"بحاجة" - Traduction Arabe en Turc

    • gerek
        
    • lazım
        
    • ihtiyacım var
        
    • gerekiyor
        
    • ihtiyacı var
        
    • ihtiyacın
        
    • ihtiyacımız var
        
    • istiyorum
        
    • gereken
        
    • ihtiyacınız
        
    • zorunda
        
    • bir
        
    • ihtiyaç
        
    • ihtiyaçları
        
    • gerekir
        
    Bunu cidden cildinize sürüyorsunuz ve banyo yapmanıza gerek kalmıyor. TED يمكنك فعليا وضعها على بشرتك، و لن تكون بحاجة للاستحمام.
    Köken hikayeleri ya da sabit kimliklere gerek duymazsak birbirimiz ve geleceğimiz hakkında daha yaratıcı düşünmek için kendimizi zorlayabiliriz. TED إذا لم نكن بحاجة إلى قصص الأصل والهوية الثابتة فإنّنا نستطيع أن نتحدى أنفسنا بالتفكير الخلّاق عن الآخرين وعن مستقبلنا.
    Etkileşimin ne olduğunu izah edebilmek için, insanları toplayıp, onlara etkileşimin nasıl hayatımızın bir parçası olduğunu göstermemiz lazım. TED ومن أجل شرح التفاعل، نحن بحاجة إلى حقا جلب الناس وجعلهم يدركون كيف أن التفاعل هو جزءا من حياتهم.
    Sana ihtiyacım var. Her şey eskiden olduğu gibi olabilir. Open Subtitles . أنا بحاجة إليك الأمور يمكن أن تعود كما كانت
    Herkes müziği tam anlamıyla tecrübe edebilir, bizim sadece farklı aletler yapmamız gerekiyor. TED أي شخص يمكنه تجريب الموسيقى بطريقة معمقة نحن فقط بحاجة لصنع أدوات مختلفة
    Bence bu çok önemli çünkü insanların yapılandırmaya ihtiyacı var. TED وأعتقد أن هذا مهم حقاً، لأن الناس بحاجة إلى بنية.
    Nedenleri ortaya koyabilirsin ama sence bundan daha fazlasına ihtiyacın yok mu? Open Subtitles يمكنك إظهار الدافع لكن ألن تكون بحاجة إلى أكثر من ذلك ؟
    Bu yüzden gerilemeye karşı bir sürü inovasyona ihtiyacımız var. TED لذا نحن بحاجة إلى الكثير من الابتكار لتعويض هذا الانخفاض.
    Beni cesaretlendirmenize gerek yok. Bence cennet beyaz bir gece kulübü. Open Subtitles لست بحاجة إلى أي تشجيع, فكرتي للجنة هي نادي ليلي أبيض
    Size işlerin kötü olduğunu söylememe gerek yok. Bunu herkes biliyor. Open Subtitles لست بحاجة لأخبركم أن الأمور سيئة، الجميع يعرفون أن الأمور سيئة
    Rool, seni aptal. Onun Her şeyi bilmesine gerek yok Open Subtitles روول أيها الأحمق إنه ليس بحاجة الى معرفة كل شيء.
    Uzun süredir sahip olduğumuz şefkat ve empati duygularımıza dönmemiz lazım. TED نحن بحاجة أن نعود إلى قيم الرحمة الأولى، الرحمة و التعاطف
    - Dur sana bir bakayım. - Şimdi bakma, tıraş olmam lazım. Open Subtitles ـ دعنى أتفقدك ـ لا تفعلى ذلك الآن ,فأنا بحاجة إلى الحلاقة
    Bu çoçuğa hakim gerekmez, ona bir doktor bakımı lazım Open Subtitles هذا الرجل ليس بحاجة إلى قاضي، إنه بحاجة إلى اهتمام
    Senin hikayeni duymak istemediğimi, söylemiştim. Ancak bazı bilgilere ihtiyacım var. Open Subtitles أسمع، لا أريد أن أسمع قُصتك و أنما بحاجة لبعض المعلومات
    Rohit, düşünmek için zamana ihtiyacım var, bence senin de olmalı. Open Subtitles روهيت , أنا بحاجة لبعض الوقت لأفكر وأنت بحاجة إليه أيضا
    Onların yöntemlerini ve araçlarını anlamamız gerekiyor ve onlardan bir şeyler öğrenmeliyiz. TED نحناجُ لمعرفة ما هي مهاراتهم وما هي أدواتهم ونحنُ بحاجة للتعلم منهم.
    Çocuklar ve gıdayla ilgili tüm bu örneklemi gerçekten değiştirmemiz gerekiyor. TED نحن حقا بحاجة الى التغيير كل هذا النموذج مع الأطفال والغذاء
    Ama galiba sürdürmek zorundayız çünkü çoğumuzun yumurtaya ihtiyacı var. Open Subtitles لكن، أظن أننا نتابع تجربتها لأننا معظمنا بحاجة إلى البيض
    - Onlara ihtiyacım yok. - Neden onlara ihtiyacın olmadığını düşünüyorsun? Open Subtitles لست بحاجة لهم ما الذى يجعلك تعتقدى انك لا تحتاجين لهم؟
    Gerçekten de düzenlemeye ihtiyacımız var, sübvansiyonlara, karbon vergisine ihtiyacımız var. TED نحن بحاجة في الواقع إلى التنظيم، والدعم، وفرض الضرائب على الكربون.
    Ve son kez ben de sahada rakibin kıçını tekmelemek istiyorum. Open Subtitles لقد هزمنا تقريبا هؤلاء المنافسين بآخر مرة وأنا بحاجة لركل مؤخراتهم
    Önce bitirmem gereken bir kaç şey var sonra gelir anlatırım. Open Subtitles لديّ بعضُ الأمور انا بحاجة لأنهيها أوّلاً، ومن بعد ذلك سآتي
    Eğer böyle büyük bir illete bulaşmışsanız, aynı büyüklükte çarelere ihtiyacınız olur. TED إذا كان لديك الأمراض شديدة، فأنت بحاجة للحصول على سبل معالجة شديدة.
    Buraya gelmek için 4 tane sınır geçmek zorunda değilim. TED لست بحاجة إلى عبور أربعة حدود لكي أصل إلى هنا.
    Gıdaya ihtiyaç duyan kişilerin aslında kendilerinin yaşamlarını değiştirecek toplam bir dönüşüm. TED تحول شامل بإمكانه فعلياً أن يمس حياة كل من هم بحاجة للغذاء.
    Bizim gibi tüm gün yerçekimine karşı ayakta durmaya ihtiyaçları yok TED فهي ليست بحاجة للوقوف طوال الوقت مقاومة بذلك الجاذبية كما نفعل.
    - Yaşayan ve aramızda yürüyüş olanlar. - Ones yenmek gerekir Open Subtitles الذين لم تفكروا أنكم بحاجة للقضاء عليهم كي لا يعود الصراع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus