"شيئ" - Traduction Arabe en Turc

    • bir
        
    • şeyin
        
    • şeyden
        
    • şeyim
        
    •   
    • var
        
    • şeyleri
        
    • yok
        
    • birşeyler
        
    •   
    • birşey
        
    • hiçbir
        
    Ama bence farklı olmak iyidir çünkü farklı bir bakış açısı sunarsınız. TED و لكن أعتقد أن تكون مختلف شيئ جيد لأنك تقدم وجهة نظر
    Kesinlikle mantıksız birşey değil. Ekonomik olarak da etkin bir uygulama. TED هذا ليس شيئاً معقولاً لفعله . إنه شيئ كفء اقتصادياً لعمله
    Şimdi bu cinsel isteği arttıran bir şey, muhtemelen çikolata gibi. TED وهو شيئ يزيد من الرغبة الجنسية من الممكن أن يكون شوكولاتة
    Dünyadaki her şeyin yanlış ve kirli olmasıda üzerimizden su gibi akabilir. Open Subtitles أنا أدع كل شيئ خاطئ وقذر في هذا العالم يعبث بي كالماء
    Eğer söyleyecek bir şeyin varsa şimdi tam zamanı . Open Subtitles إذا كان لديكِ أى شيئ لتقوليه فالآن هو الوقت المناسب
    Merak etme. O bir mürekkep uzmanı. hiçbir şeyden şüphelenmeyecek. Open Subtitles لا تقلق، إنه مجرد خبير بالأحبار ولا يشك في شيئ.
    Anlayacağın, canım Nükleer santralim olmadan uğruna yaşayacak bir şeyim yok. Open Subtitles إذاً بدون مصنعي الحبيب لم يكن لدي شيئ لأعيش من أجله.
    İyi tasarım ve halk gururunun birleşimi her yerde ihtiyacımız olan bir şey. TED إرتباط التصميم الجيد و الفخر و الإعتزاز هي شيئ نحتاجه في كل مكان.
    Beni düşündüren herhangi birşey. Anlamadığım herhangi birşey, kendimin kafamda bir adım atmamı gerekterecek ve sunumun akışını durdurucak herhangi birşey. TED أي شيئ يجعلني أفكر. أي شيئ لا افهمه, بحيث يتوجب علي إيجاد التفسير بواسطة عقلي سيؤدي إلى إيقاف تدفق العرض الترويجي
    "Nerede uyuyorsun ? " yer seviyesinin altındaki bir çadırda uyuyorduk çünkü; Antraktika nın rüzgarı çok kuvvetliydi ve her şeyi uçuruyordu. TED اين تنامون؟ كنا ننام في خيام قليلة الارتفاع و قريبة من الارض لان الرياح قوية جدا بحيث تزيل كل شيئ في طريقها
    Vur patlasn çal oynasn, gününü gün eden bir kadn. Open Subtitles شيء مثل ماذا، انت تفهم قصدي شيئ كتلك حرة طليقه.
    İnsanın karar vermesi bir şey, dile getirmesi ayrı şeydir. Open Subtitles أن يقرر المرء شيئا و أن يتحدث عنه شيئ آخر
    Dün gece konusunda, efendim, hiç bir şey yapamazdım, efendim. Open Subtitles بالنسبة لليلة امس. لم استطع عمل شيئ في ذلك الشأن
    Para için endişe etmenize gerek yok. Her şeyin icabına bakıldı. Open Subtitles لا يتوجب عليك القلق بِشأن المال لقد تم التكفّل بكل شيئ
    Pekâlâ, o şeyin ışık vermeyi sürdürmesini sağla. Haydi, biraz cephane alalım. Open Subtitles كل شيئ عللى ما يرام, ابقي ذلك الشيئ مضيئ, لنحصل على الذخيرة
    Doktor, neredeyse bir şeyin kalmadığında, sahip olduğun küçük şeylere sıkıca sarılırsın. Open Subtitles يا دكتور, عندما تكون بجانب لا شيئ فتتمسك بالشيئ الصغير الذي تملكه
    Çocuklar bir erkeğe dünyadaki her şeyden başka kutsal gelebilen tek şey nedir? Open Subtitles أيّها الأطفال، ما الشيئ المقدس للرجل أكثر من أيّ شيئ آخر في العالم؟
    Limuzin beş dakika içinde burada olacak, benimse giyecek bir şeyim yok. Open Subtitles تعرفين ، الليموزين ستحضر في خلال خمس دقائق وليس لدي شيئ ارتديه
    Benim hakkımda söylentiler var ama hiçbiri doğru değil, tamam ? Open Subtitles هناك الكثير مِنْ الأشياءِ عنيّ، لكن لا شيئ مِنْها حقيقيُ. حسنا؟
    Ona söylemem gereken şeyler var gitmeden önce fırsatını bulup hiç söyleyemediğim şeyler. Open Subtitles هناك شيئ اريد قوله له لم يكن لدي فرصة لقولة قبل ان ارحل
    Her şeyi birbirine toplu taşıma ile bağlayabilirsiniz ve en fazla insanın en fazla ihtiyaç duyacağı şeyleri mahallede sağlayabilirsiniz. TED من ثم يربط كل شيئ بوسائل انتقال ذات سعة عالية وبهذا يتم تأمين معظم ما يحتاجه الناس في تلك الأحياء.
    Burada onun psikopat olduğunu veya kızı olduğunu gösteren bir şey yok. Open Subtitles ليس هناك أي شيئ هنا يدل على نفسٍ مريضة أو اختطاف إبنة.
    Eğer birşeyler istiyorsanız büyükannenin eşyalarından falan, sadece bana haber verin yeter. Open Subtitles اذا أردتم أي شيئ من الحلية الصغيره لجدتك أو التذكار , أخبروني
    Bak,bu sağlam değil,kendi kendini bu işe bulaştırdın Diego. Open Subtitles لقد ورطت نفسك يا دييقو في شيئ من العيار الثقيل
    Ne de olsa saymaya başlamadan önce hiçbir şey saymamıştık. TED فقبل أن نبدأ بالعد، نكون لم نعد أي شيئ أصلا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus