ويكيبيديا

    "دافع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sebebi
        
    • sebep
        
    • neden
        
    • nedeni
        
    • gerekçe
        
    • gerekçesi
        
    • motive
        
    • amacı
        
    • dürtü
        
    • savundu
        
    • koru
        
    • güdüsü
        
    • sebebim
        
    • motivasyon
        
    • nedenleri
        
    Yağmur ayini sebepten sayılırsan yapmak için bir sebebi vardı. Open Subtitles لديه الدافع اذا اخذته في الاعتبار دافع طقوس المطر القديمة
    Temiz bir sicili vardı, geçmişte yaptığı bir yanlışı yoktu, sırları satmak için bir sebebi yoktu. TED كان لديه سجل لامع، لم يرتكب أخطاء في الماضي، أو أي دافع واضح لفعل هذا
    Önemli kayıtların yetersiz, olayı gören şahit yok, itiraf yok, sebep yok. Open Subtitles لا تسجيلات, لا شهود عيان لا إعتراف بالجريمة ولا دافع لها أيضاً
    Senin gibi zavallı bir çocuğu sevmem için hiçbir neden yok! Open Subtitles أي دافع كان يمكن أن يجعلني أحب طفلة مثيرة للشفقة مثلك؟
    Benimle konuşması için bir nedeni yok. Henüz yok yani. Open Subtitles ليس لديه دافع ليتحدث معي ليس بعد على أي حال
    Daima bir gerekçe olması gerektiğini bilecek kadar detektif hikâyesi okudum. Open Subtitles لقد قرأت العديد من القصص البوليسية لأعرف أن هناك دافع دائماً
    O zaman gidip, onlarla konuşalım, ve hangisinin gerekçesi olduğunu öğrenelim. Open Subtitles لذا دعنا نذهب إلى هناك، ونتكلّم معهم لنعرف أيّهم يملك دافع
    Katilin öldürme sebebi her ne ise mücevher dolusu bir çantayı bırakması, aptallık olurdu. Open Subtitles أياً كان دافع القاتل لقتلها كان سيكون أحمقاً لو ترك علبة مجوهرات ثمينة تفلت منه
    Vay canına! Bu, neresinden bakarsan bak iyi bir cinayet sebebi. Open Subtitles اظن انها دافع قوى لارتكاب القتل لكل واحد
    Oyunumuzun adı "cinayet sebebi". Savcılık henüz bunu bilmiyor. Open Subtitles لعبتنا ستكون مبنية على الدافع للجريمة و موكلنا ليس له أى دافع لهذا
    Boşluklara yazdığınız bütün uygunsuz yorumlar suça iten sebep olarak görünüyor. Open Subtitles جميع هذه التعلقيات البغيضة التي كتبتها على الهوامش تشير إلى دافع
    Size kızların ölümlerinden Dr.Stevenson'un sorumlu olduğunu söyleten sebep nedir? Open Subtitles مايدفعك لقول هذا دكتور ستيفنسون هو دافع المسؤولية عن موت الفتيات ؟
    Bay Salle'nin, Bay Kimball'ı öldürmesine neden olabilecek bir gerekçe biliyor musunuz? Open Subtitles هل تعرف أي دافع كان على السيد سال ربما قتل السيد كيمبل؟
    Parasız kalmamak için Dicey Hot'tan kurtulmak bana iyi bir neden gibi geldi. Open Subtitles وتخلص من هدّافة الفريق ليتجنب خسارة جميع أمواله يبدو دافع جيد بالنسبة لي.
    Eğer oysa öldürmek için iyi bir nedeni var demektir. Open Subtitles إذا كان هذا ما حدث ، فهذا دافع قوي للقتل
    Şey, sizin gibi bir kaç zeki insan için cinayet nedeni bulmak çocuk oyuncağı olmalı. Open Subtitles حسناً إيجاد دافع شيء سهل على زوج ذكي مثلكم
    Daima bir gerekçe olması gerektiğini bilecek kadar detektif hikâyesi okudum. Open Subtitles لقد قرأت العديد من القصص البوليسية لأعرف أن هناك دافع دائماً
    Ethan benle birlikteydi ve zaten bilgisayarı çalması için hiçbir gerekçesi de yok. Open Subtitles حينما تم اقتحام المنزل و ليس لديه أي دافع ليسرق الحاسوب
    Beni sürekli teşvik etmesi çok motive edici bir şey sürekli beni destekliyor ve daha iyisini yapabileceğime inanıyor. Open Subtitles هذا دافع إضافي أن يقوم بتحفيزي طوال الوقت ويشجعني دائمًا ويؤمن أنّه بمقدوري دائمًا أن أقدم ما هو أفضل
    Bana o kadar çok yalan attı ki, gizli bir amacı olmadığına inanmıyorum. Open Subtitles كذب علي كثيراً ويصعب التصديق بعدم وجود دافع خفي
    Buna karşı konulmaz dürtü diyebiliriz. Savunmanı bu şekilde yapabiliriz. Open Subtitles يطلق عليه دافع لا يقاوم , وهذا هو دفاع قانوني
    Sözlerini geri alması veya açıklaması istendiğinde de aynı görüşü savundu. TED بل دافع عن رأيه عندما طلب منه مرة أخرى توضيح موقفه أو التراجع عنه.
    "Kurtar beni yüce Tanrım. Kudretinle benim davamı koru. Open Subtitles أنقذني، يا الهي، بإسمك بقوّتك، دافع عن قضيتي
    Kâr etme güdüsü bu dünyadaki sağlık sonuçlarını dönüştürüyor. TED سيتحول دافع الربح لنتائج صحية في هذا العالم.
    Onu öldürmek için sebebim vardı. Open Subtitles كان لدي دافع لقتلِه، الذي من الممكن أن يؤخذ
    İtiraf etmeleyim ki, üçüncü bir motivasyon daha var. TED يجب أن أعترف، يوجد هناك دافع ثالث كذلك.
    İkisinin de öldürmek için nedenleri olmadığını anlayana dek yaparlar ve yakalanmazlar. Open Subtitles ويفكرون طالما لا أحد منهما لديه دافع للقتل فلن يمسك بهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد