En son, babanın ada yakınlarındaki bir şilepte olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | آخر ما سمعتُه أنّ والدكَ على متن ناقلة قرب الجزيرة |
En son duyduğumda, şehirde taksicilik yapıyordu. Tabi bu yıllar önceydi. | Open Subtitles | آخر ما سمعته عنه انه يقود سيارة تاكسي اجره في المدينة |
Onu aldattığımı herkese duyurmak En son isteyeceğim şey. Neden sana oyun yapayım? | Open Subtitles | آخر ما أريد فعله هو أن أنشر خيانتي له، لذا لمَ عساي أمازحكَ؟ |
Fazladan evrak işleriyle uğraşmanın ihtiyacın olan son şey olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أن آخر ما ترغبين به هو المزيد من الأعمال المكتبية |
Yalvarıyorum. Sana lazım olan son şey iki lezbiyen arasına girmek. | Open Subtitles | أتوسّل إليكِ ، آخر ما تريدينه هو أن تتدخّلي بين سحاقيّتين |
Göreceğim son şeyin kırıntılar olması çok kötü. | Open Subtitles | من السيئ جدا أن يكون آخر ما سأراه هي تلك القمره |
Belki de Rebecca'nın ölmeden önce gördüğü son şeydi. | Open Subtitles | ربما كان ذلك آخر ما رأته ريبيكا قبل موتها |
En son bir ayak hastalıkları uzmanı ile evlenip Indiana'ya taşındığınızı duymuştum. | Open Subtitles | أنتظرِ, آخر ما سمعت, أنكِ انتقلتِ إلى انديانا و تزوجتِ بطبيب أقدام |
Annemle konuşmak istediğim En son şey senin aşk hayatın ya. | Open Subtitles | آخر ما أريده هو التحدث مع أمي عنه هو حياتك الخاصة |
Bense karşınızda durmuş okyanusu temizlemenin yapılması gereken En son şey olduğunu söylüyorum. | TED | وما زلت أقف أمامكم، أخبركم أن آخر ما نرغب في فعله هو تنظيف المحيط. |
Şimdi beyler, düşmandan ele geçirdiğimiz En son ganimet karşınızda. | Open Subtitles | و الآن ايها السادة اقدم لكم آخر ما غنمناه من العدو |
Karının En son projesi bu değil miydi? | Open Subtitles | آخر ما سمعته أن هذا كان مشروع زوجتك الأخير |
Daha sonra her taraf karardı ve En son yere çarptığımı hatırlıyorum. | Open Subtitles | و بعدها أظلمت الدنيا أمامي و آخر ما أذكر هو الاصطدام بسطح السفينة |
Libyalılar'ı hedef göstermek yapmak istediğim En son şey. | Open Subtitles | آخر ما كنت لأفعله أن أضع الليبين بمحور إهتمامي. |
Bak, hayatımda ihtiyacım olan son şey daha fazla sihir. | Open Subtitles | اسمعي، إنَّ المزيد من السحر هو آخر ما أريده في حياتي |
Çünkü polise oğlunun aç-aç gösterisine gittiğini öten anneler ihityacımız olan son şey. | Open Subtitles | لأن آخر ما نريده هو .مجموعةمن الأمّهات. وهن يجلبن الشرطة بشأن وجود زبائنك الصغار في عرض التعري. |
- Ama efendim-- Transplant merkezi ünvanımızı kaybetmek ihtiyacımız olan son şey. | Open Subtitles | آخر ما نحتاجه هو أن نفقد صفتنا كمركزٍ معتمد لزراعة الأعضاء |
Bu evde sana ait olan son şey de gitti. | Open Subtitles | آخر ما كان لك في هذا المنزل .. قد ذهب |
Benden hoşlanmadığını biliyorum, ve yapmak istediğin son şeyin, bana yardım etmek olduğunu fakat gidecek bir yerim yoktu. | Open Subtitles | أعرف أنكِ لا تحبيني وأعلم أن آخر ما تفكرين فيه هو مساعدتي |
Sanırım bu doğru, çünkü seninle tanıştığımda aşk aklımdaki son şeydi. | Open Subtitles | أظن ان ذلك صحيح لأنه عندما التقيتك الحب كان آخر ما ببالي |
O lanet serserileri bu gezegenden sileceğim yapacağım son şey bu olsa da! | Open Subtitles | سأمسح هذه الحثالة من على وجه الأرض وهذا آخر ما سأقوم به |
Ve diğerleri beklediğiniz son şeyi sinsice gerçekleştirir. | Open Subtitles | والآخرون يتسللون بحثا عنكم عندما يكون هذا آخر ما تتوقعه |
Çok şey yapabiliriz. Bu sadece yapacağımız son şey olur. | Open Subtitles | يمكننا فعل الكثير و سيكون آخر ما نفعله على الإطلاق |
Halk kütüphanelerinin arta kalan son bedava kamusal alan olması dikkat çekiciydi. | TED | وكان الاعتراف بأن المكتبات العامة هي آخر ما تبقى من المساحة الحرة العامة |
Yapacağım son şey o olsa bile, savaş suçlusu olarak yargılandığını görmeden ölmeyeceğim. | Open Subtitles | و سوف أراك تحاكم كمجرم حرب, حتى لو كان آخر ما يمكنني فعله |
Arabanın motoruna bomba yerleştirdiler. Kahretsin. Gitmeden önce bana dediği son şey neydi biliyor musun? | Open Subtitles | وضعوا قنبلة على محرك سيارتة أتعرف آخر ما قالته لي قبل رحيلها؟ |
son kalan paramı da otele harcamak istemiyorum! | Open Subtitles | ولا أريد أن أضيع آخر ما تبقى لي من بضع دولارات على فندق |