"محارب" - Traduction Arabe en Turc

• savaşçısı
• bir savaşçı
• savaşçısın
• savaş
• asker
• savaşçıyım
• savaşçıyı
• savaşçıya
• savaşçıdır
• savaşçıydı
• Warrior
• savaşçıdan
• savaşçısıyım
• gazi
• gaziyim

Buz savaşçısı'yla aynı odaya girdim ve her şey yolunda gitti.
لقد دخلت إلى هناك مع محارب الجليد وسار الأمر بشكل جيد

Agnes bence tam anlamıyla bir vajina savaşçısı.
و اقنس بالنسبة لي، صورة مصغرة صورة مصغرة لشخصية محارب المهبل.

Basit bir savaş aracısın, Üsteğmen doğruluk savaşçısı değil.
أنت مجرد آلة بسيطة مِنْ الحربِ أيها الملازم. . لَيسَ محارب حقيقي مطلقاً.

Geçmiş hayatında büyük bir savaşçı ya da kral olmalı.
لابد أنهُ كان محارب عظيم أو ملك في عصراً ماضي

Görünüşe göre ağır tecrübeler geçirmiş zayıf ve korkak bir savaşçısın.
يبدو أن هذة التجربة كانت صعبة على محارب حساس و جبان

O bir savaş gazisi, Irak'ta ve Afganistan'da orduya hizmet etmiş.
هو محارب مخضرم، قد خدم في العراق وأفغانستان

O saygın bir adam ve bir samuray savaşçısı... ama bu onu bir katil yapmaz.
انه رجل الكرامه و محارب ساموراي و لكن كل هذا لا يجعله قاتلا

Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı bana karşı koydu.
لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني

Ama tılsımlı bir kılıç kuşanmış aptal bir samuray savaşçısı..
لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً

Kim olsa başka bir savaşçı için aynı şeyi yapardı.
أنه أمر لكان يفعله أي منا من أجل محارب أخر

bir savaşçı, gerçek güce sahip olmak için bir şansım vardı!
لقد سنحت لي الفرصه لتكون لدي القوه الحقيقيه لكي اصبح محارب

Sen yalnız bir savaşçısın. Bilirsin, Rüzgar değirmeni, Zırh.
أنت أكثر من محارب منعزل تعلم ، طواحين هوائية ، مدرعات

ve ayrıca çocuğunun babasının... onu korumak için gelen bir asker olduğunu söylüyor.
و ان والد طفلها ايضا محارب ارسل عبر الماضي ليحميها

Ben bir savaşçıyım, bir ölüm makinesi, anneniz gelip size sarılmayacak.
انا محارب ماكينة قتل وامهاتكم ليسوا هنا ليمرضوكوا

Anlaşılan bir savaşçıyı kaybettik ve öldü gibi.
يبدو أنها نتائج مؤكدة من قبل محارب فقدها أثناء موته

- Karşılaştığımız hiçbir savaşçıya benzemiyordu. - Belli ki, onu yıkmışsınız.
لقد كان بخلاف أى محارب و اجهناه من الواضح انك اسقطه

güçlü gibi görünüyor belki bizi buradan alabilir çok iyi bir savaşçıdır ama denizciliği çok daha iyidir ve elleri beyninden çok daha hızlıdır ve onun ağzı ama o eşsiz bir kana sahip
إنه قوى ربما يستطيع أخذنا إلى الرمال الذهبيه إنه محارب جيد

Babam bir savaşçıydı, fakat dünyayı vaktinden önce terk etti.
أبي كان محارب لكنه ترك هذا العالم قبل وفاته

Şimdi birileri hala yaşıyorsa, onun iyi bir Warrior olacağına karar vericez.
الآن، إذا اراد اى شخص البقاء، نحن سَنُقرّرُ إذا أنت جيد بما فيه الكفاية لِكي تكُونَ محارب.

Saygıdeğer bir savaşçıdan konaklama için para isteyen birine dönüştün. Etkileyici doğrusu.
من محارب محترم إلى مطالباً للمال من أجل المبيت، عجباً من ذلك

Ben yol savaşçısıyım, otoyol katiliyim.
انا محارب الطريق الذي يطلق النار على الطرق السريعة

Dilenmenin altı ekolü vardır çığırtkan müzisyen, tırlatmış gazi sakat, yalandan sakat, fanatik dinci ve kafayı yemiş adam.
هناك ستة مجموعات للتوسل موسيقى سيئة , محارب فاشل , معاق معاق مزيف , متعصب ديني ورجل مجنون

Çünkü ben bir gaziyim ve tam olarak neler olduğunu hâlâ anlamadım.
لأني محارب قديم، وما زلت لا أفهم ماذا يحدث بالضبط