Eğer CIA bana teklif etmiş olsaydı, buradan derhal kaçardım. | Open Subtitles | لو وكالة المخابرات المركزيةِ قدّمتْ لي عرضاً، سَأكُونُ مثل الطلقة. |
Hem biliyorsun, Atlantic bir aile şirketidir, aynen Shaw ajans gibi. | Open Subtitles | و أنت تعلم ، أتلانتيك هي عائلتي ، مثل وكالة شو |
Milli Güvenlik Teşkilatı'nı görüntüleme uydularından resimlere bakmamıza izin vermesi için ikna ettik. | Open Subtitles | اقنعنا وكالة الأمن القومى بأعطانا نظرة على الصور من احد اقمارهم الصناعية التصورية |
Ortağım ve ben gizli bir devlet kurumu için çalışıyoruz. | Open Subtitles | أترى , شريكي و أنا نعمل لحساب وكالة حكومية سريّة |
Ulusal Güvenlik kurum'u için çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل ل وكالة الأمن القومي. الاسم على رخصة سائقي خاطئ. |
CIA ve öfkeli Küba sürgünlerinin başı çektiği bir savaş. | Open Subtitles | الحرب التي تديرها وكالة المخابرات المركزية والكوبيين الغاضبين فى المنفي |
Scully, eğer CIA'deki dostumuz haklıysa, bu çok büyük bir ulusal güvenlik komplosu. | Open Subtitles | سكولي، إذا صديقنا من وكالة المخابرات المركزية صحيحة، هذه مؤامرة أمن قومي كبيرة. |
Tanrım. Artık CIA bunu biliyor. Her şeyi kaybedeceğim kariyerimi, ünümü. | Open Subtitles | .يا ألهى, الآن وكالة الإستخبارات المركزية تعرف . سافقد كل شئ |
Neden bu kadar zor olduğunu şimdi anladım. Aramaların kaynağı federal ajans hesabıymış. | Open Subtitles | لا عجب أنّ هذا كان صعبا، كل المكالمات صدرت من حساب وكالة فيدرالية |
Bir ajans aracılığıyla beni işe aldı ve tüm işlerini telefonundan yönetir. | Open Subtitles | لقد قام بتعييني عبر وكالة و يقوم بإجراء جميع أعماله عبر الهاتف |
Efendim, Savunma İstihbarat Teşkilatı canlı uydu bağlantısı sağlıyor şu an. | Open Subtitles | أجل، سيدي، تربطنا وكالة الإستخبارات العسكرية بالبث المباشر للأقمار الصناعية الآن. |
Benim ülkemin CIA'inden (merkez haberalma Teşkilatı) bir konsept ödünç almak dinleyicileri yumuşatmanıza yardımcı olur. | TED | لأستعير مفهوم من وكالة الاستخبارات المركزية في بلدي. انها تساعدك لتلين جمهورك. |
İş Bulma kurumu daha ileri bir tarihte geleceğinizi söylemişti. | Open Subtitles | اخبرتني وكالة التوظيف أنك ستصل في وقت متأخر عن هذا |
Herhangi bir kurum bize adamın fotoğrafını yolladı mı? | Open Subtitles | ولا أي وكالة تستطيع تزويدنا بصورة هذا الرجل؟ |
Bugün benim ilk önemli fotoğraf seansım olacaktı ve Mario da bir fotoğrafçıydı Albatross ajansında yardımcı elemandı. | Open Subtitles | أنا موديل لحساب وكالة تصوير كان من المفترض أن يكون اليوم أول فرصة كبيرة لي وكان عليه أن يصورني |
Seyehat acentesi olmalı. Uçağın nereden geldiğini ya da yolcu adı vermedi. | Open Subtitles | أفترض أنّها وكالة رحلات، لم تذكر مكان قدوم الرحلة أو هوية المسافر. |
Pasifik Haber ajansından fotoğraf başına 15 dolar için mi? | Open Subtitles | من اجل 15دولار احصل عليهم من وكالة اخبار باسيفيك نيوز؟ |
New York'taki en büyük reklam şirketi. Browning, Schlagel ve McNally. | Open Subtitles | إنها أكبر وكالة هناك " براوننج ، شلاجيل و ماكناللى " |
Küçük bir reklâm ajansına yardım ediyorum. Belki orada bir iş bulabilirim. | Open Subtitles | انني أقدم المساعده في وكالة اعلام صغيرة ,ربما أحصل على وظيفة هناك |
Gelişmiş Savunma Araştırma Projeleri Dairesi tarafından geliştirilmiş bir ağ. | Open Subtitles | إنها شبكة حكومية صممتها الحكومة بواسطة وكالة الأبحاث والمشاريع المتقدمة. |
Aslında seninle Avcı acentası'ndan çıktığında karşılaşmıştık. | Open Subtitles | أتعلم، يصادف أنّي رأيتك عند وكالة الصيد. |
Hiç bir ajansa bağlı değilim, Bay Brown. Devlete bağlı çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا لست تابعة لأي وكالة سيد براون أنا مربية قطاع عام. |
Hükümet bile depremi, Şinhua Haber Ajansı'ndan değil, kendi vatandaşlarından öğrendi. | TED | فضلا عن وكالة أخبار شانهان وهذه الأشياء تنتشر كالنار في الهشيم |
Federal Soruşturma Bürosu Meksiko City. Kim olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | وكالة المباحث الفيدرالية مدينة المكسيك أتعلمين من هو؟ |