ويكيبيديا

    "سن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Sun
        
    • diş
        
    • dişi
        
    • yaşındayken
        
    • genç
        
    • yaşındaki
        
    • yaşa
        
    • yaşını
        
    • yaşında
        
    • yaşına
        
    • yaşlarında
        
    • yaş
        
    • yaşlı
        
    • dişini
        
    • yaşlarda
        
    Ama Sun Yatsen bu Japon şeytanlara saldırmaya cesaret etmez. Open Subtitles لكن سن ياستين لن يجروء على مهاجمة هذه الشياطين اليابانية
    Hatta, her diş kendine özgü semtleri, bağırsaklarımız ise birbirleriyle etkileşimli mikropların metropollerini oluşturuyor. TED حتى كل سن يعتبر حي مستقل بنفسه، وأمعائنا هي مدن متحدة من الميكروبات المتفاعلة.
    Bir dişi 15 yaşlarına eriştiğinde bu toplantılar diğer gruplardan erkeklerle çiftleşmek için bir imkân sağlar. TED بمجرد بلوغ الأنثى سن الخامسة عشرة تقريبا، تصبح الاجتماعات فرصًا للتزاوج مع ذكور من مجموعات أخرى.
    Çok önceleri --aslında ilk seferime henüz 17 yaşındayken çıkmıştırm. TED في الواقع, أول بعثاتي كانت في سن 17 من عمري.
    genç bir lise öğrencisi oturuyordu ve gerçekten fakir bir aileden gelmişti. TED طالبة فى المدرسة الثانوية، في سن المراهقة جاءت من أسرة فقيرة حقا
    Ve sonuçlar başka bir biçimde kendini gösteriyor. Emeklilik yaşındaki insanların sayısı hızla artmakta. yani 46-64 kuşağının emeklilik dönemlerinden bahsediyoruz. TED و تتحول لمسار آخر حيث ترتفع عند الأشخاص الذين هم في سن التقاعد بشكل سريع جداً وعندما يصل المواليد سن التقاعد
    Ve eminim ki çok da fazla reddedildiğini sanmıyorum, ama belli bir yaşa gelince, şu kırışık boynunla ortalarda salınma fikri çok ürkütücü. Open Subtitles لا أظن بأنكِ قد اختبرتِ رفضا كثيرا في حياتكِ متى تصلين إلى سن معين يصبح من المخيف أن تعودي إلى المواعدة ببشرتك الغضة
    Erkekler 40 yaşını geçince iyi yaptıklarına inandıkları şeyleri yapmayı severler. Open Subtitles عندما يتخطى الرجال سن الأربعين فإنهم يرغبون بعمل أشياء واثقين منها
    Gece geç bir saatti ve 80 yaşında olan babam bir yol yapım projesindeki yolsuzluk hakkında 70 sayfalık bir kamu davası metni yazıyordu. TED كان الوقت متأخر جداً في الليل، وفي سن ال 80، كان يكتب ترافع دعوى مصلحة عامة من 70 صفحة ضد الفساد في مشروع طرق.
    15 yaşına geldiğimde, opera eğitimi için artık çok geç kaldığımı biliyordum. TED لذلك في سن 15 سنة ، كنت أعرف بأنني أكبر من أتدرب
    Sabotajcı orada, ve biz de aynı zamanda Sun Tzu'nun "Savaş Sanatı"'nı okuyoruz. TED يوجد العنصر المخرب هنالك، و نتعلم أيضا من كتاب سن تزو "فن الحرب."
    Ve bence tıpkı Sun Tzu'nun dediği şekilde yaşamak biraz garip. TED و أخمن أنه إحساس غريب لتعيش ما وصفه سن تسو.
    Baron'u gördüğünüzde... ağzınızda zehirli gaz taşıyan bir diş olacak. Open Subtitles عندما ترى البارون سيكون لديك سن مسموم جديد
    Burada çürük bir diş var, annen sana söylemedi demek ki? Open Subtitles يوجد هنا سن سيء ألم أخبرك حتى التدخين ممنوع
    Mr. Wurzel. dişi ilk bebeğini 11-12 yaşındayken doğurur. TED السيد ورزيل. وضعت الأنثى مولودها الأول عندما بلغت سن الـ11 أو الـ12.
    Kafanın karışması mantıksız. O üreme yaşında sağIıkIı bir dişi. Open Subtitles إرتباكك ليس منطقياً إنها فتاة سليمة في سن الإنجاب
    Gerçekten de okula gittiğim ilk gün, altı yaşındayken teknik olarak yetersiz beslendiğim için özel bir beslenme programına dahil edildim. TED بالفعل في أول يوم عند ذهابي للمدرسة في سن السادسة وضعت في برنامج مخصوص للتغذية لانني كنت مصاب بسوء التغذية فعلياً
    Notları hep A ve B, ama 8 yaşındayken bize hiçbir şey vermiyor. Open Subtitles بطاقات علاماته كلها ممتاز وجيد جدا, ولكن في سن 8, ليس لدينا شيء
    Kesinlikle. Lütfen, tek isteğim tipik bir Amerikalı genç olmak. Open Subtitles بكل سرور اريد ان اكون الامريكية في سن المراهقة فقط
    Burada bazı insanlar 9 yaşındaki bir kızın evlenmeye hazır olduğunu düşünür. Open Subtitles بعض الناس هنا تنظر للفتاة على انها مستعدة للزواج في سن التاسعة
    Biraz daha büyük yaşa uygun bir şeye ne dersin? Open Subtitles ماذا عن شيء أكثر من ذلك بقليل في سن مناسب؟
    Ağabeyin, Veliaht Prens Hyojang öldükten sonra kırk yaşını geçtiğimde sen doğdun. Open Subtitles عندما الخاص بك توفي الأخ الأكبر وأنا ولد كنت في سن الأربعين.
    Bu üç sert küçük serseriden soldaki benim büyükannem, beş yaşında ve kız ve erkek kardeşi, yaşları on bir ve dokuz. TED هؤلاء الأشقياء الصغار الثلاثة هم من اليسار، جدتي في سن الخامسة، ثم أختها و أخوها كانت أعمارهم حينها 11 و 9 سنوات.
    Çoğu çocuk 12 yaşına gelmeden önce kanoya binmekten veya yıldızlı bir gökyüzünde kamp yapmaktan daha fazla kez Disney Dünyası'na gidecek. TED في السابق معظم اطفال سن 12 قد قاموا بزيارة عالم دزني أكثر بكثير من ركوبهم زورق أو التخييم تحت سماء مليئة بالنجوم.
    15 yaşlarında tutuklandılar ve suçlamalar 29 yıl sonra düştü. TED تم اعتقالهم في سن 15، وأسقطت إدانتهم بعد 29 سنة.
    Fakat bu orta kısımda, 20 ila 45 yaş arası, Botsvana' da ölüm oranları Mısır'dan çok çok çok çok yüksek. TED ولكن في متوسط العمر بين سن الـ 20 و الـ 40 نجد أن معدل الوفيات في بتسوانا أكثر بكثير من مصر
    Şöyle diyeyim; benim nöbetimde yaşlı kadınlardan bazıları boğulur gibi yapmıştı. Open Subtitles ولنقل فقط أن هناك بضعة كبار سن تظاهروا بالغرق أثناء زهّريتي
    Erkek bir keçinin dişini çektiğimi sana anlatmış mıydım? Open Subtitles هل حدثتك من قبل عن مغامرتي عندما اقتلعت سن العنزة؟
    10'lu yaşlarda anne olmak, dediğim gibi adeta bir salgın halinde. TED .الحمل في سن المراهقة، كما قلت، هو وباء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد