ويكيبيديا

    "تغادر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gitmeni
        
    • gitmeden
        
    • gidiyor
        
    • gitmen
        
    • kalkıyor
        
    • çıkarken
        
    • gitmiyorsun
        
    • gitme
        
    • ayrılmak
        
    • gitmek
        
    • ayrılıyor
        
    • gidiyorsun
        
    • ayrılmadan
        
    • ayrılırken
        
    • giderken
        
    Adaletin gerçekleşmesini kaldıracak miden yoksa, Carter devam etmeden önce buradan gitmeni öneririm. Open Subtitles إذا كانت شهيتك للعدالة قد فترت يا كارتر أنصحك أن تغادر الآن قبل أن نمضى قدما في باقي الإجراءات
    gitmeden önce Roket'le konuş. Yapmanı istediği bir işi var. Open Subtitles لكن قبل أن تغادر إذهب إلى روكيت فعندها عمل لك
    Yarışmayacaklar, ve o erkenden gidiyor. Open Subtitles ألغي كل دروسهم حتى موعد فيقاس فهم لن يتنافسوا سوية وهي سوف تغادر مبكرا
    Asıl konu, senin gitmen lazım ki ben de hayatımı huzur içinde yaşayabileyim. Dinle, dostum. Open Subtitles الموضوع هو انك يجب ان تغادر هذا المكان حتى استطيع ان اعيش بسلام
    Sahil kıyısında bir yer, buradan otobüs sabahın ilk ışıklarında kalkıyor. Open Subtitles إنه بالقرب من الساحل وهُناك حافلة التي تغادر في بداية الصباح.
    En son, bebeğiyle birlikte bir kahve dükkanından çıkarken görülmüş. Open Subtitles اخر مرة تمت رؤيتها تغادر محل قهوة مع طفلها الرضيع
    Hayır, hayır, hayır. Onunla birlikte hiç bir yere gitmiyorsun? Open Subtitles لا،لا، لا لن تغادر إلى أيّ مكان برفقته يا صديقي
    Aptalca olduğunu biliyorum ama gitme. Yanlız kalmaktan korkuyorum. Open Subtitles أعلم أن هذا سخيف,لكن لا تغادر أنا خائفة من البقاء وحيدة
    Buradan ayrılmak istemeyen bir kadın görüyorum. Kendinden kaçmaktan bıkmış bir kadın. Open Subtitles أرى إمرأه لاتريد أن تغادر إمرأه سئمت من عدم معرفتها من تكون
    Şu an dünyada yapmak istediğin son şey buradan gitmek. Open Subtitles آخر شيء تريد فعله في العالم الآن هو أن تغادر
    DiPaola'dan komutaya. Cincinnati, Serenity'e gitmek üzere ayrılıyor. Open Subtitles مندياباولاالىالقيادة السيدة الأولى تغادر المدرسة الى سيرينتى.
    Sana şehirden gitmeni söyledim! Yaşamaktan mı sıkıldın, delirdin mi? Open Subtitles لقد قلت لك أن تغادر المدينة هل مللت الحياة أم تدعي الجنون؟
    Hiç havamda değilim. Ben gidiyorum, ve senin de gitmeni arzu ediyorum. Open Subtitles أنا لست في حالة مزاجية سأرحل وأتمنى لك ان تغادر أيضا
    - gitmeden önce aramalısın. - Nasıl yaparsın bunu? Anne, baba... Open Subtitles كان يجب أن تتصل قبل أن تغادر لم تكن معه ؟
    - Eğer gemi gitmeden önce harekete geçmezsek burada sonsuza kadar kalacağız. Open Subtitles إذا لم نتصرف قبل أن تغادر تلك السفينة سنكون محصورون هنا للأبد
    Merkez, burası birim-1. Dadı gidiyor. Lütfen talimat verin. Open Subtitles هنا الوحدة الأولى مربية الأطفال تغادر أنصحنى.
    - gidiyor musun? - Salı günü duruşmam var. Open Subtitles أنت لن تغادر يجب أن أكون فى المحكمة يوم الثلاثاء
    gitmen beni çok üzüyor. Ama anlıyorum. Tanrı yardımcımız olsun, anlıyorum. Open Subtitles أكره أن أراك تغادر لكنني أفهم الأمر أتفهمه جداً
    Öğlen Kalküta'dan Hong Kong'a ayın 25'inde varmak üzere vapur kalkıyor. Open Subtitles هناك سفينة بخارية تغادر كالكوتا فى الظهيرة فى الخامس و العشرين إلى هونج كونج
    Her neyse, seni o kadınla evden çıkarken gördüğümde bundan gerçekten nefret etmiştim. Open Subtitles على أي حال, رأيتك تغادر شقتك مع تلك المرأة وقد كرهت هذا فحسب
    Oh, Prens Achmed. bu kadar erken gitmiyorsun, değil mi? Open Subtitles .أوه، أمير أحمد لن تغادر مبكراً، أستفعل؟
    Buradan gitme zamanın geldi. Open Subtitles استمع الي يا ولدي حان الوقت كي تغادر هذا المكان
    Bir partiye davetlidir. Hiç ayrılmak istemez. TED لقد تمت دعوتها لحفل. وهي لا تريد أن تغادر أبداً.
    Tamam. Michelle, Mason'a söyle Kim'le konuştum. Şehirden ayrılıyor. Open Subtitles ميشيل ، اعلمى ميسون الان ولقد تحدث الى كيم وهي تغادر البلدة
    Al bunu git başkasında kullan. Seni burada istemiyorum. Derhal gidiyorsun. Open Subtitles استخدمه مع امرأة أخرى أريدك أن تغادر المنزل في الحال
    Bugün hastaneden ayrılmadan önce seninle konuşmak istiyorum Dr. Harris. Open Subtitles كنت افضل ان تأتى الى الليله قبل ان تغادر,دكتور هاريس
    Teknen senin tüm dünyan ve ayrılırken yanına aldığıkların sahip olduğun her şeydir. TED قاربك هو عالمك، وكل ما تأخده معك عندما تغادر هو كل ما لديك.
    giderken bana teşekkür etmediğine inanamıyorum. Siz giderken bana teşekkür edeceksiniz, değil mi? Open Subtitles لا أصدق أنه لم يشكرني ستشكرني أنت حين تغادر أليس كذلك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد