"savaşın" - Traduction Turc en Arabe

• حرب
• المعركة
• الحرب
• للحرب
• معركتك
• القتال
• معركة
• قاتلوا
• الحروب
• حربك
• المعارك
• حرباً
• الحربِ
• بالحرب
• المعركه

Çok zor bir dönemde doğdum. Ülkem savaşın içindeyken doğdum.
حسناً وُلدت في أصعب الأزمان، حينما كانت بلدي في حرب.

Bir savaşın içindeyiz asker. Kimse geri dönüp dönemeyeceğini bilemez.
نحن في حرب, أيها الجندي لا أحد يعرف كيف يرجع

savaşın çok zor olabileceğini söylediler ama karşımızdaki de şeytan, değil mi?
لقد أخبروني بأنّ المعركة قد تصبح حامية لكنه الشرير، أليس كذلك ؟

savaşın parçaladığı Libya'nın barışa ulaşmak için umutsuzca ihtiyacı olan idealler bunlar olmalı.
هذة هي المثل التي مزقتها الحرب في ليبيا في حاجة ماسة لتحقيق السلام.

Ernie'nin kayboluşunun, Sivil savaşın sonucu... olabilmesi mümkün mü ?
هل من الممكن أن يكون إختفاء إيرني نتيجة للحرب الاهلية؟

savaşın artık sona erecek.
ثماني سنوات أخرى، ويُسدل الستار على معركتك

Dört sene süren savaşın ardından Almanlar'a karşı zafer, neredeyse kesinleşmişti.
بعد أربع سنوات من القتال النصر على الألمان قد أصبح مؤكدا

Gecenin bir yarısında kalkıp bir tarih kitabından bir savaşın tarihine bakmanıza şaşırmamak gerek.
لا عجب في أنك تستيقظ في منتصف الليل لتبحث عن تاريخ معركة شهيرة في كتاب عن الحرب.

Onun bakış açısına göre kendiyle alakası olmayan bir savaşın içinde buldu kendini.
فمن وجهة نظره، لقد أُقحم في حرب لا ناقة له ولا بعير فيها

Siz sivillere ne anlatılsa da biz hala Soğuk savaşın içindeyiz
كل مايقال لكم أيه المدنيين, نحن لازلنا في عمق حرب باردة

Şimdi başka bir savaşın eşiğindeyiz. Senin durdurabileceğin bir savaşın.
ها نحن نقف على حافة حربِ أخرى، حرب يمكنك وقفها

Commodus kendini devam ettirmek istemediği bir savaşın savaş bölgesinde buldu.
وجد كومودوس نفسه في ساحة حرب مع حرب لا يريد استكمالها

Gelen bilgilere göre kötü hava koşulları savaşın gidişatını etkiliyormuş.
ووسط كل هذا أثرت حالات الطقس السيئة على المعركة الحالية.

Joe gibi vampirler savaşın ortasında olmanın nasıl olduğunu bilirler.
يُرقعُ مثل جو، يَعرفونَ ما يَحسُ لكي يَكُونَ في المعركة

Fakat özgürlük bu savaşın sadece yarısıdır.
لكن الوصول للحرية ما هو إلا نصف المعركة.

Ben bu askerin savaşın en kanlı çatışmalarında kendini kanıtladığını hatırlatmak isterim.
هذا الجندي كان متميزا في بعض المعارك الاكثر دموية في هذه الحرب

Albay Dax, biz savaşın devam etmesini sağlayarak iyi bir iş yapıyoruz
كولونيل داكس نحن نظن اننا نبلى بلاءا حسنا في إدارة هذه الحرب

Sonra fark ettim ki vücudum savaşın insanlara yaptıklarının en iyi örneğiydi.
ومن ثم أدركت أن جسدي كان، بأكثر من طريقة، نموذج حي لما يمكن للحرب فعله بأي شخص.

Sen muhtemelen çoktan unutmuşsundur fakat Pain, Nagato'yla savaşın sırasında dediklerine öyle sinirlenmiştim ki çakramın bir kısmı dışarı sızmıştı ki sen o sırada Sennin Modu'ndaydın.
ولكن خلال معركتك الأخيرة ضد باين؛ ناجاتو كلماته أثارت غضبي وبدأت تشاكراي بالتسرّب، وذلك رغم كونك حينها في نمط الناسك

Fakat o adam savaşın ardından yara almaksızın geri dönmek istiyordu.
لكن ذلك الرجل كان دائماً يعود من دون جرح بعد القتال

İyi ve kötü arasındaki savaşın dışında kjalmayı kabul ediyor musunuz?
هل تقبلون أن تخرجوا خارج معركة الخير و الشر ؟

Tanrınız ve ülkeniz için savaşın. Tanrı sizi kutsasın ve korusun.
قاتلوا من اجل الله و وطنكم بارك الله فيكم, صحبتكم السلامة

Eğer herkes onları görseydi, tarih savaşın katliamı olmadan süre gelirdi.
لو رآها الجميع سيكون هناك تاريخ خالي من الجرائم أو الحروب

Tanrıyla savaşın bitti! Suçların için ceza çekmelisin!
حربك مع الرب انتهت ويجب أن تدفع ثمن جرائمك

1941'de, Çin ve Japonya, 4 yıI süren gizli bir savaşın içindeydi.
في عام 1941, كانت الصين واليابان يخوضان حرباً غير معلنة لأربع سنوات.

17 yaşımdayken, eğlenmek yerine bir savaşın ortasındaydım.
عندما كُنْتُ بال 17، كُنْتُ في الحربِ بدلاً مِنْ أن اقْضي وقتاً ممتعاً.

Yüz göreve gittim, hiçbiri savaşın yönünü değiştirmedi.
لقد اشتغلت فى مئة وظيفه ولا واحده منهم كان لهاعلاقه بالحرب

Bu savaşın her dakikasını her saniyesini ölene kadar hatırlayacaksınız.
سوف تتذكرون هذه المعركه ستتذكرون كل دقيقه فيها كل ثانيه