yıldızların soyağacına göre, bana astronominin -- rüzgarların ve yağmurların isimlerini öğretiyorlar. | TED | فهنَّ يعلمونني اسماء الرياح والامطار وعلم الفلك نسبة الى علم انساب النجوم |
Eşsizlik içinde yıldızların doğduğu gibi, bilmenin bu güçlü bileşimi, kimliklerin patlayıcı birleşmesinin parıldayan bir örneği ile neticelendi. | TED | مثل ولادة النجوم في السماوات، هذا المزيج القوي من معرفة النتائج في مثالٍ رائعٍ من الدمج المثالي والقوي للهويات. |
Işıkların zaman içinde nasıl değiştiğini ve astronomik ışıkların rengini inceleyerek patlayan yıldızların doğası hakkında fikir sahibi oluyorum. | TED | من خلال دراسة كيف يتغير الضوء مع الوقت ولون الأضواء الفلكية، قد تكونت لدي فكرة حول طبيعة النجوم المتفجرة. |
Bunlar tıpkı yıldızların yaptığı gibi bir gruplama sistemi oluşturuyorlar. | TED | كانت تشكل جزءا من نظام تجمعات بقدر ما تفعل النجوم. |
Bizim için, başka yıldızların etrafında şekillenen gezegenleri görmek bize bir fikir verebilir. | Open Subtitles | لنا لكي نرى الكواكب وهي تتشكل حول نجوم أخرى مما يعطي لنا لمحة |
Ve altı köşeli yıldızların arasının orta kısmında yarım bir dönüş. | TED | و نجد أيضا نصف دورة على نصف المسافة بين النجوم السداسية. |
Uğurlu yıldızların yoluna çıkaracağı, Yastığını paylaşacak adam mutlu olacak. | Open Subtitles | سعادة الرجل الذي النجوم مؤاتية وسوف تخصص لله الرفيق جميل. |
atomlar birbirlerini daha fazla iterler ve yıldızların parlamasını sağlayan nükleer fırınlar oluşmaz. | Open Subtitles | لذا الأفران النووية التى تجعل النجوم تلمع ,تنهار. النجوم,بما فيها شمسنا,تفقد قوتها وتختفى, |
Tanrılarımızın adına, gemiler yapılacak ve savaşçılarımızı yıldızların ötesine taşıyacak. | Open Subtitles | بإسم آلهتي السفن ستبنى لأجل حمل المحاربين فيما بين النجوم |
Büyük kütleli yıldızların ömürleri küçük kütleli yıldızlardan çok daha kısadır. | Open Subtitles | .. أكثر النجوم كتلةً تعيش أقل بكثير من النجوم الأصغر كتلة |
Hidrojeni 10 milyon dereceye kadar ısıtırsanız yıldızların parlamasını sağlayan bir enerji çıkmaya başlar ve evrene ışık ve sıcaklık verir. | Open Subtitles | سخن الهيدروجين إلى حوالي عشرة ملايين درجة مئوية وسيبدأ بانتاج الطاقة التي تجعل النجوم تشع . و تمد الكون بالضوء والدفء |
Fakat yıldızların etrafında şekillenmek yerine çoğu büyük uydu gezegenlerinin çevresinde şekillendi. | Open Subtitles | لكن بدل أن تتشكّل حول النجوم تتشكّل أغلب الأقمار الضخمة حول الكواكب |
Yalnızca yıldızların altında hiç yatmayan biri bu kadar aptalca bir şey söyleyebilir. | Open Subtitles | فقط شخص لم يسبق له النوم تحت النجوم يمكنه قول شيء بهذا الغباء |
Gece gökyüzünü tarayarak uzak yıldızların etrafında yeni dünyalar arıyor. | Open Subtitles | يمسح سماء الليل بحثًا عن عوالم جديدة حول النجوم البعيدة |
Teknoloji geliştikçe yıldızların yörüngelerindeki daha küçük gezegenleri de görebileceğiz. | Open Subtitles | عندما تتحسّن تقنيتنا سنرى كواكب أصغر وأصغر تدور حول النجوم |
İlk galaksilerin oluşumundan ilk yıldızların parlamasına ve ilk gezegenlerin oluşumuna. | Open Subtitles | من الأصل للمجرّات الأولى إلى اشتعال أول النجوم وتشكيل الكواكب الأولى. |
Onlardan, ilk evimize taşındığımız zaman yıldızların altında yaptığımız pikniği canlandırmalarını istedim. | Open Subtitles | سلة النزهة تحت النجوم التي لدينا منذ أول يوم إنقلنا فيه للشقة |
Birkaç ışık yılı uzaklıktan bile diğer yıldızların arasından onu seçmek zordur. | Open Subtitles | من مسافة بضعة سنوات ضوئية من الصعب أن تجدها بين النجوم الأخرى |
Yakın zamana kadar yıldızların ne kadar uzak olduğunu bilmenin bir yolu yoktu. | Open Subtitles | حتى وقت قريب، لم يكن هناك أي وسيلة لمعرفة كم هي بعيدة النجوم. |
Büyük Ayı'daki yıldızların çoğu aşağı yukarı 500 milyon yaşında gençlerdir. | Open Subtitles | معظم نجوم الدب الأكبر هم مراهقين عمرهم تقريباً نصف مليار سنة |
yıldızların aksine, yörüngedeki gezegenler küçük ve çok az ışık yayarlar. | Open Subtitles | خلافًا للنجوم ، فإن الكواكب صغيرة وينبعث منها ضوء قليل جدًا |
Şimdi... yıldızların ve gezegenlerin tanrıçası olsaydınız, böcekleri başka birisine havale etmez miydiniz? | TED | الآن، إن كنت إلهة الكواكب والنجوم ألن تحيل الحشرات لشخص آخر؟ |
yıldızların yaşam ve ölümündeki tek enerjik hadise süpernovalar değildir. | Open Subtitles | السوبرنوفا ليست فقط أحداث نشطه نتيجة موت أوحياة النجم |
Belki çok uykum var ondan ama yıldızların arasında elbiseli bir kadın görmüyorum. | Open Subtitles | ربّما هي قلّة النّوم، لكنّي لا أرى امرأة ترتدي عباءة بالنجوم بالأعلى. |
İnanma istersen yıldızların yandığına, güneşin döndüğüne inanma. | Open Subtitles | انكري النور لنجم قد اضاء وانكري مسري ذكاء فى السماء |
Ama bilgelikle eğitilen sizler yıldızların ne yukarı ne de aşağı hareket etmediğini biliyorsunuz. | Open Subtitles | لكن أنتم، يا من علّمهم الحكماء، تعرفون أنّ النّجوم لاتتحرّك سواء صعوداً أو نزولاً |
Film başlıyor. yıldızların geldi. | Open Subtitles | الفيلم يناديك نجمتك قد وصلت |
Ve aslında yıldızların göz alıcı hale getirilmiş fotoğraflarını sürekli görüyoruz -- buna sahte renk deniliyor. | TED | وبالحقيقة نحن نشاهد صوراً لنجوم تم تسليط الضوء عليهم طوال الوقت يدعونهم لون زائف |