Eğer o saatte hala arkadaşlarınıza güveniyor olursanız işaret için bir fener yakın. | Open Subtitles | لو انه خلال هذا الوقت ما زلت تثق بزملائك اشعل لنا مصباحا كأشارة |
50 yılda hiçbir değişiklik yok, kamera arkasında çalışan birkaç kadın yönetmen ve eğlence endüstrisi bize izleyici olarak güvenmiyor. | TED | لم يطرأ أي تغيير منذ 50 عامًا، عدد قليل من المخرجات يعملن خلف الكاميرات وصناعة الترفيه لا تثق بنا كجمهور. |
Sana güvenmemi istiyorsun, ama bana doğruları söyleyecek kadar güvenmiyorsun. | Open Subtitles | تريدني أن أثق بك لكنك لا تثق بي لتخبرني الحقيقة |
Asla bir hemşireye güvenme. Ve asla bir kediye güvenme. | Open Subtitles | لا تثق أبداً في ممرضة، ولا تثق أبداً في قطة |
Ben ona güveniyorum o yüzden sen de bana güvenmek zorundasın. | Open Subtitles | حسنا ، انا أثق بها إذا عليك أنت أن تثق بي |
Kim bilir nereye gidiyor. Kapıdan atlayıp gitmek için güvenmen gerekiyor. | Open Subtitles | لمن يدري بحق الجحيم أين و المفروض عليك أن تثق به |
- Ne yaptığımı biliyorum. - Ara sıra birilerine güvenmelisin. | Open Subtitles | انا اعرف ماذا افعل عليك ان تثق باحد هذه المره |
Yine mi! İnsanlara fazla güveniyorsun. Kaç kere söyledim sana... | Open Subtitles | ها انت ذا تثق فى الناس ثانية كم مرة علىّ أن اخبرك |
Hey bak, arkadaşımın uyandırma servisini bir denemelisin. Buna çok güveniyor. | Open Subtitles | أوتعلم, يجدر بك تجربة خدمة إيقاظ صديق لي, إنها تثق بهذا الشيء |
Brandon'ın bana göstermesine izin verecek kadar bana güveniyor musun? | Open Subtitles | تَأتهل تثق بي بما فيه الكفاية لكي تجعل براندون يظهره لي؟ و بعد ذلك سأخبركَ |
Ben de öyle, ama Teyla halkına güveniyor. Eğer ona söylersek, o da onlara söyler. | Open Subtitles | أنا أثق بتايلا و أنا كذلك ، لكن تايلا تثق بقومها |
Kız bana doğru düzgün güvenmiyor. Annesi de hakeza öyle. | Open Subtitles | الابنة لا تثق بي تماماً والأم تثق بي أقل منها |
Hiçbir yemine güvenmiyor musunuz, kendi inancınız için edilenlere bile mi? | Open Subtitles | انت لا تثق بأى عهود,حتى المتعلقة بالآيمان الخاص بك؟ |
Sana her hafta 100.000 veriyorlar ve sen bankalara güvenmiyorsun. | Open Subtitles | يعطونك 100 ألف كل أسبوع، وأنت لم تعد تثق بالبنوك |
Karadayken bir denizciye asla güvenme. Bu işe hiç karışma. | Open Subtitles | أبداً لا تثق في بحار على اليابسة، أنت أفضل منه |
Birinin yanında olmak ve onun seni bırakmayacağına güvenmek cesaret gerektirir. | Open Subtitles | تلزمكَ شجاعةٌ لتأخذ بيد شخصٍ آخر، و تثق أنّه لن يتركك. |
Kulağa çılgınca gelecek ama bu önemli ve bana güvenmen gerekiyor. | Open Subtitles | وسيبدو غير منطقي، لكنه مهم و احتاج منك أن تثق بي |
Sana çocuğun yakınlarda ve güvende olduğunu söylediğimde sen de bana güvenmelisin. | Open Subtitles | ويجب أن تثق بي عندما أخبرك أن الفتاة بأمان وقريبة من هنا |
Belki bana çok fazla güveniyorsun. Belki de kendine çok fazla güveniyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنك تثق بي كثيرا ، أو ربما كنت تثق بنفسك أكثر من اللازم. |
Seni sürekli olarak gözleriyle süzen bir adama nasıl güvenebilirsin? | Open Subtitles | كيف تثق في شخص يريد أين يُجردك من ملابسك بعيناه، |
..aslında hiç de öyle değildir. Bu konuda bana güven Walter. | Open Subtitles | انها ليست كذلك , والتر يجب ان تثق بي في هذه |
Bana güvenmeni istiyorum, buradayım ve sana kötü bir oyun oynuyorum. | Open Subtitles | ، أنا هنا أطلب منك أن تثق بي و أنا ألعب لعبة قذرة عليك |
Bak, bana güvenmediğini biliyorum ama tam da o yüzden buradayım. | Open Subtitles | أعلم أنّك لا تثق بي، لكنّي جئت لأثبت لك جدارتي بثقتك. |
Benim yerimde olsaydin kendine sag kol olarak güvenir miydin? | Open Subtitles | ،إذا كنت مكاني هل كنت تثق بك لتكون يدك اليمنى؟ |
Seni yok etmek istiyorlar. Beni yok etmek istiyorlar. Kimseye güvenemezsin. | Open Subtitles | لا تثق بأىاحد يريد ان يدمرك يجب ان تدمر اى احد |
Bak, insanlara ne kadar güvendiğini bilirim. Stephanos'u yanında buraya getirecek kadar. | Open Subtitles | اسمع، انا اعرف انك تثق فى الناس بقدر انك ارسلت "اسطفانوس" هنا |