"değiliz" - Traduction Turc en Arabe

    • لسنا
        
    • ليس
        
    • ليست
        
    • لَسنا
        
    • نحن لا
        
    • وليس
        
    • نكن
        
    • نعد
        
    • لَيسَ
        
    • نحن غير
        
    • نحن لم
        
    • إننا لا
        
    • أننا لا
        
    • لسنى
        
    • ولسنا
        
    Şükür ki biz makine değiliz ve biz bunu yapabiliyoruz. TED ولحسن الحظ ، أننا لسنا اّلات ، ونستطيع فعل ذلك.
    Ve Arap dünyasında yaşanan bu kapsamlı eylemi anlamaya çalışırken, güçsüz değiliz. TED ونحن نحاول فهم هذا التحرك الواسع في العالم العربي نحن لسنا عاجزين
    Yani kalıtımsal olarak atalarımızın 10.000 yıl önceki hallerinden daha dayanıklı değiliz. TED حسنا، لسنا أكثر صلابة وراثيا، مما كان عليه أسلافنا منذ 10،000 سنة.
    Her farklı hücre tipi için minik farklı aygıt yapıyor değiliz. TED والامر ليس وكأننا نصنع جهاز مصغر لكل جزء من اجزاء الخلية
    Bir otobanda kendi halinde duran, terk edilmiş bir araba değiliz. Ama eğer bir şekilde öyleysek bile, endişelenmeyin. TED نحن لسنا سيارات متروكة مركونة وتجلس فارغة في احد الطرق السريعة، وإذا كنا كذلك بطريقة أو بأخرى، لا تقلق.
    Pes etmeyin dostlarım! Bizler, bu intihar işinin bir parçası değiliz! Open Subtitles لا تستسلموا , يا رفاق لسنا جزء من أى محاولة إنتحار
    Bir zamanlar önemliydik, fakat bugünlerde bir kediden daha önemli değiliz. Open Subtitles لقد كنا أشخاصاً مهمين, لكن اليوم لسنا أكثر أهمية من قطة
    Artık burada güvende değiliz, Oğlum hemen hemen ölüyordu ve sen burada oturuyorsun! Open Subtitles نحن لسنا أمنين هنا تماما ابني كان على وشك الموت وأنت تقعد هنا
    Fakat bizler sihirbaz değiliz. Bir şekilde kendimizi savunmak zorundayız. Open Subtitles ولكننا لسنا سحرة علينا أن ندافع عن أنفسنا بطريقة ما
    Biz evli değiliz. Ve eğer evlenmeye kalkarsak, vur beni. Open Subtitles نحن لسنا متزوجين واذا انا فعلت ذلك اطلق علي النار
    Özgür olduğumuz için burada değiliz. Özgür olmadığımız için buradayız. Open Subtitles نحن لسنا هنا لأننا أحرار نحن هنا لأننا لسنا أحرار
    Haklısın. Bunu yapmak zorunda değiliz. Ama bunu Juno'ya ben söyleyemem ki. Open Subtitles أنت محقة لسنا مضطرات لفعل ذلك ولكن لست أنا من سيقول لا
    Arkadaşlar cehennem kapısında değiliz ve benim ruhum üzerine kavga etmiyorsunuz. Open Subtitles الرجال، ونحن لسنا على أبواب جهنم، وانت لا يتجادلون حول نفسي.
    Belki de hayal ediyorum ama sanki yalnız değiliz gibi. Open Subtitles قد يكون هذا من تخيلي.. لكني.. أشعر كأننا لسنا بمفردنا..
    Nereye varmaya çalıştığını biliyorum ama biz düşündüğün gibi tipler değiliz. Open Subtitles .. إنني أتفهَّم ما تمرين به .. لكننا لسنا كما تعتقدين
    Bunun basit olarak bize anlattığı şey şu: GSYİH'ye mahkum değiliz. TED وهذا يدلّ بكلّ بساطة، على أن الناتج الداخلي الخام ليس مقدّرا.
    "Hayır, onlar sadece kuş, kaplumbağa, biz böyle değiliz." dedim. Open Subtitles لا ،إنهم مجرد طيور و سلاحف و لكن ليس نحن
    Glory'i öldürmek zorunda değiliz. Töreni yapmasına engel olalım yeter. Open Subtitles ليس علينا أن نقتلها علينا فقط منعها من أداء الطقوس
    Bence berabere değiliz evlat, çünkü biz bir tane canlı yakaladık. Open Subtitles حسنا يا بني, انها ليست كذلك لاننا امسكنا بواحدة حية للتو
    Küçültme konusunda çalışan tek biz değiliz. Open Subtitles نحن لَسنا الوحيدَين الذين نعَمَل علي التصغيرِ.
    Elimizdekilere karşı hiç minnettar değiliz onları kaybetmeyi bile düşünemezken üstelik. Open Subtitles نحن لا نهتم بما فيه الكفاية لما نمتلك، وما نكره خسارته
    İkimiz de uzman olabiliriz, ama hiç bir şekilde eşit değiliz. Open Subtitles وليس بما أننا في نفس المكان يعني أننا متوافقين مع بعضنا
    Hepimiz aynı değiliz, hiçbir zaman olmadık ve olmayacağız da. Open Subtitles نحن لسناً جميعاً متماثلون, و لم نكن و لن نكون.
    - Rosemary ve ben beraber değiliz. - Değil misiniz? Open Subtitles ــ أنا وروزماري لم نعد إلى بعضنا البعض ــ حقاً؟
    Sadece biz değiliz. Diğer çocuklarda bu durumda. Open Subtitles هو لَيسَ فقط احنا،لكن الأطفالَ الآخرينَ أيضاً.
    Bunun, bu adanın haritası olduğundan bile emin değiliz, değil mi? Open Subtitles نحن غير متأكدين إن كانت تلك خريطة لهذه الجزيرة، أليس كذلك؟
    Hâlâ evli olsak bu benim için önemli olabilirdi ama artık evli değiliz. Open Subtitles كان ذلك يمثل اهمية لي عندما كنا متزوجين لكن نحن لم نعد متزوجان
    Bilgisayar simulasyonundan başka bir şey değiliz. Open Subtitles إننا لا شىء إلا برنامج محاكاة على كمبيوتر.
    Ancak psikolojik araştırmalara göre kendimizi doğru ölçmekte pek de iyi değiliz. TED لكن الأبحاث النفسية تشير إلى أننا لا نجيد تقييم أنفسنا بطريقة صحيحة.
    Bur bir kurtarma operasyonu. Şeytanlarla savaşmak için teçhizatlı değiliz. Open Subtitles هذه المهمة مجازفة فنحنُ لسنى مستعدين لمحاربة الشياطين
    Sadece cinsiyetimiz farklı ve akraba değiliz. Ayrıca birbirimizden de tahrik oluyoruz. Open Subtitles عدا إختلاف بالجنس, ولسنا متعلّقين إظافة إلى أنّنا منجذبان إلى بعضنا البعض.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus