"لأنّه" - Traduction Arabe en Turc

    • diye
        
    • Çünkü o
        
    • ondan
        
    • - Çünkü
        
    • olduğu için
        
    • sebebi
        
    • nedeni
        
    • da
        
    • olduğundan
        
    • içindir
        
    • için mi
        
    • ki
        
    • çünkü bunun
        
    • çünkü bu
        
    Yani sırf yaşlı diye beynini kesmekte sorun yok mu? Open Subtitles وهل ترى أنه لا مشكلة في فرم دماغه لأنّه مسنّ؟
    Baban da benzin istasyonunda dolaplar çevirirdi, Çünkü o da kancıktı. Open Subtitles وأبوك كان يمارس الدعارة في محطّة وقود لأنّه كان عاهراً أيضاً
    Ama onu saklıyoruz. Çünkü kullandıktan hemen sonra ondan haberleri olacak. Open Subtitles لكنّنا نحافظ عليها، لأنّه ما إن نستخدمها مرّةً سيعلمون أنّنا نملكها.
    - Çünkü... Şu anda bacaklarımı birine dolamak istememe rağmen erkekler berbat. Open Subtitles لأنّه على الرغم من حقيقة أنني أحبّ أن تكون ساقي ملفوفة حول أحدهم الآن،
    Mecbur olduğu için değil, gerçekten istediği için benimle beraber olup olmayacağını görmek istedim. Open Subtitles أردتُ أن أعرف إن كان يريد ملازمتي لأنّه يريد ذلك وليس لأنّه يتوجّب عليه ذلك
    Trende, gazetedense kitap okumayı yeğlerim tek sebebi de gazeteye göre az yer kaplaması değil. Open Subtitles في القطار، أُفضّل قراءة كتاب بدلًا من جريدة ليس فقط لأنّه أقل تعقيدًا.
    Okulu bitirdikten sonra yapacaklarım için bir planım yok diye çok sinirleniyordu. Open Subtitles توتّرت كثيراً عندما كنتُ أتخرّج من الكلّية لأنّه لم يكن لديّ خطّة
    O doğru olduğunu düşünüyor diye doğru olduğu anlamına gelmiyor. Open Subtitles فقط لأنّه يعتقد أنّ ذلك، صحيح لا يعني أنّه كذلك
    Sırf siyahız diye elinde beş bin dolarla barda adam aramana gerek yok. Open Subtitles انصت، لا يمكنك الذهاب إلى حانة ودفع 5 آلاف دولار لشخص لأنّه أسود.
    Basitçe söylemek gerekirse Stan zayıflar üzerinden besleniyor, Çünkü o bir serseri. Open Subtitles سوف يكون سهل جدّاً لستان أن يتنمر على الضعفاء ببساطة لأنّه ضعيف
    Çünkü o buzdolabı mıknatısı ve Kanada parası yutmadığı müddetçe mıknatıs çekmez. Open Subtitles هذا لأنّه مغناطيس ثلاجة وما لم تبتلع دايم كنديّ فلن ينجذب للمغناطيس
    Önce beni bıraktı Çünkü o bir centilmen ve pantolonunu giymesi gerekiyordu. Open Subtitles أجل، لقد أنزلني أوّلاً، لأنّه راقي، وأيضًا كان عليه أن يلبس سرواله.
    Sanırım ondan nefret etmemin tek nedeni, seni çıplak görmüş olması. Open Subtitles أعتقد أنّني أكرهه فقط لأنّه رآك عاريةً فيما سبق
    - Sana neden inanayım? Çünkü ondan uzaklaşmak için bir şansımız var. Open Subtitles لأنّه لدينا فرصة حقيقيّة للابتعاد جدّاً عنه
    - Çünkü aynı odaya iki kabadayıyı koyduğun zaman, ...işler normalde iyi gitmiyor. Open Subtitles لأنّه عندما تضع متنمّريْن معا في غرفة ، الأشياء لا تسير جيّدا بشكل عام
    Sizden biri olduğu için bu kadar kırıldın. Open Subtitles تشعرون جميعكم بالإساءة لأنّه كان واحداً منكم
    Hiçbir değeri olmayan bir arazi ve kafasında saçı var bunun sebebi de geçinmek için hiç çalışmamış olması. Open Subtitles لديه قطعة أرض لاتساوي شيئاً وأجل بعض الشعر كل ذلك لأنّه لم يجتهد لتحصيل لقمة عيشه
    Çünkü bir yabancı için hayatını tehlikeye atmasının hastalık dışında bir nedeni var. Open Subtitles لأنّه لا سبب آخر لجانب كونه مريض كي يخاطر بحياته لأجل شخص غريب
    Çünkü evrende yaşanılabilir olduğundan emin olduğumuz tek gezegen o. TED لأنّه الكوكب الوحيد في الكون الذي نحن متأكدين أنّه صالح للحياة.
    Warren Komisyonu ikinci bir yemeğe dair kalıntı bulamadı belki de doktorların odasından çalındığı içindir. Open Subtitles لم تجد سلطات المنطقة دليلاً على وجودِ غداءٍ آخر وذلك غالباً لأنّه كان قد سرق من غرفة الأطباء
    Kocasının öldüğünü öğrendiği için mi yoksa yakalandığı için mi? Open Subtitles هل هذا لأنّها إكتشفت بأنّه قد توفي أو لأنّه ألقي القبض عليها؟
    Bunu hiç anlamadım, bunu hiç anlamadım çünkü; herkes bilir ki; eğer çiftçilik yapıyorsan, ekinleri Temmuz ve Ağustos'ta ekmezsin. TED لم أتمكّن أبدا من فهم ذلك، لأنّه من المنطقيّ إن كنت مزارعا، لا تقوم بزراعة المحاصيل شهر يوليو و أغسطس.
    Bu iyi haber, çünkü bunun anlamı ne savaş ne de düşmanlık kaçınılmaz bir sonuç değil. TED وهذا خبر سارّ لأنّه يعني أنّ ما من عداوة أو صداقة ستكون دائما طبيعة العلاقة بينهما.
    çünkü bu bir kitap olsaydı ameliyatı hâlâ anlayamamış olurdum. Open Subtitles لأنّه إذا كان هذا كتاب فلا أزال لا أفهم العمليّة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus