Asla Dale'i hastaneye bırakma, Francis. Bu sana bağlı. | Open Subtitles | أبداً , أبداً لا تترك ديل في المستشفى يا فرانسيس |
Derim ve kemiğimden başka geriye bir şey bırakma ona. | Open Subtitles | لا تترك له شئ ليتزوجه لا تترك سوى الجلد فوق عظامي |
Amcanın ve kuzenin başını derde sokmasına izin verme. | Open Subtitles | لا تترك عمك أو ابن عمك يستغلونك بأي طريقه .. هل تفهمني؟ |
Neden aileni evde bırakmıyorsun, çünkü biliyorsun 30 gün yıllık izinin var. | TED | لم لا تترك عائلتك تظل في مسقط رأسك، لأنك تعلم انك تحصل على 30 يوم اجازة. |
Bir kadın neden böyle bir şey yapıp ta, onunla bağlantı kurabileceğim hiçbir şey bırakmaz? | Open Subtitles | لماذا تقدم إمرأة على تلك الأفعال ثم لا تترك طريقة للإتصال بها؟ |
Hunt sahtekarlık da yapmış olabilirsin, vergi de kaçırabilirsin ama asla bir kadını kaderine terk etme. | Open Subtitles | كان يقول , يمكنك ان تزور المسودة يمكن ان تتهرب من الضرائب لكن ابدا ابدا لا تترك فتاه في ضيق |
Durumu, "oh, onlara kim olduğumu gösteremedim" şeklinde bırakmayın. | TED | لا تترك الموقف باحساس أنك ،اوه، لم ارهم من أنا |
Tek bir kara tüyünü bile bırakma, İşareti olarak ruhunun söylediği o yalanın. | Open Subtitles | لا تترك ريشة سوداء كعلامة على الكذبة التي قالت روحك |
Kirli çoraplarını burada bırakma demiştim. | Open Subtitles | لقد طلبت منك أن لا تترك جواربك المتسخة في الخلف. |
Avını elinden kaçırdıysan, ona kaçacak yer bırakma. | Open Subtitles | إذا حطت طريدتك على الأرض لا تترك لها أرضاً تحط عليها |
İlk geceden çocuğu yalnız bırakma, korkutma! Konuşuruz yarın. | Open Subtitles | لا تترك الولد وحيدا في ليلته الأولى فقد يخاف |
Havluları yerde bırakma sonra küf tutuyor, tamam mı? | Open Subtitles | لا تترك المناشف مبللة على الأرض ستتسخ ، حسناً ؟ |
Başparmağın topun altına gelmeden topu serbest bırakma. | Open Subtitles | لا تترك الكرة حتى يصبحَ إبهامك في أسفلها |
Ben çıktıktan sonra, bu sığırların her hangi bir yere çıkıp, vahşice dolaşmalarına izin verme. | Open Subtitles | لا تترك هؤلاء المرضى يتجولون فى البلدة مثل الماشية |
Hey, götünün ödeyemeceği çeki ağzının kesmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تترك فمك يقول أشياء لا يمكن لمؤخرتك تحملها |
Senin hep saf olduğunu bilirdim, ama yapma, elma gibi yanaklarının ve zeytin gibi gözlerinin seni aldatmasına izin verme. | Open Subtitles | عرفت دائما بأنّك كنت ساذجا لكن بربك لا تترك خدودها الوردية وعيونها الواسعة تجذبك |
Altüst olman doğal, ama neden birazcık karını rahat bırakmıyorsun? | Open Subtitles | ... منالطبيعيأنكمنزعج لكن لم لا تترك زوجتك بسلام لفترة ؟ |
Birçok efsane, ardında 4 metrelik yanık izi bırakmaz. | Open Subtitles | معظم الأساطير لا تترك وراءها علامات حرق بـ 12 قدم |
Sistemi terk etme, Ron. Sistem harikadır. | Open Subtitles | لا تترك النطاق، رون فالنطاق هي الأفضل |
"saldırabiliyorken saldırın ama asla kendinizi savunmasız bırakmayın." | Open Subtitles | اضرب عندما تستطيع لكن لا تترك نفسك ضعيفاً أبداً |
Sayı atlama ya da sekiz sekiz falan gitme. | Open Subtitles | لا تترك العد أَو تحسب بالغش او اى شىء مثل هذا. |
Sen neden eroin işindekileri rahat bırakmadın? | Open Subtitles | لماذا لا تترك تاجر الهيروين هذا فى حالة ؟ |
Ne olursa olsun buradan ayrılma. Sana güveniyoruz. | Open Subtitles | مهما تفعل، لا تترك هذا المكان نحن نعتمد عليك |
Ama çok sert olsun. Ve sakın iz kalmasın. | Open Subtitles | لكن فقط لو أنها عضه قويه و لكن لا تترك أثراً |
Dur bir dakika. Hayır, hayır. O kimseyi zor durumda bırakmıyor. | Open Subtitles | حسناً , توقفِ , إنها لا تترك الجميع في وضع مترنح |
Şehri terk etmeyin Bay Alvarez. | Open Subtitles | لا تترك بلدة، السّيد الفاريز. |
- Kimsenin geçmesine izin vermeyin. | Open Subtitles | دعونا نبدأ ـ لا تترك أي احد يخرج |