"düşündüğüm" - Traduction Turc en Arabe

    • أفكر
        
    • ظننت
        
    • أظنه
        
    • أعتقده
        
    • اعتقدت
        
    • توقعت
        
    • افكر
        
    • ظننته
        
    • فكرت
        
    • أفكّر
        
    • أعتقدت
        
    • اعتقده
        
    • ظننتُ
        
    • اعتقدته
        
    • أظنّه
        
    Ve bunun hakkında düşündüğüm, sağlık hizmetinin herhangi başka bir sistem gibi olduğu. TED والطريقة التي أفكر بها بذلك هو أن الرعاية الصحية مثل أي نظام آخر.
    Şimdi bile, onun gözlerini düşündüğüm zaman, kanım damarlarımda donuyor. Open Subtitles حتّى الآن، عندما أفكر فى عيونه يجمد الدم فى عروقى
    Ama ben, o eski tavada piştiğini düşündüğüm için yemedim. Open Subtitles ولكني لم آكله لأني ظننت أنه مطبوخ بتلك المقلاة القديمة
    Benim düşündüğüm sana vermiyorum bu da kim verecekse ona gidebilirsin demek oluyor. Open Subtitles مالذي أظنه أنني لست أسمح لك بمضاجعتي لذا ستحصل عليها بأي مكان تريد
    Çünkü bu resimdeki benim düşündüğüm şeyse, buralara bir daa kimse gelmez. Open Subtitles لو هذا الشيء هو ما أعتقده ، لَنْ يَكُونَ هناك أي شخص
    Bu korkunç bir şeydi, fakat olmam gerektiğini düşündüğüm bir asker olmak için ne eğitimli ne de yeterli olmadığım açıktı. TED كان ذلك مرعباً. لكن من الواضح أني لم أتدرب، ولم أكن مؤهلاً، كي أصبح الجندي الذي اعتقدت أني أريد أن أكونه.
    Evet, adımsayar ve kemikler tıpkı düşündüğüm gibi bir dışkı yığınının altındaydı. Open Subtitles أجل كليهما الجهاز والعظام كانتا مدفونه في كومة من البراز كما توقعت.
    Sonra, senin yol kenarında ölü olarak yattığını düşündüğüm sabah.. Open Subtitles في ذالك الصباح عندما كنت افكر بك ميتة بجانب الطريق
    En azından Jackie'yi iş başında görene kadar düşündüğüm buydu. Open Subtitles علي الأقل هذا ما ظننته حتي رأيت جاكي يقاتل هنا
    Babam hakkında düşündüğüm zaman, neden bu şekilde davrandığımı söyleyebilir misiniz? Open Subtitles هل تخبرينى لماذا افعل اشياء لنفسى عندما أفكر فى اْبى ؟
    Ne düşündüğüm hakkında en ufak bir fikrin bile yok. Open Subtitles ‫تباً لك، ليس ‫لديك أدنى فكرة عمّا أفكر فيه ‫
    Beyler, şu anda düşündüğüm şey, Papalık Seçim Kanunu madde 60... Open Subtitles يا سادة , أنا الآن أفكر في الأسقف إيليجيندو رقم 60
    Önceleri bunun benim için daha iyi olacağını düşündüğüm için uzak durdum. Open Subtitles أجل، بقيت بعيدة في البداية لأنني ظننت أن ذلك سيكون أسهل لي.
    Belki her şey düşündüğüm gibi siyah ve beyaz değildir. Open Subtitles ربما ليس كل شيء إما أبيض أو أسود كما ظننت
    Bir senaryo anlatacağım, korkunç olduğunu düşündüğüm ve gerçekleşmesi muhtemel olan ve görünen o ki iyi bir kombinasyon da değil. TED سوف أقوم بوصف سيناريو أظنه مخيفاً ومن المرجح أن يحدث، وهذا ليس مزيجاً جيداً، كما سيبدو.
    Anlatıcı hakkında daha çok gerçeğe ulaşmamıza yardımcı olacağını düşündüğüm 23 soru. Open Subtitles و الذي أظنه سيساعدنا على معرفة المزيد عن تلك الراوية
    Sırrım, oyuk uçlu mermilerle dolu olan bu tabancanın, ruh ikizim olduğunu düşündüğüm adam tarafından kafama doğrultulmuş olmasıydı, birçok, birçok kez. TED سري كان أن لدي هذا المسدس المحشو بطلقات مجوفة مصوب على رأسي من قبل الرجل الذي كنت أعتقده توأم روحي، عدة ، عدة مرات.
    Eğlenmek düşündüğüm kelime değildi ama sanırım buna ihtiyacım vardı. Open Subtitles لا أعرف، أعتقد أني كنت بحاجة لذلك أكثر مما اعتقدت
    Ama açlığı nasıl çözebileceğimizle ilgili anlatım ve düşünce sürecini değiştirmek düşündüğüm kadar kolay olmadı. TED لكن لم يكن الأمر سهلاً كما توقعت لتغيير الحكاية المروية وعملية التفكير حول الطريقة التي تحل مسألة الجوع.
    Hazırlıklı ve devasa. Sen de düşündüğüm şeyi mi düşünüyorsun? Open Subtitles . سباقين وحجم خارق انت تفكر ما انا افكر ؟
    Kendimle ilgili iyi veya özel olduğunu düşündüğüm hiçbir şey beni kurtaramazdı. Sıkı çalışmam, kişiliğim, mizah anlayışım, bakış açım... TED أي شيء ظننته جيداً لي أو مميزاً بي، لم يستطع إنقاذي؛ عملي المُجِد، شخصيّتي، حسّي للدعابة، نظرتي للحياة.
    Eğer düşündüğüm şey doğruysa önce Joo Wal'ın icabına bakacağım. Open Subtitles إذا فكرت في الحق, آولاً, أنا سوف اتعاملمع جو وول
    Göz göze geldiğimizde konuşamıyor olsam bile düşündüğüm şeyi anladı. TED عندها تلاقت أعيُننا، ومع أنّني لم أستطعِ الكلام، إلّا أنّها قد فهمت ما كنتُ أفكّر فيه.
    - Kendimi bu yola girdiğimde yolumun açık ve dürüst çalışmanın mümkün olduğunu düşündüğüm zamanlardaki gibi mutlu hissediyorum. Open Subtitles كما فعلت عندما بدأت و أعتقدت أن طريق المستقبل حيث الطهارة والصدق ممكن
    Benim ne düşündüğüm önemli değil. Sadece tercüme ederim. Open Subtitles ما اعتقده ليست مهماً أنا فقط وسيط مترجم.
    Hep suçlu olduğunu düşündüğüm müşterinizin cinayet suçlaması ile ilgili işlemlerini yeni bitirdim. Open Subtitles لقد إنتهيت لتوي من معاملات عميلكم الذي لطالما ظننتُ أنّه مذنب بتهم القتل
    Benim düşündüğüm işte bu. TED هذا ما اعتقدته. أول ما جذب انتباهي أنه يوجد خطأ في القصة
    Yani şu an önemli olan benim ne düşündüğüm. Open Subtitles إذاً أفترض ما أظنّه مهم بشّدة في الوقت الحالي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus