İnsan ya da sentor, hiçbiri böyle bir ateşe dayanamaz. | Open Subtitles | أناس أم قناطير لا أحد منهم لا يخاف من النار |
Pek çok insanı hapse attım ve hiçbiri beni takip etmedi. | Open Subtitles | لقد وضعت العديد من الأشخاص بالسجن لا أحد منهم جاء ليلاحقني |
Hiç yok nükleer enerji korkumuz, çünkü zamanı durduramaz hiçbiri. | TED | لا تخافوا اللطاقة الذرية فلا أحد منهم يستطيع إيقاف الزمن. |
Bunlar hiçbiri olmamıştı ta ki sen gelip bizim hakkımızda konuşana kadar. | Open Subtitles | لا شئ من هذا سيحدث حتي لو لاحقتني طويلاً للحديث بشأن هذا |
Bu adamların hiçbiri alışıldık suçlular değil. Hepsinin işi var. | Open Subtitles | أياً من هؤلاء الرجال ليس مجرماً بطبعه فكلهم لديهم وظائفهم |
Elimde delil olması gerek. Buradakilerin hiçbiri bana arka çıkmaz. | Open Subtitles | يجب أن أثبت هذا لن يؤيَدوني أي من هؤلاء الأشخاص |
Bunların hiçbiri de kadın yavaşça ölürken birinin ona rastlaması riskini taşımıyor. | Open Subtitles | ولا واحدة منها لها خطورة أن يجدها أحدهم بينما كانت تموت ببطئ. |
Doğru olanı yapmaya çalışıyorum ama bunların hiçbiri bana doğru gelmiyor. | Open Subtitles | أحاول فعل الشيئ الصحيح لكن لا أحد منها يبدو صالحا لي |
Evet, izleme verilerine göre hiçbiri sorumlu değilmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | أجل. حسناً، وفقاً للبيانات التعقب، لا أحد منهم يبدو مسؤولاً |
Bir sürü mühendisimiz var ama hiçbiri müşteriyi memnun edemedi. | TED | لدينا مجموعة من المهندسين، لكن، لا أحد منهم تمكن من إرضاء العميل |
Ama hiçbiri kızımın başına tam olarak ne geldiğini açıklayamadı. | Open Subtitles | ولم يستطع أحد منهم أن يخبرني ماذا حدث بالضبط لإبنتي |
İnanın bana, bunların hiçbiri tek bir hatta üretilmiyor. | TED | وصدقوني، لا شئ يحدث من هذا يحدث في خط مستقيم. |
Bunların hiçbiri GSYİH istatistiklerinde yok ama sağlıklı ve mutlu bir toplum için her biri temel. | TED | ولم تتضمن إحصائيات الناتج المحلي الإجمالي أياً من هذه المؤشرات بيد أنها جميعها مؤشرات أساسية لمجتمع صحي وسعيد. |
Eğer bunların hiçbiri gerçek değilse, eğer bunların hepsi birer kobay faresi deneyiyse, geçidin gerçek olmamasının da mantıklı bir açıklaması var. | Open Subtitles | إن لم يكن أي من هذا حقيقي , إذا كان كل هذا مجردتجربةفأرمختبر, عندئذ يكون من المعقول أن البوابة ليست حقيقية ايضا. |
İçlerinden hiçbiri o asit banyolu kutulardan beşi ile temizlenebilecek kadar küçük değil. | Open Subtitles | ولا واحدة منها صغيرة بما يكفي لتقضي عليها خمس من تلك العبوات الحمضية. |
Sonrasında anladım ki; tüm yapılanların hiçbiri benim için değilmiş. | Open Subtitles | عندئذٍ عرفت أن لا شيئ من ذلك كان من أجلى |
hiçbiri ne yorumları okudu ne blogları okudu ne de Twitter'a girdi. | Open Subtitles | لم يقرأ أي منهم النقد أو المدونات او التحقق من تويتر حسناً؟ |
İçlerinden hiçbiri, kim olduğunu bilmiyormuş da bir ben tanıyordum sanki seni. | Open Subtitles | بدا وكأنه لم يكن احد منهم يعرف من انت كما كنت اعرفك |
Birçok çözüm ürettik fakat hiçbiri doğal odaklanmayı tamamen geri getirmedi. | TED | لقد قدمنا الكثير من الحلول لكن ولا واحد منها أعاد النظر باسترجاع الرؤية الطبيعية. |
Ve olay yeri inceleme tesisi süpürdü. halıların hiçbiri maktulde bulunan dokularla uyuşmuyor. | Open Subtitles | ولقد قامت وحدة مسرح الجريمة بفحص المكان ولا شيء من السجاد يطابق الألياف |
Siz acemilerin hiçbiri böyle bir şey kazanmadı. | Open Subtitles | لا احد من لاعبيك الغير مهرة فاز بهذه الطريقة ابدا |
Seni en çok inciten şey savaştan sonra yaptıkların - farklı şehirler, farklı işler- ve hiçbiri gerçek sorumluluk üstlenebileceğin işler değildi. | Open Subtitles | الذي يُؤْذَاك اكثر هو سجلُكَ منذ الحربِ - مُدن المختلفة، وظائف مختلفة - و لا واحدة منهم تطالبت ان تتحمل مسؤولة حقيقة |
Hank, bunların hiçbiri senin çocuğumuz olduğunu ve hep öyle kalacağın gerçeğini değiştirmez. | Open Subtitles | هانك , لا شىء من ذلك سيغير الحقيقة انك كُنت وستظل دائماً ابننا |