"يجب علينا" - Traduction Arabe en Turc

    • Onu
        
    • Biz
        
    • gerekecek
        
    • iyi
        
    • de
        
    • gerekmez
        
    • gerekmiyor
        
    • gerekir
        
    • zorundayız
        
    • gitmeliyiz
        
    • gerekiyor
        
    • gerek
        
    • olmalıyız
        
    • etmemiz
        
    • zorunda
        
    Bak, Biz gerçekten Onu bulmak gerekir ve Biz zaman tükeniyor. Open Subtitles ، إنظري ، يجب علينا حقاً أن نجده و الوقت يداهمنا
    Biz insan ilişkilerini ve insanlarla iletişimi daha insancıl yollarla düşünmeliyiz. TED يجب علينا التفكير بـالعلاقات الانسانية والتواصل مع الاشخاص بطريقة إنسانية أكثر
    Ve sonra onca tereyağını iki gün önceden taşımamız gerekecek. Open Subtitles هذا يعنى أنه يجب علينا نقل كل الزبدة خلال يومين
    Yani, bence endüstrideki çoğu kişi bu konu ile iyi geçinmemiz gerektiğini anladı. TED اعني,اظن ان معظم الاشخاص في الصناعة يفهمون انه يجب علينا الخوض في هذا
    Yani şunu sormalıyız, bu daha önce de olmuş muydu? TED أعني، يجب علينا طرح السؤال، هل حدث ذالك من قبل؟
    En azından bir sorunu olup olmadığını öğrenmemiz gerekmez mi? Open Subtitles ألا تعتقدين بأننا يجب علينا على الأقل التأكد بأنه بخير؟
    O tatlı olsun çünkü çok şeker. - Partiye geri dönmemiz gerekmiyor mu? Open Subtitles إنها حلوى, لأنها حلوةً جداً. ألا يجب علينا أن نعود إلى الحفله ؟
    Bu yüzden, tetiği çekerse torpidoyu başka yöne yöneltmemiz gerekir. Open Subtitles إذن, لو أنّه سحب الزناد يجب علينا أن نحوّل الطوربيد
    - Katilin kim olduğunu bile bilmiyoruz. - Bir şeyler yapmak zorundayız. Open Subtitles اننا حتى لا نعرف من يكون القاتل يجب علينا ان نفعل شيئا
    Tamam, Tüm yapmamız gereken kafatasını eve geri götürüp,Onu gömmek Open Subtitles لذا يجب علينا أن نأخذ الجمجمة إلى المنزل و ندفنها
    Evsiz ayyaşın teki, ki Onu da sekiz saat önce tutuklamalıydık! Open Subtitles مخمور بلا مأوى كان يجب علينا حجزه منذ ثمان ساعات مضت
    Ona, bir saat önce kaybolduğunu ve Onu bulmamız gerektiğini söyle. Open Subtitles أخبره أنه غادر منذ ساعة وكان يجب علينا أن نعثر عليه
    Bence bu harika. Ama bu tip şeyleri Biz kendimiz yapmalıyız. TED اظن ذلك جيداً، لكن يجب علينا ان نفعل تلك الاشياء بنفسنا
    Biz böyle bir dünyayı ummuyoruz, kızların alınıp satıldığı ya da öldürüldüğü. TED لا يجب علينا أن نتوقع عالما تباع فيه الفتيات ويشترين أو يقتلن.
    Gavin? Bazı testler yapmamız gerekecek ama olasılık dahilinde gözüküyor. Open Subtitles يجب علينا اجراء بعض الفحوصات و لكن ذللك يبدوا جيدا
    Belki de hemen araştırma bölümüne geçsek daha iyi olur. Open Subtitles ربما يجب علينا ان نصل إلى القطاع أر بأسرع مايمكن
    Acının fark edilmesi için sözler gerekmez, en azından bazıları için. Open Subtitles الألم اللذي يجب علينا الحديث عنه و اللذي لم يناقشه أحد
    Reddedilmeyi öğrenmek için bu insanlar olmamız gerekmiyor ve benim durumumda, reddedilme benim lanetimdi, benim öcümdü. TED ولا يجب علينا أن نكون هؤلاء الأشخاص لنتعلم عن الرفض، وفي حالتي، كان الرفض لعنتي، كان كالبُعبُع بالنسبة لي.
    Er ya da geç hepimiz gri şapkayla uzlaşmak zorundayız. Open Subtitles عاجلاً أم آجلاً يجب علينا جميعاً ارتداء القبعة الرمادية للتسوية.
    - Tamam. Buradan gitmeliyiz. - Eşyaları topla ve valize yerleştir. Open Subtitles حسناً , يجب علينا الخروج من هناً أحضر الأغراض وضعها بالحقيبة
    Pekala, sanırım kitaplarımızı açmamız gerekiyor. S... tir git, dostum! Open Subtitles اعتقد انه يجب علينا مراجعة كتبنا اللعنة عليك يا رجل
    Teknoloji ve toplumumuz için üç radikal değişiklik yapmamız gerek. TED يجب علينا إجراء ثلاثة تغيرات جذرية للتكنولوجيا والمجتمع الخاص بنا.
    Bir verimsizlik olasılığı şudur ki ebeveynlere sadece çok konuşmalarını değil aslında çocuklarıyla daha fazla sohbet etmelerini öğretiyor olmalıyız. TED لذا أحد الإمكانيات المثيرة هي أنه يجب علينا أن نعلم الأبوين ألا يتحدثوا كثيرا فحسب وإنما أن يحاوروا أطفالهم أكثر.
    Bu kaybı atlatması için kızımıza yardım etmemiz gerekmez mi? Open Subtitles ألا يجب علينا مساعدة إبنتنا على تخطي هذا الفقدان ؟
    Gharapuri'de kiralayacak ofis olmadığı için inşa etmek zorunda kaldık. Open Subtitles لا يوجد مكتب للايجار في غرابوري لذلك يجب علينا بناءه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus