ويكيبيديا

    "تعليم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • eğitim
        
    • öğretmeye
        
    • eğitimi
        
    • okul
        
    • eğitimine
        
    • ders
        
    • eğitimini
        
    • öğretemezsin
        
    • öğretebilir
        
    • eğitiminin
        
    • öğretirsin
        
    • öğretmenlik
        
    • öğretebilirim
        
    • öğrenme
        
    • eğitimli
        
    48 eyalet, en alttan başlayarak ulusal [eğitim] politikası oluşturdular. TED شارك 48 ولاية في هذا، وأوجدوا سياسة تعليم وطنية جديدة.
    Bence en kritik noktalardan birisi bu genç nüfusun eğitim durumu. TED أظن بأن أحد أهم العوامل هو مقدار تعليم تلك الفئة ؟
    Çocuklarımıza korku içinde yaşamamalarını öğretmeye çalışıyoruz, ama bu zor. Open Subtitles نحاول تعليم أطفالنا أن لا يعيشوا في خوف، لكنه صعب.
    Ülkenin başbakanı Erna Solberg kızların eğitimi için çift yatırım sözü mesajını verdi. TED ووصلت الرسالة إلى رئيسة الوزراء إيرنا سولبرج. وتعهدت بمضاعفة الاستثمارات في تعليم الفتيات.
    okul, insanlara dünyayı daha iyi bir yer hâline getirmeyi öğrettiğimiz bir yer olmalı. TED يجب أن تكون المدرسة حول تعليم الناس لتغيير العالم للأفضل.
    Ben insanların eğitimine yardımcı olmak amacıyla her yıl buraya gelirim. Open Subtitles ا اننى أحضر الى هنا سنويا لمحاولة تعليم ومساعدة هؤلاء الناس
    Sırf burada ÇÖM yok diye, sen ders veremezsin diye bir kaide yok. Open Subtitles أتعلمين, ليس بسبب عدم وجود مركز تعليم للأولاد هنا أنك لا توفرينه لأبنائنا
    Çok sayıda çocuğun eğitimini destekledi ve okullara ulaşabilmeleri için bir çoğunu bizimle yaşamaya davet etti. TED هي دعمت تعليم عشرات الأطفال و دَعَت العديد للعيش معنا في منزلنا من أجل الذهاب إلى المدارس.
    Çocuklarının gerçek eğitim aldıklarını meslek edindiklerini gördükleri zaman aileler de değişmeye başlıyorlar. TED عندما يشاهدون أطفالهم يحصلون على تعليم حقيقي، يحصلون على وظيفة حقيقية، يبدأون بالتغيير.
    Buna ek olarak iklim bilimciler kızların eğitim ve öğretimini küresel ısınmayı tersine döndürecek 80 faaliyetten altıncısı seçti. TED إضافة إلى ذلك، صنف علماء المناخ مؤخراً تعليم الفتيات في المرتبة الـسادسة من أصل 80 حدث لوقف الاحتباس الحراري.
    Bütün maaşım son kuruşuna kadar, oğlumun eğitim masraflarına gidiyor. Open Subtitles كُلّ مالي يَذْهبُ إلى تعليم إبني كُلّ شيء دون إستثناء
    Federe Hapishane Sistemi'nin 1982'den bu yana mecburi eğitim programı var. Open Subtitles لَدى نِظام السجون الفِدرالي برامِج تعليم إلزامي أُقِرَّت منذُ عام 1982
    Bunu akılda tutarak, EDI'ye bir sihirbazlık hilesi öğretmeye başlayacağım. TED مع أخذ ذلك بعين الاعتبار. عزمت على تعليم إيدي خدعة سحرية.
    Denediğimiz şey bir çöp adama nasıl yürüyeceğini öğretmeye çalışmaktı. TED ما حاولنا القيام به هو تعليم جسم على شكل عصا كيفية المشي.
    Hayatım, bence dans eğitimi bu yarışmada bize yardımcı olabilir. Open Subtitles اعتقد ان قليل من تعليم الرقص سيساعدنا اكثر في المنافسة.
    O zaman Hindistan'ın Haryana eyaletinde okul eğitimi bölümünün başındaydı. TED كانت خلال ذلك الوقت، رئيسة قسم تعليم المدارس في مقاطعة تسمى هاريانا في الهند.
    Daviana'nın etkisi birkaç yıl önce bütün arkadaşlarına Facebook üzerinden ulaşıp onlardan 'peni'lerini(0,01 dolar) bağışlamalarını istemesiyle başladı. Böylece kızların eğitimine destek olacaktı. TED بدأ أثر دافينيا منذ عدة سنوات. عندما طلبت من كل أصدقاؤها على الفيس بوك التبرع بقروشهم. حتى تستطيع تمويل تعليم الفتيات.
    Düşündüm ki, siz fazladan bir ders daha vermek için bakınıyordunuz. Open Subtitles فكرت أنك ستبقى في الجوار تحاول تعليم دروس محتملة
    PISA bu tartışmayı değiştirdi ve erken çocuk eğitimini Almanya'daki kamu politikasının tam merkezine oturttu. TED قام برنامج پيسا بتغيير هذا النقاش ووضعت تعليم الأطفال الصغارفي مركز أولويات السياسة العامة بألمانيا.
    "Bir kutup ayısı köpeğine konuşmayı öğretemezsin" dediler. Open Subtitles وقالوا لا يمكنك تعليم الكلب الدب القطبي وجعله يتكلم
    Finansal danışmanlarımıza bir iki şey öğretebilir. TED هي تستطيع تعليم خبراءنا الاقتصاديين شيئا أو اثنين.
    Biz bir kadının eğitiminin erkeğinki kadar önemli olduğuna inanırız. Open Subtitles نؤمن بأن تعليم المرأة لا يقل اهمية عن تعليم الرجل
    Ama eminim sen istekli genç bir yavruya her şeyi öğretirsin. Open Subtitles لكن بالتأكيد يمكن تعليم جرو صغير قادر كل شيء
    İş azdı. Pek çok müzisyen ek iş olarak öğretmenlik yapıyordu. Open Subtitles العمل كان نادرا و الكثير من الشبان أخذوا تعليم الموسيقى كعمل جانبي
    Bu çocuğa her şeyi öğretebilirim. Çünkü o her şeyi merak ediyor. TED أستطيع تعليم هذه الطفلة أي شيء لأنها فضولية اتجاه كل شيء.
    İnsanlar gerçekten bu yöntemle bir dil öğrenebilirler. Ve neredeyse en iyi dil öğrenme yazılımında olduğu kadar iyi öğreniyorlar. TED الناس يستطيعون حقاً تعلم لغة بإستخدامه ويتعلمونها بكفاءة تضاهي افضل برامج تعليم اللغة
    Liberal biri, eğitimli ve zenciler gibi düşünen bir komünisttir. Open Subtitles الليبرالي هو شخص شيوعي ذو تعليم عالي يفكر بطريقة الزنوج

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد