"تدعني" - Traduction Arabe en Turc

    • izin
        
    • beni
        
    • Bırak
        
    • Bana
        
    • bırakma
        
    • müsaade
        
    • bırakmıyorsun
        
    • benim
        
    • şimdi
        
    • zorlama
        
    Devam et! Eve git! Annem asla, seni beslememe izin vermez. Open Subtitles هيا ، أذهبي للبيت ، أمك لن تدعني أعتني بك أبداً
    Dean, tüm bunlar bittiğinde, benim kendi yoluma gitmeme izin vermelisin. Open Subtitles دين عندما ينتهي كل هذا عليك أن تدعني أذهب في طريقي
    Yardım etmeme izin vermezseniz, derin ve karanlık bir belanın içine düşeceksiniz. Open Subtitles والآن يا سيد كونلي تكون العواقب وخيمة للغاية لو لم تدعني أساعد
    Seninle takılmak istemiyorum. Sadece beni rahat bırakmanı istiyorum,Tamam mı ? Open Subtitles لا أريد الخروج معك أريدك أن تدعني و شأني فقط، حسناً؟
    Eğer telefon etmeme izin verirseniz İngilizce bilen arkadaşım size her şeyi açıklar. Open Subtitles لو تدعني أتصل بأحد صديقي الذي يمكنه أن يتحدث الإنجليزية سيوضح كل شئ
    Rahatlamak için esrar içmeni, ama omuzlarına masaj yapmama izin vermemeni anlamıyorum. Open Subtitles لا أفهم لماذا تدخن الحشيش حتى تسترخي ولا تدعني افرك لك كتفيك
    İçine girmesine izin vermediğin birinden senin için endişelenmesini nasıl beklersin? Open Subtitles إذا لم تدعني أدخل، فما رأيك بشخص، أنت تهتم به فعلاً؟
    Hazır olduğunda, belki şu romanına bir bakmama izin verirsin. Open Subtitles ربما عندما تكون مستعدا سوف تدعني القي نظرة على قصتك
    Bir sürü soru sormadan önce, bir kadehi bitirmeme izin vermen gerek. Open Subtitles قبل ان تسألني كل تلك الأسئلة, يجب ان تدعني أنهي كأساً واحدة
    Şimdiyse Bana yalanlar söylüyor ve gerçeği kimseye anlatmama izin vermiyorsun. Open Subtitles ولكنك تكذب عليّ الآن.. ولم تدعني حتى أقل الحقيقة لأي شخص
    Hayal ettiğim gibi olmama asla izin vermedin. Ama artık öyleyim. Open Subtitles أنت لم تدعني أكون كذلك لكن الآن أنا أعلم من أنا
    Eğer öyle kalmasını istiyorsan o zaman bu işi halletmeme izin ver. Open Subtitles إن أردت ابقاء الأمر على هذا النحو فعليك أن تدعني اتولى هذا
    benim bu yüz dolarla buradan kalkmama izin verme tamam mı? Open Subtitles لا تدعني أخسر آخر 100 دولار أملكها على وجه الأرض, حسنا؟
    - Girmeme izin vermiyor. Zar zor dayanıyorum. Yeteri kadar güçlü değilim. Open Subtitles إنها لا تدعني أدخل، أنا بالكاد أصمد ولست قوياً بما يكفي الآن.
    Ya beni bırakırsın ve bu işle ilgilenirim ya da Bana yardım edersin. Open Subtitles والآن، يمكنك ان تدعني أتعامل مع هذا الامر بنفسي أو أن تقوم بمساعدتي
    Koç Sylvester beni o çanağın 3 metre yanına yaklaştırmaz. Open Subtitles المدربة سلفيستر لن تدعني أقترب من الشراب لمسافة عشر أقدام.
    Demek istediğim, O-- beni davet partiye davet etmesi gerekiyordu. Open Subtitles أعني ، أنه ينبغي عليها حقاً أن تدعني إلى الحفلة
    Ya Bana bunu sağla ya da beni yalnız Bırak. Open Subtitles إما أن تقدرَ على فِعلِ ذلِك أو أن تدعني و شأني
    Gidip onu görmeliyim. Yoksa bu gece Bana uyku haram. Open Subtitles يجب أن أذهب لأرى وإلا فإنها لن تدعني أنام الليلة
    - beni yüz üstü bırakma kanka. - Tamam, kapıyı patlatacağım. Open Subtitles لا تدعني أخفق يا صاح إتفقنا , أنا سوف أفجر الباب
    Çünkü her seferinde doğru olanı yapmama müsaade etmişsindir. Bunu yarın yayına sokabilirim. Open Subtitles لأنّكَ دوماً تدعني أفعل ما يجب فعله، يمكنني عرض هذا على الإنترنت غداً
    Hayır,olamaz.Neden beni yalnız bırakmıyorsun? Open Subtitles لا ، لا لم لا تدعني وشأني؟ لأنني سأكون عندها لوحدي أنا أيضاً
    Ama şimdi sana bildiğim bir şeyi öğretmeme izin vermelisin. Open Subtitles الآن ، انت بحاجة إلى أن تدعني أعلمك شيئا ما ، بشأن الذي أعرف
    Jack, beni buna zorlama. Silahını Bırak. Open Subtitles جاك أرجوك لا تدعني اطلق عليك القىسلاحك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus