| Video kayıtlarında gördüğümüz her kim ise, üstündeki giysiler etrafa atılmış. | Open Subtitles | أيّن كان من رأيناه بشرائط الفيديو, ملابسه مبعثرة في أرجاء المكان. |
| kim bu tanrılar oluşturulur, saklandığını kim , onlar tuzak vardır. | Open Subtitles | مهمن كانوا هؤلاء الآلهة مهمن كان من يختبأ ، فهم محاصرون |
| Çin'de ailesiz genç bir kız olarak yaşamak çok zordu. | TED | في الصين، كان من الصعب أن أعيشكفتاة شابة دون عائلتي |
| Kamu mimarisi tepeden inme olduğu takdirde O kadar da başarılı değildir. | TED | معمار الأبنية العامّة ليس ناجحًا بهذا القدر إذا كان من أعلى لأسفل. |
| Son sırayı ise, acıkan ve yemek yemek için duran ve karşıya geçmeden önce biraz uyuyan domuz aldı. | TED | المركز الأخير كان من نصيب الخنزير، الذي أحس بالجوع فتوقف ليأكل ويغفو قبل أن يتهادى أخيرا صوب خط النهاية. |
| Ve herkes "bu Benim kardeşim de olabilirdi", diye düşünmeye başladı. | TED | وجميعنا شعر أن خالد كان من الممكن أن يكون أخ لنا |
| Bu izi her kim bıraktıysa, aynısı 1961`de de buradaydı. | Open Subtitles | اياُ كان من أحدث هذة البصمة فأنها هنا من 1961 |
| Ama size söz veriyorum, bunu her kim yaptıysa, adalete teslim edilecektir. | Open Subtitles | ولكن أعدكما، أنه مهما كان من فعل هذا فإنه سيتم تقديمه للعدالة |
| Dişçi masraflarının hepsini karşılayacağım ya da mücevher dişlerinin ya da her kim oraya ne halt koyduysa işte. | Open Subtitles | وأعتذر عن هذا، سأعوض لك سأدفع لك فاتورة طبيب الأسنان أو فاتورة الجوهري أياً كان من زرع لك السنّين؟ |
| 7315 m. yükseklikte durumu kritik olan pek çok hastayı tedavi etmek zorunda kaldım ki bu bir mucizeydi. | TED | وكنت أُواجه الكثير من المرضى الذي كانوا في وضع حرج على إرتفاع 24000 قدم والذي كان من الإستحالة معالجتهم |
| Onlar için cangılın tarafsız olduğunu fark etmek çok zordu. | Open Subtitles | كان من الصعب عليهم أن يدركوا أن الأدغال كانت محايده |
| Saplantısından kaynaklanan aynı esrimenin artık Onu egemenliği altına... almaktan ne denli uzak olduğunu çok geçmeden sezdiği anlaşılıyordu. | Open Subtitles | أن الآن أن العاطفة كان يستهلك، وقال انه لم يعد يشعر نفسه الحماسة الدينية لمعبوده كما كان من قبل. |
| Biri sana para verseymiş keşke. Daha iyi bir insan olurdun O zaman. | Open Subtitles | كان من الأفضل أن يمنحك أحد كل ذلك لكنت إنسان ألطف من ذلك |
| Biri sana para verseymiş keşke. Daha iyi bir insan olurdun O zaman. | Open Subtitles | كان من الأفضل أن يمنحك أحد كل ذلك لكنت إنسان ألطف من ذلك |
| Yatırılan miktarın da devir sözleşmesi için olduğu su götürmez. | Open Subtitles | من المؤكد أنّ مبلغ الإيداع كان من أجل عقد الإستيلاء |
| Arz ederim ki, bu notu yazan her kimse Sovyet yapımı Küba AK-47 saldırı tüfeği çalışırken onunla hiç karşı karşıya gelmemiştir. | Open Subtitles | لأنفسهم لا يجب أن يتدخل فيه الضباط حسناً، أعترف إليكِ بأن مهما كان من كتب هذا التقرير فإنه لم يواجه قط فوهة |
| Belki de yazsam Daha iyi olur. - Haydi, biraz kağıt bulalım. | Open Subtitles | ا ربما كان من الأفضل كتابتها, هل لديك قطعة من الورق ؟ |
| O zaman Onu bilgisayarıma koyan kişi beni suçlamaya çalışıyor. | Open Subtitles | اذا ايا كان من وضعه في جهازي يحاول ان يورطني |
| - Seni görmek güzeldi John. - Evet. - Ama gitmeliyim. | Open Subtitles | كان من الجيد رؤيتك ثانيةً, جون لكنّي يجب أنْ أذْهب الآن |
| Şimdiye kadar bu teknede gerçekleşen en dramatik şeylerden biriydi. | Open Subtitles | لقد كان من أكثر ما حصل معي حزناً على القارب |
| Madem ki Onu görmek bu kadar zor, belki ona bir kartvizit bırakabiliriz. | Open Subtitles | اذا كان من الصعب أن نراه ، ربما يتعين علينا ترك بطاقة اتصال. |
| Jettel! Asla şansım olmadı çünkü hep evli bir kadına aşık oldum. | Open Subtitles | كان من سوء حظي أنني كنت أقع بحب نساءٍ كُنَّ لغيري بالفعل |
| Bay Friendly, liman sendikasının doklarında hakimiyetini sürdürmek için Joey Doyle'un öldürülmesinin kesinlikle şart olduğunu açıkça belirtti mi? | Open Subtitles | ايمكنك ان تقول ان السيد فرندلى اوضح لك انه كان من الضرورى قتل جوى دويل لكى يحافظ على تحكمه |