Aslında... Ben de tam sizi arayıp kahve içmeye davet edecektim. | Open Subtitles | أنا على وشك أن ندعو لكم وأدعوكم إلى أسفل لبعض القهوة. |
Ben de tam üç kıza nasıl aynı anda oral yaptığımın hikâyesini anlatacaktım. | Open Subtitles | أنا على وشك قول قصة عن كيفية لعقي لفرج 3 فتيات مرة واحدة |
Şimdi Ben de bu kuvvetli sadakatine güveniyorum çünkü paylaşmak üzere olduğum şey beni çok büyük tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | الآن، أنا أعتمد على هذا الولاء الشديد لأن ما أنا على وشك إعلانه قد يضعني شخصياً في خطر داهم. |
- Ben Ajan Juan Badillo. Ajan Paul Briggs'e yaklaşmak üzereyim. | Open Subtitles | أنا العميل "خوان باديلو" أنا على وشك الإجتماع بالعميل "بول بريجز" |
- Ben bu riske girmeye hazırım. - Niye peki? | Open Subtitles | هذه مخاطرة أنا على استعداد القيام بها - لما هذا؟ |
Büyük Okyanus'un 35 bin fit üzerindeyim ve hayatımda gördüğüm en güzel gün batımını kaçırdın. | Open Subtitles | أنا على ارتفاع 35000 قدم من المحيط الهادى وفوتى أفضل عروب للشمس رأيته فى حياتى |
Zaten, fikrimi değiştirmeme on saniye kadar bir zaman kaldı. | Open Subtitles | في الحقيقة، أنا على بعد عشر ثنونٍ من تغييري رأيي |
Şimdi Ben de bu kuvvetli sadakatine güveniyorum çünkü paylaşmak üzere olduğum şey beni çok büyük tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | الآن، أنا أعتمد على هذا الولاء الشديد لأن ما أنا على وشك إعلانه قد يضعني شخصياً في خطر داهم. |
Sonra Ben de hızla size gelirim. Bir kaç bina güneyinizdeyim. | Open Subtitles | و بعدها سأجيء ركضا صوبكم أنا على بعد عدة مباني جنوبا |
Çocuklara bayılırım. Aslında Ben de baba olmak üzereyim. | Open Subtitles | أنا مهووس بالأطفال أنا على وشك الحصول على طفل |
Diğer yandan, Ben de, çok kişilikliyim. | Open Subtitles | بينما أنا على الجانب الآخر أتمتع بشخصية كبيرة |
Ben de bir tür kafayı bulmuşluk hali içinde kanepeye yayılmış onu izliyorum. | Open Subtitles | و أنا على الأريكة أنظر .. إليها متمددا في حالة من الذهول و السكر |
Ben de listede miyim, Roque ? | Open Subtitles | صباحا أنا على القائمة، روكوي؟ هل أنا على تلك القائمة؟ |
Özgeçmişinde gördüm. Ben de bursluydum. | Open Subtitles | رأيت هذا في سيرتكِ لقد حصلت أنا على امتياز جامعي أيضاً |
Bir dakika. Ben de Susam Sokağı'nı bitirmek üzereydim. | Open Subtitles | خلال ثانية, أنا على وشك الإنتهاء من سيرك العائلة |
Ben de tam markete gidiyordum. Bir şeyler alıp çantama koyacaktım. | Open Subtitles | أنا على وشك الذهاب إلى المتجر لأشتري بعض الأشياء لأضعها في حقيبتي |
- O zaman Ben de beline basarım. - Ben senin beline bassam nasıl olur? | Open Subtitles | حسنا اذا سأقف على ظهرك ماذا عن أن أقف أنا على ظهرك؟ |
- Sikeyim. Hay anasını sikeyim. - Ben yaklaştım. | Open Subtitles | ـ اللعنة ـ أنا على بعد 7 دقائق، أرسلوا المزيد من الوحدات |
- Ben tamamen hazırım. | Open Subtitles | ـ قبل المغادرة نحو نيويورك ـ أجل أنا على ما يرام |
-Senin grubun 2 sent bile kazanamadı - Patty, hadi, bunun üzerindeyim | Open Subtitles | فرقتك لم تجني سنتان باتي, هيا أنا على هذا |
Göğsümde kahrolası bir yılan var, ve şu anda çivilerin üzerindeyim. | Open Subtitles | هناك أفعى لعينة على صدري و أنا على المسامير الآن |
Beyler, fuarım için çok büyük bir yıldızla anlaşmama çok az kaldı. | Open Subtitles | أيها السادة، أنا على بُعد خطوة واحدة من توفير ضيفٌ ضخم لمؤتمري |
Daha fazla şey bulmak üzereyim... birkaç kişiyle görüşmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا على وشك استيضاح المزيد وأسعى للتحدث مع بعض الرجال |