"مثير" - Traduction Arabe en Turc

• çok
• heyecanlı
• ateşli
• seksisin
• kadar
• dramatik
• sıcak
• heyecan verici
• ilginç bir
• çekici
• ilginç olan
• seksi
• ilginçtir

Hong Kong'a bakalım, orada Octobus isimli çok ilginç bir sistemleri var.
الان لو نظرت الى هونغ كونغ. لديهم نظام مثير للاهتمام يسمونه الاخطبوط

ve bunlar genellikle size en başında bunun çok seksi olduğunu söyleyen insanlar.
و هؤلاء هم غالبا الأشخاص الذين سيخبروك، بأن الأمر مثير جدا في البداية.

Ülkenin merak ettiği bu olayın en heyecanlı ânını kaçırmayın. Calleigh?
لا تفوتوا أحدث وأكثر فصل مثير في اللغز الذي أحاط بالأمة

Duygusal bir irkilme hissettiğiniz oldu mu? Öylesine heyecanlı bir şey ki baştan aşağı bir titreme hissedersiniz.
هل سبق أن شعرتم بقشعريرة عاطفية، حدث شيء مثير للغاية لدرجة أصابتكم بالرجفة؟

Sen ateşli damat ve en yakın gay dostun karışımısın.
أنت كزوج مثير و صديقٌ مقرب منحرف الإثنان في واحد

Yani o kadar seksisin ki, insanlar geçerken telefonunun fişini çekiyor.
إذًا، أنت مثير للغاية لدرجة أن الناس يفصلون هاتفك من الكهرباء؟

çok heyecan verici olduğunu düşündüğüm bir şeyi paylaşmak istiyorum.
حسنًا، أريد أن أخبركم عن شيء أعتقد أنه مثير حقًا.

Şimdi bu okul sistemini ücretsiz olarak dünyaya yaymak için çalışıyorum ve fark ettim ki çok ilginçtir, kimse bunu bedavaya istemiyor.
الأن أعمل على جعل هذا النظام المدرسي المجاني متاحا للعالم و لقد وجدت بشكل مثير للاهتمام أن لا أحد يرغب فيه مجانا.

Ve daha mutlu olma umudu ile Kaliforniya'ya taşınan bu insanları izleyip ne olacağını görmek çok ilginç olabilir.
والأمر نوعاً ما مثير لتتبع ما الذي يحدث عندما ينتقل الناس إلى كالفورنيا على أمل الحصول على سعادة اكثر.

Babam, insanların ilginç görünmek için çok şaşırtıcı konuştuklarını söyler.
يقول ابى مثير ما يتحدث عنه الناس ليشعروا انفسهم بالهتمام

Bu çok heyecan verici, ama artık üsse doğru yola koyulalım derim.
كل هذا مثير جدا، لكن برأيي أنه علينا أن نسير نحو القرية.ي

çok ilginç ama felç olan yerlerinde hâlâ his var.
بشكل مثير للأنتباه، أنت ما زلت عندك الشعور، لكنّك مشلول.

İç dünyamda çok heyecanlı bir şey olduğu zaman koşmam gerekiyor.
عندما يكون هناك شيء مثير للغاية يحدث في عالمي الداخلي، يجب أن أركض.

İş, sanat ve kültüre ve bunlara erişime gelince çok heyecanlı bir gelecek için artık yapı taşlarımız var.
ما لدينا الآن هي اللبنات الأساسية لمستقبل مثير جداً، عندما يتعلق الأمر بالفنون والثقافة وإمكانية الولوج إليهم.

Bu sabah piyasada heyecanlı bir şeyler olacağını sezinler gibiyim.
أشعر بحدوث شيء ما مثير هذا اليوم في أسواقها هذا الصباح

3-William-56 yolda. Bu işi seviyorum! çok heyecanlı!
و3ويليام 56 في الطريق ، انا احب هذا العمل انه مثير جدا

Bu yüzden işleri ısıtacak, ateşli bir erkek arkadaşınızın olması iyidir.
لذا من الجميل أن يكون لديك خليل مثير يبقي الأمور دافئة

Oh, evet. çok ateşli. Sana biraz da Dna'lı vereyim.
أجل, مثير جدا أعطني بعض من الحمض النووي أمام العامه

Şimdi, Sue'dan kurtulduğum için çok mutluyum, ve ateşli bir erkek arkadaşım var.
أنا أكثر سعادة الآن بما أنني تحررت من سو و لدي صديق مثير

Eğiticiydi, ama itiraf et ki bizimki kadar sansasyonel değildi.
يجب أن تعترفى أنه طلاق مثقف ليس مثير مثل طلاقنا

Savaş fikrine bakış, yıllar içinde dramatik bir şekilde değişti.
انظروا، تغير الموقف من الحرب وبشكل مثير خلال السنين.

Geri kalanlarımızın bir hayatı yok, bunu anlamalısın, ama evet sıcak haberdi.
عليك ان تفهم بقيتنا لا يعيش حياته لهذا اجل كان عنوان مثير

Aslına bakarsanız bu ülke oldukça ilgi çekici bir modernleşme sürecinden geçmiş.
فهذا بلد قد مر في الواقع من خلال تحديث مثير جداً للاهتمام.

İlginç olan şey şu, kız hoş ama kimse ona asılmıyor.
حسنا , هذا مثير هى جميلة لكن لا احد يتحدث اليها

Genellikle ülkeler kendi hazinelerini kullandılar, ki bu ilginçtir, en azından benim için daha sonra yapmayı planladıklarım açısından ilginçti.
والمثير للاهتمام، أن الدول وفرت معظمها باستخدام سندات خزائنها، وبرأيي على الأقل، هو مثير بالنظر لما أنوي فعله بعد ذلك.