"أيام" - Traduction Arabe en Turc

• gün
• günü
• güne
• günde
• günümüz
• günün
• günden
• günlerde
• günlerini
• günlerinden
• günlerin
• Günlerdir
• günlerinde
• günlerce
• günlerim

Bütün alaycı kuşlar uçup gittiğinde, son dört gün gibi ses çıkaracaklar.
عندما تطير كل الطيور المحاكية بعيداً، سيصدروا صوتاً مثل الأربع أيام الأخيرة.

Geçen gün biri Amerika'daki ikinci en büyük doğal gaz üreticisi olduğumu söyledi.
قال أحدهم قبل أيام أنني ثاني أكبر منتج للغاز الطبيعي في الولايات المتحدة.

Fakat ilacın ulaşması kötü yollar nedeniyle birkaç gün alabilir.
لكن، الدواء قد يتحاج إلى أيام ليصل، بسبب الطرق السيئة.

Bu 5.5 gün boyunca el sallayan TV oldu. Sevdiklerine canlı bir mesaj gönderdiklerinde insanlar son derece mutlu oldular
كان هذا تلفاز تلويح على مدار خمسة أيام ونصف، ويشعر الناس بسعادة بالغة عندما يستطيعون إرسال رسالة حارة إلى أحبابهم.

Hapishane dışına çıkmadan birkaç gün önce bir cevap aldım.
قبل أيام من ذهابي للسجن لزيارة ماكغوان، حصلت على الإجابة.

Genellikle bağışıklık sistemi bir tehditi birkaç gün içinde yok eder.
عادةً ما تقضي الاستجابة المناعية على التهديد في غضون أيام قليلة.

Eğer benim odam böyle gözükseydi, annem beni üç gün odama hapsederdi.
إذا كانت غرفتي في منزلي بهذا الشكل لكانت أمي حبستني ثلاثة أيام

Ayrıca, iki haftada sadece dört gün çalışmak virüsün farklı insanlara ulaşabileceği süreyi kısıtlıyor ve bu çok güçlü bir etki.
كما أن العمل لمدة 4 أيام فقط خلال أسبوعين يخفض الوقت الذي يملكه الفيروس لينتقل إلى الآخرين، وهذا له تأثير كبير.

Soğuk algınlığı bile olsa yaşını göz önüne almalısın. Birkaç gün dinlen.
يجب أن تراعي عُمرك، حتى إذا كانت مُجرد إنفلونزا، إستريح لبضعة أيام

Bir kaç gün sonra resimler eve geldiğinde annem nasıl ağlamıştı.
و عندما وصلت الصورة بعد عدة أيام ظلت امى تبكى كثيرا

Paramızı alır almaz geri döneceğiz. On gün içinde dönmüş oluruz. Bizi bekleyin.
سنعود حال بيعنا لكل شيء، ولن يستغرق هذا غالبا أكثر من 10 أيام

Karanlık Mısır'ı üç gün boyunca kapladığında, vezirlerin beni çağırtacak.
عندما يغطى الظلام مصر لثلاثة أيام سوف يرسل وزراءك لى

Musa güneşin 3 gün sonra çıkacağını söyledi ve haklı çıktı.
موسى قال أن الشمس ستشرق بعد ثلاثة أيام و كان محقا

Karanlık, Mısır'ı üç gün boyunca kapladığında vezirlerin beni çağırtacak.
عندما يغطى الظلام مصر لثلاثة أيام سوف يرسل وزراءك لى

Ike Clanton ve Johnny Ringo üç gün önce kasabaya uğramış.
أيك كلانتون و جونى رينجو مرا من هنا منذ 3 أيام

Doktora göre bir kaç gün daha yatması gerektiğini size söylemek istedim.
يجب أن تبقى فى الفراش بضعة أيام . بناء على نصائح الدكتور

Paranın bir kısmını kaparo olarak verirsek herkes biraz yardım eder ben de haftada birkaç gün yeniden çalışabilirim.
إن إستعملنا جزءا من المبلغ كي ندفع المقدم وكل شخص يساهم فيه يمكنني العودة للعمل بضعة أيام في الأسبوع

Biliyor musunuz? Yüz yüze yapılan görüşmeler bu dört günü sevmek içindi.
هل تعلمون ؟ انها كل هذه لقاءات شخص لشخص لحوالي أربعة أيام.

Borçlarinin vadesi birkaç güne dolacak, ve onlari yasal olarak ödemen gerekiyor.
الدفع يستحق بعد بضعة أيام ومطلوب منك قانونياً أن تؤدي ما عليك

Geçen hafta, bu filizlerin üç günde bir metre boy attığını gördük, burada 3 yıl içinde sürdürülebilir kerestelik ağaçlardan bahsediyoruz.
هذه البراعم، شاهدناها تنمو مترا واحدا خلال ثلاثة أيام الأسبوع الماضي، لذا فنحن نتكلم عن خشب دائم في ظرف ثلاث سنوات.

Bunu Arlington mezarlığına gömülmeden... yapmak için üç günümüz var.
قبل أن يدفن في أرلينغتون والذي سيحدث خلال ثلاثة أيام

Eğer 3 günün sonunda bir kazanan olmazsa bütün tasmalar otomatik olarak patlayacak!
إذا لم يكن لدينا فائز بها بعد 3 أيام كل القلادات ستنفجر أوتوماتيكياً

Geçen günden sonra buna bir vaadin yerine getirilişi olarak bakıyorum.
بعد بضعة أيام ، إعتبرت إنه مجرد وعد تم الوفاء به.

Belli insanlara, belli günlerde zamanın perdesini aralamaları için izin verir.
وبالنسبة لأشخاص معينين في أيام محددة تسمح لهم باختراق حجاب الزمن

Yapılacak en iyi şey, Doakes'un son günlerini araştırmak olur.
إذاً فأفضل شيء نفعله هو التحقق من أيام دوكس الأخيرة

Leah, bugün Spencer sayesinde hayatımın en güzel günlerinden birini geçirdim.
لياه ، اليوم مع سبنسر كان يوماً من أفضل أيام حياتي

Bayanlar baylar, sizlere televizyonlu eski güzel günlerin geri döndüğünü söylemeye geldim.
أنا هنا لأُخبركم إن أيام التلفاز القديمة الجيدة قد عادت سيداتي وسادتي

Ahmaklarınızdan ikisi kendileri gibi bir köpekle Günlerdir beni takip ediyor.
إثنان من البلهاء عندك مع كلب غزير الشعر يتعقبوننى منذ أيام

Bu, Lampoon günlerinde çıkan tüm bir katalogdan alındı --yaklaşık 18 sayfalık bir katalog işin temelini aldığım yer.
وهذا من كتالوج كامل يقع فى 18 صفحة أو نحو ذلك أعيد تشغيله في أيام لامبون حيث شذبت اسناني

Eğer bir saate kadar buradan gitmezsek günlerce mahsur kalacağız.
اذا لم نغادر خلال ساعة, سوف نعلق هنا لمدة أيام

Daha iyi günlerim olmuş olabilir, ama hala bir kokteylle beni elde edemezsin.
ربما أكون قد شهدت أيام أفضل، لكنني لم أكن امتلك سعر لحفل كوكتيل.