ويكيبيديا

    "خلال" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • içinde
        
    • boyunca
        
    • sonra
        
    • bir
        
    • için
        
    • iki
        
    • içerisinde
        
    • birkaç
        
    • son
        
    • aracılığıyla
        
    • esnasında
        
    • sayesinde
        
    • kadar
        
    • ile
        
    • içeri
        
    Temeli bittiği zamanda üç ay içinde katları ve çatışı vardı. TED منذ وقت التأسيس وحتى الإنتهاء، خلال ثلاثة شهور أكملنا السقوف والأرضيات.
    Böylelikle, tüm insan genomunu sadece saatler içinde tayin edebiliyoruz. TED والآن و خلال ساعات فقط يمكننا أن نحدد الجينوم البشري
    Sizlerle önümüzdeki 18 dakika boyunca inanılmaz bir fikri paylaşmak istiyorum. TED أريد أن أشارك معكم في خلال الدقائق القادمة فكرة رائعة جدا
    Kozmetik amaçlı kullanılan diğer implantlar da 10 yıl sonra aynı kaderi paylaşır. TED إنّ أجهزةً أخرى، كتلك المستخدمة لأغراضٍ تجميليّة، قد تلاقي نفس المصير خلال 10.
    bir parça İsviçre peynirinde görüldüğü gibi siyah bir zeminde bir küp olarak. TED كمكعب , على خلفية سوداء كما يرى من خلال قطعة من الجبن السويسري
    O halde bu şekilde, bir sürü farklı şey için pişmanlık hissedebiliriz. TED الآن خلال هذا السياق، يمكننا أن نشعر بالندم حيال أشياء كثيرة مختلفة.
    Yani mutluluk son iki yıldır duyduğumuz en popüler kelime. TED إذاً فالسعادة هي الكلمة الأكثر شعبية سمعناها خلال العامين الماضيين.
    Bazı yıllarda Teksas'ta yaklaşık 40 kişiyi infaz ettik ve bu sayı geçtiğimiz 15 yıl içerisinde önemli bir düşüş göstermedi. TED في بعض السنين في تكساس، قمنا بإعدام مايزيد عن 40 شخص، وهذا العدد لم يتناقص بصورة واضحة خلال ال15 عام المنصرمة
    Tekrar birkaç sesle yaptığımız bu parçalardan birini dinleteceğim. ama bu sefer olayın herkes tarafından yansımasının oluşturduğu şairane hissi sezebiliyorsunuz. TED وسأقوم الآن بعرض مقتطف قصير لنموذج حقيقي قمنا به لهذه الأصوات، ولكن ستشعرون بذلك حقا برواية كل شخص خلال هذه الحادثة.
    Haftada yaklaşık bir dil kaybediyoruz ve tahminlere göre, önümüzdeki yüz yıl içinde dünya dillerinin yarısı yok olacak. TED نحن نخسر ما يقارب لغةً واحدة إسبوعياً وبعض التقديرات تشير أن نصف لغات العالم ستختفي خلال المئة سنة القادمة.
    doğal olarak, beyin retinadan gelen bu sinyallere kendi içinde neler olduğu konusunda bir yığın bilgi daha ekler. TED وبطبيعة الحال ، يضيف الدماغ الكثير من المعلومات الى ما يحدث من خلال الاشارات التي تاتي الى شبكية العين
    İki hafta içinde, katılmak isteyen kişi sayısı 150 olmuştu. TED خلال أسبوعين، كان لدي 150 شخصا راغبا في الانضمام لي.
    Ve eğer yakından bakarsanız, video boyunca aldatıcı tebessümü göreceksiniz. TED وإذا نظرت عن كثب، سترى فرحة الخدعة خلال هذا الفيديو.
    Takvim, yıl boyunca çok önemli fikirlerle yüzleşmenize olanak sağlamanın bir yolu. TED التقويم هو طريقة للتاكد انه خلال السنة سوف تملاء بأفكار مهمة جوهرية
    Böylece tüm hayatım boyunca tamamen hayal ettiğim yolu çizebildim. TED وبذلك كنت قادرة على أن أحلم أحلام اليقظة خلال حياتي.
    Ve demo tanrıları izin verirse, 10 saniye kadar sonra bunu görebileceğiz. TED وإذا أشتغلت التجربة بمشيئة الله في خلال 10 ثوان يجب أن نراها
    Ve 2 saat sonra, sırtları ağrı içinde kaldığında, değişmişlerdi.. TED و خلال ساعتين, بعد ان كُسرت ظهورهم, كانوا قد تغيروا.
    Bu gördüğünüz an, birden fazla kamera tarafından kaydedilmiş bir an. TED هذه هي اللحظة ، و التي التقطت من خلال عدة كاميرات.
    Büyük camgözlerin kıyı toplulukları için önemi, dillerine de yansımış. TED أهمية الأسماك الشماسة بالنسبة لمجتمعات الساحل يُمكن إدراكها خلال اللُغة
    İletişim kurmak isteyen iki kişi için tek yolun onları manipüle etmek isteyen üçüncü bir tarafın finanse edilmesi olan bir toplumda yaşayamayız. TED لا يمكننا الحصول على مجتمع يكون فيه إذا ما أراد شخصان التواصل، يكون فقط من خلال وعبر تمويل شخص ثالث يريد التلاعب بهم.
    Tablet, dakikalar içerisinde midenizin asitli sıvısı içerisinde ayrışmaya başlar. TED يبدأ القرص بالذوبان في السوائل الحمضية خلال دقائق داخل المعدة.
    Bildiğiniz gibi, son birkaç senede bilgi anlamında internete sahibiz. TED كما تعلمون، خلال العقود القليلة الماضية، كان لدينا إنترنت المعلومات.
    Fakat son 20 yıldır, her yemekten önce el ele tutuşuyoruz. TED لكن خلال العشرين سنة الماضية، صرنا نتلوا الصلوات قبل كل الوجبات.
    Fetüsler ayrıca kendi katılacakları kültür hakkında, kültürlerin en güçlü ifadesi olan yemekler aracılığıyla bilgi sahibi sahibi olmaktadır. TED كما يتم أيضا تدريس الأجنة عن ثقافة معينة سوف ينضمون إليها من خلال أكبر المميزات للثقافة، ألا وهو الغذاء.
    Birketler pişirme esnasında ufalanıyor, ve küçük parçalara ayrılarak enerji kaybediyorlardı. TED والقوالب تتفتت قليلاً, وبالتالي نخسر طاقة عندما تنفصل خلال عملية الطهي.
    Birleşerek kurulacak açık, güvenli ve ücretsiz sistemler sayesinde böylesi gözetlemelerden kaçabiliriz, ve bir ülke bu problemi tek başına çözmek zorunda değil. TED من خلال بناء معا مفتوحة وحرة، ونظم آمنة، يمكننا أن يرحل مثل هذه المراقبة، ومن ثم لا يملك بلد واحد لحل المشكلة بنفسها
    Kaynaklar dahilinde geliştirilen önceki sektörleri ne kadar iyi hale getirdiğimizi düşünün. TED فكر في مدى نجاحنا في الصناعات السابقة التي طورناها من خلال المصادر
    Ve bu kemik süslenmiştir, ışığın kafatasından saçılmasıyla gördüğünüz gibi, boşluklarla, yani soluduğumuz havayı ısıtan ve nemlendiren sinüsler ile. TED وهذا العظم يتخلله، كما ترون، ضوء ساطع من خلال الجمجمة مع تجاويف والجيوب الأنفية، التي تدفئ وترطب الهواء الذي نتنفسه.
    Geniş ve dar kan damarları bu oyuklardan içeri girerler. TED حيث تدخل الأوعية الدموية الكبيرة والصغيرة من خلال هذه الثقوب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد