"أحداً" - ترجمة من عربي إلى تركي

• birini
• biri
• birinin
• birine
• birisi
• biriyle
• birileri
• birilerini
• birisini
• var
• birisinin
• kimseyle
• hiç
• kimseye
• kimsenin

Ah, gülünç olma. Sen elbiseni yırtan birini öldürür müydün?
.لا تكن مضحكاً أتقتل أحداً لمجرد أنه مزق ملابسك ؟

Evet, tabi. Kendini bizim için riske atacak birini bul bakalım.
لن تجدي أحداً منهم .مستعدٌ لئن يعرّض نفسه للخطر من أجلنا

Vücudumun içi hakkında bunu söyleyen biri daha önce hiç olmamıştı.
لم أسمع أحداً من قبل يتحدث هكذا بشأن جسدي من الداخل.

Jack Sommersby olduğunu iddia eden biri onu öldürmeye çalışmış.
قالوا أن أحداً يدعى جاك سميرز بي حاول أن يقتله

Neden sizin seks oyunu topluluğunuzdan birinin... onu öldürdüğünü düşündüğümüzü anlıyor musun?
لذا أنتِ تفهمين لمَ نظنّ أنّ أحداً من مجتمع لعبة الجنس قتله

Bugün birine ateş edeceğim ve bu kişinin sen olmasını tercih ederim.
أنا أرغب في أن أردي أحداً اليوم, و أفضل لو كان أنت.

Gerçekte, birisi televizyonu açar açmaz, diğer odaya geçiyorum ve okumaya başlıyorum.
في الواقع ، حالما يقوم أحداً بتشغيله، أذهب إلى الغرفة الأخرى وأقرأ.

Daha önce hiç kredi kartlarını alfabetik sıraya koyan biriyle tanışmamıştım.
لم أقابل أحداً من قبل يرتب بطاقاته الإئتمانية حسب الحروف الأبجدية.

Daha önce topları benim kadar hevesli kovalayan birini görmediklerini söylediler.
قالوا إنهم لم يسبق وأن رأوا أحداً يلاحق الكرات بذلك النشاط

-Dürüst olayım, henüz şu ana kadar riske değecek birini bulamadım.
بصراحة, لم أجد أحداً يستحق أن أخاطر بذلك معه حتى الآن

Hatırladığım kadarıyla en son elinde bir silah varken birini öldürmüştün.
ربما أفعل على ما أذكر آخر مرة أمسكتي سلاحاً قتلتي أحداً

Eğer babam içeride birini yakalayacak olursa onu kıyma yapacağını söylemişti.
أبي قال بأنّه إذا علم بوجود أحداً في الداخل سيكون ميتاً

Eminim Home Depot'a bakıp iş için daha uygun birini bulabilirim.
متأكدة أنه بجولة قصيرة بالسوق التجاري المجاور سأجد أحداً ملائماً للمنصب

O heriflerden biri hayatta kimseye zararı dokunmayan Bud Philpot'u vurdu.
واحدٌ من هؤلاء الأوغاد قتل بَد فيلبوت الذي لم يؤذِ أحداً

Çünkü üçüncü perde için kostümüm yok. Çünkü biri bitirmedi!
لأني ليس لي زي للمشهد الثالث لأن أحداً لم ينهيه

Sana biri o şansı verse, sen de onları korumaz mısın?
الآن إذا أحداً ما أعطاك تلك الفرصة ألن تقوم بحمايته أيضاً

Yanındakilerden birinin gay olduğunu öğrenmişse ne yapmış olabileceğini söylemeye gerek yok.
فإن عرف أنّ أحداً من أتباعه شاذّ فلا حديث عن ما سيفعله

Ne zaman birine manastırdan bahsetsem, hapisten çıkmış muamelesi görüyorum.
كلما أخبرت أحداً أين كنت، يتصرفون وأنني خارجة من السجن.

Sanki birisi dev bir müzik setini son ses açmıştı.
وكأن أحداً مـا رفع صوت مسجلتة العملاقة إلى أقصى حد

Yeni biriyle görüşmeden önce genellikle bir yer sarsıntısı olması gerekiyor.
عادةً قبل أن تقابل أحداً جديداً ينبغي على الارض أن تتحرك

İyi misin? İyiyim, iyi. Anne, beni soran birileri oldu mu?
أنا بخير، بخير يا أمي، هل كان أحداً يسأل عني ؟

Federaller davayı üstlendi ve yardım için merkezden birilerini alacaklar.
الفيدراليين سوف يأخذون القضيه وسوف يأخذون أحداً من الداخل للمساعده

Onun bir güvenlik tehdidi olduğunu söylediler. Kesin emin olmasalar birisini öldürtmezlerdi.
لقد قالوا أنها تهديد أمني، لن يختاروا أحداً إن لم يكونوا متأكدين

Üzgünüm evladım ama kimseyi içeri almamam için emir var.
أسف بني،لكن لدي آوامر أن لا أدع أحداً في الليل

Hep birisinin gelip kapıyı açacağını ve beni... bu karanlık odadan çıkartacağını düşünüyorum.
أبقى أُفكِر أنَ أحداً ما سيفتَح باباً و يُخرِجَني مِن هذه الغُرفَة المُظلمَة

Ve benimle çikmani istedigim için degil. - kimseyle çikmani istemedigim için.
‫نعم، وليس لأنني أريدك ان تواعدني ‫لكن لا أريدك أن تواعد أحداً

hiç kimseyi aramazsa daha iyi olur. Lütfen sorun çıkarmayın.
يُفضل أن لا تخبر أحداً افعل ما تؤمر به فقط

Bir ay içinde her şey düzelir. kimseye ihtiyacımız olmaz.
في غضون شهر سنكون بخير حال لن نحتاج أحداً آخر

-Sana kimsenin yardım etmesini istemiyorum.. O puroları içerken,dolapta kimse bana yardım etmedi.
‫لأنني لا أريد أحداً أن يساعدك ‫لم يساعدني أحداً عندما كُنت حبيس الخِزانة