"استغرق" - Traduction Arabe en Turc

    • aldı
        
    • sürdü
        
    • sürmüş
        
    • sürmüştü
        
    • sürdüğü
        
    • sürmüştür
        
    • iki
        
    • sürüyor
        
    • götürdü
        
    • tam
        
    • sürmesine
        
    • ayını
        
    İrlandalı, Yahudi ve İtalyanların beyaz olması biraz zaman aldı. TED لقد استغرق زمنًا قبل أن يصبح الإرلنديون واليهود والإيطاليون بيضًا.
    Bu adamların kontrolünde olan bölümlerde bunu saptamak birkaç hafta aldı. Open Subtitles استغرق الامر عدة اسابيع لربط الامر بالاقسلم التي يديرها هؤلاء الرجال
    onun gerçekte neler olabileceğini tamamen anlamak benim yalnızca bir kaç saniyemi aldı. Open Subtitles استغرق الأمر فقط ثوان بالنسبة لي لأدرك بالضبط ماذا يجب أن تكون عليه
    AK: Kullanmaya alışmam yaklaşık üç yada dört saat kadar sürdü. TED أ.ك. : استغرق ذلك حوالى ثلاث إلى أربع ساعات لتدريب الذراع.
    Çünkü gerçekten iyi olduğum bir şey bulmam o kadar uzun sürdü. Open Subtitles لأن الأمر استغرق تلك المدّة لأعثر على شيءٍ واحد أبرع فيه حقاً.
    Nasıl iyi bir eş olunacağını anlaması biraz zaman aldı. Open Subtitles استغرق الأمر وقتا قبل أن تفهم كيف تكون زوجة صالحة
    Biraz araştırma yaptım, üç saatimi aldı. Sarina Hala'nın nerede olduğunu buldum. Open Subtitles لقد قمت بعمل بحث استغرق مني 3 ساعات حددت مكان العمة سارينا
    Kızı takip etmesi ve boğması katilin zamanını aldı ve kaçışını riske etti. Open Subtitles لا الامر اكثر من ذلك القاتل استغرق وقتا وخاطر بهروبها ليلاحقها ويخنقها بيديه
    Kadraja giren elini görebiliyordum. Yaptığı şey neredeyse yarım saniyesini aldı. Open Subtitles ارى يدها تمتد داخل اطار الصورة ما فعلته استغرق نصف ثانية
    Hatırlamak 3 aylarını aldı. O kapıyı açmaları ise daha uzun sürdü. Open Subtitles لقد استغرق الأمر منى شهرا للتذكر ونفس المدة لفتح هذا الباب اللعين
    Evet, biraz zaman aldı ama sonunda kendime çeki düzen verdim. Open Subtitles استغرق الامر بعض الوقت ولكن أخيرا استطعت تنظيف نفسي بالاعمال الخيرية
    Ve bu yüzden neler olup bittiğini anlamak epey zamanlarını aldı. Open Subtitles وبالتالي 'الأمر استغرق منهم الكثير الوقت الكافي لفهم ما كان يحدث.
    Yazması, ilk ikisinin toplamından daha uzun sürdü, orası kesin. Open Subtitles بالتأكيد استغرق وقت أكثر في الكتابة من الاثنين السابقين مجتمعين
    Ancak bir tane yeraltı anlık görüntüsünü üretmek onyıllar sürdü. TED لكن، كل ذلك الذي استغرق عقودا للتوصل إليه هو مجرد لقطة واحدة للطبقة تحت السطحية.
    Kaçırılmamla ilgisi olan üç kişinin ceza almasını görmem yıllar sürdü fakat bu bir istisnaydı. TED استغرق الأمر عدة سنوات لأرى حكما يصدر على ثلاثة ضالعين في عملية إختطافي، ولكن كان هذا هو الإستثناء.
    Uzun sürdü, ama sonunda bazıları annelerine, arkadaşlarına, kız arkadaşlarına yazmaya başladılar. TED وهذا استغرق وقتا طويلا الى ان بدأ بعضهم بالكتابة الى امهاتهم ، اصدقائهم ،و حبيباتهم.
    Global bir zararlı yazılım şirketinin bunu yapması 6 gün sürdü. TED استغرق الأمر ستة أيام لنشر حملة عالمية ضد البرمجيات الخبيثة.
    Arama ve kurtarma ekibinin hastayı çıkarması da 3 saat sürmüş. Open Subtitles و استغرق 3 ساعات من فريق الانقاذ كي يخرجونه من الأسمنت
    Bu konuda karar vermesi ölümüne karar vermesinden çok daha uzun sürmüştü. Open Subtitles لقد استغرق وقتا طويلا ليختار أكثر من الوقت الذي استغرقه ليقرر الانتحار
    Bu kadar uzun sürdüğü için özür dilerim. Daha önce söylemeliydim. Open Subtitles آسف انه استغرق كل هذا الوقت كان يجب ان يكون مبكرا عن هذا
    Ama iki türlü de çok uzun sürmüştür. Open Subtitles ولكن في كل الأحوال بكلا الحالتين, لقد استغرق منهم وقتا طويلا
    İkinci sınıfların iki gününü aldı, iki kez baştan yaptırdım. Open Subtitles استغرق طلبة السنة الثانية يومين وأنا جعلتهم يعيدون العمل مرتين
    Taşlaşmalarından önce birkaç saniye saniye sürüyor olsa da bu oldukça sarsıcı. Open Subtitles ومن الصدمة, حتى لو استغرق ذلك فقط بضع ثوان قبل أن تتحجر.
    Bu soruya aradığım cevap beni yıllar öncesine götürdü. Open Subtitles استغرق الأمر مني سنوات عديدة للإجابة على هذا السؤال
    1970'de iki tam zamanlı klinisyenden biraz fazlaydı. TED وفي عام 1970، استغرق مكافئات التفرغ ما يزيد قليلاً عن اثنين من الأطباء.
    Ben de bunun iki saat sürmesine. Open Subtitles لا يمكنني التّصديق أنّه استغرق ساعتين لذلكَ.
    Geçtiğimiz yıl bir ekibimiz Boston'da, üç kişinin yaklaşık 2.5 ayını alan bir projede çalıştı. TED كان لدينا فريق يعمل على مشروع في السنة الماضية استغرق ثلاث أشخاص حوالي الشهرين والنصف.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus