Afganistan'ın ciddi bir güvenlik sorunu olduğunu biliyoruz. Afganistan, dünyada bir çoğumuz içindir. | TED | أفغانستان، نعلم أي مشكلة أمنية حقيقية تشكلها أفغانستان بالنسبة للكثير من أنحاء العالم. |
Bakın tekrar, güvenlikli olan birşeyi alıyoruz ve bilerek isteyerek güvenliğini zayıflatıyoruz. Sonuç hepimiz için daha az güvenlik. | TED | لذا مرة اخرى ، ناخذ شئ مأمونا و ندعه يفقد الامن بقصد بجعلنا نحن اكثر فقدا للامن تبعا لذلك |
Sadece kendilerini güvende hissedebilmek için, yüksek teknoloji güvenlik sistemlerine büyük paralar harcayanlar. | Open Subtitles | و ينفقوا الكثير من المال على التكنولوجيا المتطورة في الحماية حتى يشعروا بالأمن |
güvenlik kameralarına göre son 40 dakikada binadan tek o çıkmış. | Open Subtitles | كاميرات المراقبة انها الوحيدة التى غادرت المبنى في 40 دقيقة السابقة |
Sen de Maden güvenlik Birliği'nden gelen sertifikalı bir güvenlik Müfettişi'ne benzemiyorsun. | Open Subtitles | حسناً ، أنتَ لا تبدو وكأنه ليس لديكَ علم بماجستير مفتش السلامة |
Eğer bu yerin sahibi oysa, güvenlik kameralarından da haberi olmalıydı. | Open Subtitles | إذا كان يملك المكان لابد وأنه كان يعلم وجود كاميرات مراقبة |
Şu anda bu şehrin gördüğü en yüksek güvenlik önlemleri alınmış durumda. | Open Subtitles | نحنُ على اعلى مستوى حماية قد رأتهُ المدينة .لقد استعددنا لكل الاحتمالات |
8 yaşındaki bir çocuk ulusal güvenlik için nasıl bir tehlike olabilir ? | Open Subtitles | بربّكِ، أنّى لفتى بالثامنة بالكاد يجيد الضرب والقسمة أن يُمثّل تهديدًا للأمن القوميّ؟ |
Evet. Yani benim yüzümden tüm yatakhanelerin güvenlik telefonu var. | Open Subtitles | الفضل لي في أن جميع المهاجع الآن بها هواتف أمنية |
Seni minimum güvenlik kolaylığı ile bu fare deliğinden çıkartabilirim. | Open Subtitles | سوف أخرجك من هنا إلى مؤسسة فيها إجراءات أمنية أقل |
Ben ve Bağımsız Diplomat'taki çalışma arkadaşlarım, güvenlik Konseyi'nin etrafından dolandık. | TED | حيث ذهبنا انا و زملائي في الدبلوماسي المستقل الى مجلس الامن |
Bu sabahki güvenlik kasedinin kopyasına ihtiyacım var, ITS'te 8:50- 9:00 arası, | Open Subtitles | انا بحاجه لشريط الامن ما بين الساعه الثامنه و النصف و التاسعه |
! Ne diyorsun sen? CIP müdahalesi kalmadı,güvenlik duvarı sağlam. | Open Subtitles | لا يوجد دخول لوحدة معالجة تداخل القنوات جدار الحماية مؤمّن |
Gününüzün geri kalanını, güvenlik protokolü el kitaplarınızı yeni lojmanlarınızda okuyarak geçireceksiniz. | Open Subtitles | أمامكم بقيّة اليوم لتطّلعوا على كتيّبات أنظمة الحماية الموجودة في مساكنكم الجديدة |
Gözetim sisteminizdeki güvenlik kameralarının hepsinin kapatılmış olduğundan haberdar mısınız? | Open Subtitles | هل كنتِ تعرفى أن كاميرات الأمن فى نظام المراقبة مغلقة؟ |
güvenlik kamerasında görüntüleri var. Birileri mutlaka onu bir yerlerde görmüş olmalı. | Open Subtitles | فقد رصدناها بكاميرا المراقبة لابدّ و أنّ أحدهم قد رآها بمكان ما |
CBI'daki yangın güvenlik sistemine ulaşmak ve etkisiz hâle getirmek kolay mı? | Open Subtitles | ونظام السلامة من الحرائق هنا في المكتب.. هل يسهل الوصول إليه وتعطيله؟ |
Peki, bu dün gece Los Angeles Nehri güvenlik kameralarından birinden alındı. | Open Subtitles | حسناً، هذه الصّور تمّ إلتقاطها من كاميرة مراقبة بجانب النهر ليلة أمس |
Buraya elektronik güvenlik kurma riskini göze alamam, Doktor'u uzak tutmalıyım. | Open Subtitles | لا أستطيع المجازفة بنظام حماية آلياً علينا أن نبقي الدكتور خارجاً |
Burası yüksek güvenlik sistemine sahiptir ve burada tehlikeli maddeler vardır. | Open Subtitles | هذا القسم هو الحد الأقصى للأمن حيث نبقي هنا أعنف العناصر. |
güvenlik kilidi yok. Sadece nişan al ve tetiği çek. | Open Subtitles | لا يوجد أمان على هذا تصوبين و تضغطين على الزناد |
güvenlik şirketlerine yüz milyarlarca dolar akıtmak yerine, | TED | دولار للتخلص من ا لمخدرات و دفعها ا لي شركتين امن ، من الافضل اذا اعطوا |
Teknik olarak, güvenlik kayıtlarına erişmek için izne ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | من الناحية الفنية، لا تحتاج إلى إذن لسحب الأشرطة الأمنيّة |
Bana göre tahminimce gizlilik ve güvenlik çok önemli şeyler. | TED | لكن بالنسبة لي، أعتقد أن موضوع الأمن والخصوصية مهم جدا. |
O güvenlik önlemi olmazdı, eğer Tauri'li bir kadın tarafından keşfedilebilseydi... bir şans eseri olurdu... şimdi değil mi ? | Open Subtitles | لَنْ يَكُونَ هناك تدبير أمني كبيراً إذا كان يُمْكِنُ أَنْ يُكتَشفَ بواسطه أنثى الأرض الأولى التي تأتى ، الآن ؟ |
O güvenlik görevlisiyle yaptığınız sağlam iş. Gerçekten sağlam iş. | Open Subtitles | لقد قمتم بخطوة حذقة مع الحراسة الأمنية، كان عملاً ممتازاً |
Uluslararası güvenlik derken aslında demek istediğim, ülkelerimizi dışarıdan gelebilecek tehditlere karşı nasıl hazırladığımız ve vatandaşlarımızı nasıl koruduğumuz. | TED | وأنا أعني بالأمن الدولي، ما نقوم به حقًا، كيف نجهز بلادنا لاستجابة أفضل ومنع التهديدات الخارجية، وكيف نحمي مواطنينا. |