"görür" - Traduction Turc en Arabe

    • يرى
        
    • ترى
        
    • حالما
        
    • بالغرض
        
    • سيرى
        
    • رأى
        
    • ستفي
        
    • سيفي
        
    • يراه
        
    • سترى
        
    • يراك
        
    • يراها
        
    • سيرانا
        
    • تفي
        
    • يروا
        
    Ah sevgi, gözleri bağlıyken bile, Nasıl da görür, yolunu seçer dilediğince. Open Subtitles من المؤسف أن يرى الحب الذي يتحسس الطيق سبيلا لتحققه دون أعين
    Bir yırtıcı yalnızca av görür, Savannah da aynen o şekilde görünecektir. Open Subtitles المفترس لا يرى إلا الفريسه وهذا بالضبط ما ستكون سفانا بالنسبة لها
    Göz geleceği görmez. Sadece şimdinin ve geçmişin gerçekliğini görür. Open Subtitles العين لا ترى المستقبل , فقط حقيقة الآن وقبل ذلك
    Birinin adını ve yaşam süresini ona baktığı zaman kafasının üstünde görür. Open Subtitles يمكنها أن ترى أسماء البشر وفترة حياتهم عند رؤوسهم عندما ننظر إليهم
    Onu görür görmez aradığının o olduğunu anlayacaksın. Benimde istediğim bu. Open Subtitles حالما رأيتها، عرفت أنهـا من تريدها هذا ما أريـده أنا أيضـاً
    Ciddiyim, bu, sizin seviyenizdeki kan meraklılarının işini görür ama garanti veremem. Open Subtitles لا، لكن بجدية، هذا قَدْ أوفِ بالغرض على مستوى دخولِكَ حشّاشو دمِّ،
    İlk ışık parıltısını görür ve o andan üç gün sonraya kadar havanın nasıl olacağını bilirdi. TED انه يرى اول بصيص من الضوء وهو يعلم كيف سيكون الطقس في ال3 ايام القادمة
    Ama bir müteahhit sadece bir şey görür: Müşteriler. TED كذلك، يرى المطورون شيئا واحد فقط: عملاء.
    Silahı görür, silahın namlusunu. TED يرى رأس البندقية، الذي يصبح فجأة عملاقاً
    O kendisini bir çöplük gibi görürken, başkası onu nasıl kahraman olarak görür? TED كيف يمكن لأحد أن يراه بطلاً و هو يرى نفسه قمامة؟
    buraya gel, kanatların çırpıldığını görünce, ne olduğunu merak ediyor, ve geliyor... ..orada şişman ve yaşlı bir kuş görür, ve onun kokusunu duyar... ..o aslında çürümüş balık kokusudur..., o zaman yemek ister... Open Subtitles هنا ، عندما يرى خفقان اجنحة السنونو سيفرح عندما يرى طير سمين
    Onu yakalayıp General'e sunarsak bizde hâlâ iş olduğunu görür. Open Subtitles سوف نقبض عليه سنجعل الجنرال ترى أننا لازلنا الفريق الافضل
    Bir şey görür, ona hiç alakası olmayan anlamlar yüklersiniz. Open Subtitles أعني، أنت ترى شيئا وتظن أنه يعني شيئا لا يعنيه،
    Aslında birçok insan bu yığınlara baktığında çöp görür. TED والآن عندما ترى هذه الجبال أكثر الناس تراها على أنها مجرد نفايات
    Ordan da ancak 50 bin kişiyi bulan seyircileri görür dökülen kanları çok az. TED من هناك، سوف تحصل على منظر جيد من بين 50،000 متفرج ولكن سوف ترى في الطريق قليلاً من الدم والمبارزة.
    Yemin ederim, TV'de resmini görür görmez o adam olduğunu anladım. Buradan. Open Subtitles أقسم، حالما رايت الصورة على التلفاز عرفت أنه هو ، من هنا
    Tek ihtiyacımız bir oyun kartı. Herhangi bir kart işimizi görür. TED كل ما نحتاجه هو ورقة لعب. أي ورقة ستفي بالغرض.
    Bu odayı terketmeyin, çünkü eğer bunu yaparsanız, herkes bu berbat yaraları görür. Open Subtitles لا تغادروا هذه الغرفة، لأنكم إذا غادرتموها سيرى كلّ شخص تلك الندب القبيحة
    Eğer biri görür veya duyarsa, itibarım iki paralık olur. Open Subtitles هل أحد سمع أو رأى عن هذا فئة ممثلينى مخربة
    Bu silah kesin işini görür, eğer nişan alırken destek alabilecek bir çit bulabilirsen! Open Subtitles انه سيفي بالغرض لو وجدت من تبارزينه عندما تصوبي هذا المسدس نحوه
    Tekno cd'leriyle annesinin verdiği partide çalışan ve "Return to Gorm"... okuyan bir zavallıyı görür görmez ruh eşi olduğunuzu anlayacak. Open Subtitles طبعاً سترى الغريب الذي يعمل في حفلة والديها بسيديهات التيكنو 160 00: 07: 48,800
    Her gece seni karının bacağını öperken görüyorsam üçüncü ve dördüncü sıranın sonundakiler de görür! Open Subtitles انجيير , إنتبه لنفسك لأنني اراك يقبل رجل زوجتك كل ليلة و كذلك يراك المشاهدين في الصفوف الثلاثة او الاربعة الاولى
    Gözlerden uzakta, yalnız olduğunda onu nasıl görür. Open Subtitles كيف يمكن أن يراها و هى وحدها, فى خصوصية؟
    Ama bu harika olur. - Bütün dünya bizi görür. Open Subtitles لكن هذا سيكون رائعاً جداً سيرانا العالم أجمع
    Önümüzdeki akıntının yanında düz alan var. İşimizi görür sanırım. Open Subtitles . هناك أرض مستوية أمامنا بجانب النهر اعتقد أنها ربما تفي بالغرض
    Önde giden bir örnek. Böylece karanlıktakiler ışığın gücünü görür. Open Subtitles لكى يروا هؤلاء الذين فى . الظلام قوة النور

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus