين للسامية. |
| Ders muhteviyatları, nedenini sormak bir yana dursun, bizim tüysüz olmamızdan bile bahsetmiyor. | TED | حتى المنهج لم يذكر حقيقة اننا عراة ناهيك عن البحث عن اجابة لذلك |
| Gözlemeler bir yana, buraya gerçekten oğlum hakkında konuşmaya gelmiştim. | Open Subtitles | بغض النظر عن الفطائر جئت هنا حقاً للتحدث عن ابني |
| Ayrıca bu yerel otobüsler, şehir merkezine yaklaştıklarında, hepsi yan yana hareket eder ve bir ana cadde üzerinde büyük ölçüde birleşirler. | TED | و كلما سارت هذه الحافلات المحلية لتصل إلى قلب المدينة مرت كلها جنبا إلى جنب لتلتقي كلها تقريبا في طريق رئيسي واحد |
| O zaman kanun senden yana Tony. Şimdilik. | Open Subtitles | حسنا,اعتقد ان القانون الى جانبك اليس كذلك توني؟ |
| yana, biliyorsun, yarın ben memleketime dönüyorum. | Open Subtitles | يانا انت تعرف أنني سارجع غدا لبلدي. |
| Mümkün olması bir yana, insan görünümü aldığımızdan beri kaçınılmazdı. | Open Subtitles | , إنه ليس ممكناً فقط ربما قد أصبح أمر محتم مُنذ أن أخذنا الشكل البشري |