ويكيبيديا

    "داء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hastalığı
        
    • Kuduz
        
    • hastalık
        
    • hastalığını
        
    • hastalığının
        
    • hastası
        
    • hastalığına
        
    • sendromu
        
    • hastalığından
        
    • hastalığım
        
    • zona
        
    • aşımı
        
    • iltihabı
        
    • iltihabım
        
    Bu Konzo hastalığı, Afrika'da açıklamasını yapmak için yirmi yılımı harcadım. TED هذا داء كونزو, الذي أمضيت 20 عاما في دراسته في أفريقيا
    Evet, kedi tırmığı hastalığı olabilir ya da parazit olabilir. Open Subtitles أجل، قد يكونُ داء خرمشة القطط أو اليرقات الحشويّة المهاجرة
    Öpüşme hastalığı için biraz fazla yaşlısın. Tabii bağışıklık sistemin tehlikede değilse. Open Subtitles أنتَ أكبر قليلاً على داء التقبيل، ما لم يكن جهازكَ المناعيّ معطوب
    Burada Kuduz hafife alınacak bir şey değil. Derhal iğne olman lazım. Open Subtitles داء الكلب هنا ليس بمزاح، عليك تلقي حقنة بأسرع ما يمكن، لنذهب.
    Bu sendrom bazı hastalıkların gelişim riskini arttırır. Kardiyovasküler hastalık ve tip 2 diyabet gibi. TED الذي يرفع من خطورة الإصابة بحالات خطيرة كمرض القلب و الأوعية الدموية و الصنف الثاني من داء السكري
    Egzama değil, Sedef hastalığı, yani çok daha önemsiz bir deri hastalığı. Open Subtitles إنها ليست إكزيما إنها داء الصدفية والتي هي حالة جلدية أقل خطورة
    Graves hastalığı gibi duruyor veya farklı bir tiroid bozukluğu. Open Subtitles يبدو كأنه داء جريف او امر أخر متعلق بالغدة الدرقية
    Size motor sinir hastalığı ile neler olduğunu gerçek hayattan bir açıklamayla göstermek istiyorum. TED لذا أود أن أعطيك تشبيه من واقع الحياة عن ما الذي يحدث مع داء العصبون الحركي.
    Sıtma, Chagas hastalığı ve giardia için hastalarından veri toplamaya başladık. TED بدأنا بجمع بيانات عن الملاريا، داء داء المثقبيّات الأمريكي والجياردية من المرضى أنفسهم.
    Birçoğunuz da herhalde obezite, diabet, kron hastalığı, ülseratif kolit, alerji ve astımı olan biri biliyorsunuzdur. TED والعديد منكم يعرف غالبًا شخصًا يعاني من البدانة، السكري، داء كرون أو التهاب القولون القرحي، أمراض الحساسية والربو.
    Eski bir deyim vardır: "İnsanın bildiği her hastalığı tedavi edecek bir bitki vardır." TED هناك قولة قديمة تقول لكل داء عرفته البشرية، هناك عشبة لعلاجه.
    Lime hastalığı keneyle (tick) bulaşır. Belsoğukluğu penisle (dick) bulaşır. Open Subtitles داء لايم ينتقل عن طريق العضو الذكري، والسيلان ينتقل عن طريق العضو الذكري
    Yıllardır, doktorun garip bir hastalığı vardı. Open Subtitles لسنوات عديدة ظل الدكتور يعانى من داء غريب
    Buralarda sivrisinekler, Fil hastalığı olarak bilinen bir hastalığa sebep oluyor. Open Subtitles هنالك بعوض لديهم يحمل مرضاً اسمه داء الفيل
    3 yıl önce Portekizli bir adama merkezi sinir sistemini etkileyen uyku hastalığı teşhisi kondu. Open Subtitles مرض رجل برتغالي منذ ثلاثة أعوام باضطراب عصبي و هو داء النوم
    İşte bir evet veya hayır sorusu. Kuduz aşınız var mı? Open Subtitles ،إليك سؤالاً بنعم أم لا هل حُقنت ضد داء الكلب ؟
    Başlamadan önce adı Kuduz olan bu ölümcül hastalık hakkında bir kaç şey söylemek istiyorum. Open Subtitles قبل ان نبدء اود قول بعض الكلمات عن هذا المرض الفتّاك المسمى داء الكلّب
    Ve senin için kötü bir kehanet. Afrika uyku hastalığını tedavi etmek iyi para getirmiyor. Open Subtitles و نذير شؤم كبير لك لا أموال كثيرة لعلاج داء النوم الأفريقي
    Teorin Addison hastalığının böbrek sorunları haricindeki belirtilere uyması üzerine kurulu. Open Subtitles نظريتك هي أن داء أديسون يسبب كل الأعراض عدا مشكلة الكليتين؟
    Arkadaşım şeker hastası. Onu doktora götürmem lazım. Open Subtitles صديقي لديه داء السكري هو في حاجة للذهاب الى الطبيب
    Göğüs ağrısı ve nefes darlığı yok. Polikistik böbrek hastalığına sekonder gelişmiş beyin anevrizması? Open Subtitles أمّ دم دماغيّة ناتجة عن داء الكلى المتعدّدة الكيسات؟
    Ne alzheimer, ne gluten alerjisi ne klinefelter sendromu, ne tay-sachs hastalığı-- Open Subtitles لا داء الزهايمر، لا اضطرابات هضمية، لا متلازمة كلاينفلتر أو التاي ساكس
    Bunun usûle uygun olmadığını biliyorum ama tanıdığım biri Fabry hastalığından muzdarip. Open Subtitles أعرف أنّه ليس وضعا طبيعيا لكن فتاة أعرفها تعاني من داء فابري
    Sedef hastalığım için dirseklerime sürüyordum şimdi bak bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz. Open Subtitles أقوم برشه على وسائدي من أجل داء الصدف، و انظري، إنه ناعم كمؤخرة طفل
    Kızamıkçık, zona, lupus. Open Subtitles وقمت بتدوين بعض الأشياء. الطفح الوردي، داء المنطقة، الذئبة.
    Al götüne sok aşımı da ya, umurumda değil! Open Subtitles لا يهمني حتى لو كان أخذته داء الكلب بلدي!
    Röntgen filmine göre kırık iyileşmekle beraber... belirgin dejeneratif eklem iltihabı belirtileri vardı. Open Subtitles أوضحت من أنه برغم التئام الكسر فهناك إشارة واضحة لوجود داء المفاصل
    Jenital iltihabım var. Open Subtitles أعاني من داء القوباء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد