ويكيبيديا

    "فلا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değil
        
    • yüzden
        
    • o
        
    • hiçbir
        
    • sakın
        
    • Yani
        
    • bile
        
    • da
        
    • de
        
    • için
        
    • yoktur
        
    • asla
        
    • etme
        
    • varsa
        
    • değilim
        
    Bu yer bitişik olmak zorunda değil, birbirine bağlı olmak zorunda değil. TED فلا داعي لأن يكون الأمر معدياً ولا داعي لربط جميع الأمور ببعضها
    Amaç sende olan bir şeye ihtiyacı olan herkes ile ticaret yapmak değil. TED فلا يجب أن يكون الهدف القيام بالأعمال مع كل من يحتاج ما لديك.
    Bu yüzden bir gün beni öldürmeyeceğinden asla emin olamam. Open Subtitles فلا يمكننى التأكد من انك ستُقدمين على قتلى يوما ما,
    Muhtemelen o kadar çok yiyeceksiniz ki ertesi günü de tatil ilan edeceğiz. Open Subtitles وكاحتمال أن تأكلوا كثيرا فلا تكونون أصحاء اليوم التالي فسنجعل ذلك عطلة أيضا
    o adama her ne olduysa, seninle hiçbir ilgisi yok. Open Subtitles ايّاً كان ما حدث لذلك الرجل، فلا علاقة له بك
    Bir tavsiye istersen, bu planı sakın şişman herife anlatma. Open Subtitles إن كنت تريد إخفاء سر. فلا تخبر هذا الفتى السمين.
    Kütüphaneci olduğunu biliyor Yani bu utandırıcı bilgiyi nasıl söylesem diye kaygılanman gerekmiyor. Open Subtitles هى تعلم بأنك رجل مكتبى لذا فلا حاجة لكسر تلك الأخبار المحرجة إليها
    Konsantre olmayandaki gibi, hatta saf olanda bile, bildiginiz gibi, eger saf alkolu koklarsaniz, curuk yumurta kokusu yoktur. TED حتى عندما يكون نقيا،بدون تركيز، تعلمون انه، لو شممتم ايثانولا صافيا، فلا يمكن ان يكون له رائحة البيض الفاسد.
    Nereye? Bizi burada da takip etti. Nereye gidersek gidelim,bizi bulacak. Open Subtitles فلسوف تتبعنا حيث نذهب فلا يمكننا أن نقوم بالهرب إلي الأبد
    Eğer sirkteki bir midilli gibi görünmek istiyorsanız hiç problem değil. Open Subtitles إذا أردت أن تبدى مثل المهر فى السيرك ، فلا بأس
    Resim sadece gerçeği değil, gerçeğin ardındaki hayali de gösterir. Open Subtitles أما اللوحة فلا تظهر الحقيقة فقط ولكن الحلم الذى تمثله
    - Hiç de öyle değil. - o halde bitirmiş olmalıyız. Open Subtitles بأى حال من الأحوال سيدي فلا بد من أن تكون شاملة
    Bir yerlerde büyükbabamla aynı hücrede kalmış bu yüzden bana böyle saçmalıklarla gelme. Open Subtitles كما تعرف, وفي إحدى الزنزانات ستجد جدي، يارجل، فلا تُتعب نفسك بهذه التفاهات.
    Eğer yasaya bir şans vermezsek, özgürlüğün hiçbir anlamı yok! Open Subtitles لو لم نمنح القانون فرصة ، فلا تستحق الحرية شيئا
    Ama aramızda bir şey varsa bana sakın yalan söyleme. Open Subtitles ولكن إن كان هناك ما يجري بيننا، فلا تكذب علي
    Yani... sizinki çok ciddi bir şey değilse pek gerekmiyor aslında. Open Subtitles لذلك إذا كان الامر شيئ عابر فلا حاجة لذلك على الإطلاق
    Bu endişelerimin bir kısmı, diğer kısmı bu kısma inanmıyor bile. Open Subtitles جزء مني فقط هو القلق أما الجزء الآخر فلا يصدق هذا
    Eğer bu taraftan birileri bu kişilerin ne yaptığını anlamazsa sorun olmaz çünkü birbirimizin daha iyi bir hareket için çalıştığımızı biliyoruz. TED إذا لم يفهم أحدهم فيما يخص هذا الجانب ما تحاول فعله تلك المجموعة، فلا بأس، لأننا جميعاً نثق أننا نعمل لصالح الحركة.
    Bunu kullanman gerekeceğini sanmıyorum, ama eğer gerekirse, tereddüt etme. Open Subtitles لا أعتقد أنكِ ستضطرى لإستعماله لكن اذا استعملتيه فلا تتردى
    Şayet yardım edebileceğim başka bir şey varsa, çekinmeden isteyin. Open Subtitles لو كنت ترغب في اية مساعدة فلا تتردد في الطلب
    Raj artık Sheldon için çalışıyor, artık ona şoförlük yapmak zorunda değilim. Open Subtitles بما أن راج يعمل لدى شيلدون فلا يتحتم علي توصيله بعد الآن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد