ويكيبيديا

    "ثمة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • vardır
        
    • vardı
        
    • biri
        
    • şey
        
    • Bazı
        
    • varmış
        
    • şeyler
        
    • yok
        
    • tane
        
    • çok
        
    • iki
        
    • Burada
        
    • orada
        
    • olduğunu
        
    Köpeğe yardım etmenin iki yolu vardır. Birincisi dostuymuş gibi. Open Subtitles ثمة طريقتين لكي يخفف الكلب عن نفسه، الأولى كالصديق المخلص
    - Bir adam vardı. Onu duydum. - Elbette öyledir, sevgilim. Open Subtitles ـ ثمة رجل ، لقد سمعته ـ بالتأكيد ، يا عزيزتي
    Şu anda insanları en çok dehşete düşüren şeylerden biri gerçeğin ne olduğu konusunda milli bir uzlaşma olmaması. TED أعني، إنه واحد من أكثر الأشياء رعبا للناس الآن، أنه لا يوجد ثمة إتفاق قومي حول ما هو حقيقي،
    Sadece sizin için yapabileceğimiz bir şey olup olmadığını öğrenmek için uğradık. Open Subtitles كنا في الجوار. تساءلنا إن كان ثمة ما بوسعنا فعله من أجلكِ.
    Polis operasyonun nasıl yürütüldüğünü öğrenmek istiyor. Düşündüğü Bazı şeyler var. Open Subtitles الشرطي يريد معرفة كيف يدير عملياته، ثمة فكرة معينة في تفكيره
    Benden önce beyaz ve iri bir adam varmış. Güya manyağın tekiymiş. Open Subtitles كان ثمة رجل أبيض ضخم هنا قبل عودتي يفترض أنه مجنون كلياً
    Buradan çıkmak için tek bir yol var. Başka bir yol yok! Open Subtitles فلا يوجد سوى طريق واحد للخروج من هنا فليس ثمة طريق أخر
    Kazara ölmek vardır, kendini öldürmek vardır, bir de başkasını öldürmek vardır. Open Subtitles فثمة حادث موت عرضية و ثمّة انتحار و أيضاً ثمة جريمة قتل
    Bir bowling topunda köpeklerin kıçındakinden daha çok bakteri vardır. Open Subtitles ثمة جراثيم على كرة البولنغ أكثر مما في معي الكلب
    Eğer gerçekten hayatıma devam edeceksem, belki yapmam gereken başka bir şey vardır. Open Subtitles ربما أن ثمة شيء آخر يلزمني القيام به إذا كنت أرغب بالتقدم يوماً
    Ama eğitimden önce, şimdi hatırladım Bazı önemsiz işlerim vardı Open Subtitles لكنني تذكرت أن ثمة قضية عالقة عليّ أن أهتم بها
    Sanırım şu yönde birkaç kilometre geride bir kasaba vardı. Open Subtitles أعتقد أن ثمة بلدة، على بعد أميال من هذا الطريق
    İçimde bebeğin senin olmasını çok isteyen bir yan vardı. Open Subtitles ثمة جزء مني يرغب حقاً أن يكون هذا الطفل ابنك
    Hayır. Bir yere ulaşmaya çalışıyordum ve biri beni durdurmaya çalışıyordu. Open Subtitles كلاّ، كنت أحاول الذهاب لمكان ما وكان ثمة من يحاول منعي،
    Hepimiz kendi genetik faktörlerimizin kurbanıyız. biri sizinkine işemiş olmalı. Open Subtitles كلّنا ضحايا جيناتنا، لا بدّ أنّ ثمة من بال بجيناتك.
    Arabadaki uyuşturucuyla ilgili bir şey var, bana doğru gelmiyor. Open Subtitles ثمة أمر لا أصدقه بشأن المخدرات التي عثر عليها بالسيارة
    Kalp atış hızında bir düzensizlik varmış o yüzden test yaptırıyor. Open Subtitles ثمة شيء غير منتظم في معدل ضربات قلبها لذا ستقوم بفحوصات
    Sen ve annenle birlikte olmaktan daha önemli şeyler olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles ظننت أن ثمة أشياء أكثر اهمية من وجودي بينك وبين أمك
    Bak, hiç kimsenin senden haberi yok. Hayır, birileri beni biliyor. Open Subtitles ـ أسمعي، لا أحد يعرف بشأنّكِ ـ كلا، ثمة أحد يعرفني
    Bir tane de radyo satan var bir de arkamdaki çizgili gömlekli. Open Subtitles ثمة واحد آخر يبيع المذياع. وثمة واحد آخر خلفي يرتدي قميصاً مقلّماً.
    - Hayır, hayır, merak ettim sadece. - Burada daha fazla var. Open Subtitles ـ كلا، كلا، فقط من باب الفضول ـ ثمة الكثير منهن هنا
    Ama orada sıçanlar var baba. çok korkuyorum ben sıçanlardan. Open Subtitles ولكن يا ابي ثمة فأر بالاسفل وانا ارتعد من الفئران

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد