Bir zamanlar Dora'da olduğu gibi yöntemlerini değiştirdiğinde çalışmaları ikiz anlamlı oluyordu, belkide kendi sinirliliği ve parçalanmışlığından dolayı. | Open Subtitles | كما فعل عندما غير من ماري تريز لدورا كان هناك غموض معين في أعماله ربما ليُعبّر عن الأرق والاستياء |
Muhtemelen çoktan canıma kıymıştım, tıpkı birçoğunun yapmış olduğu gibi. | TED | ربما كنت سأضع حداً لحياتي، كما فعل الكثير غيري. |
Beni tuzağa mı düşürmeye çalışıyorsun annemlerin o odada yapmaya çalıştıkları gibi mi? | Open Subtitles | هل تحاول إحتجازي كما فعل والداي في تلك الغرفة الصغيرة |
Savaştan kurtulmak için tıpkı dayımın yaptığı gibi Amerika'ya gideceğim. | Open Subtitles | سأذهب إلى أمريكا كما فعل عمنا لأهرب من هذه الحرب |
aynı yıllar önce benimkine yaptığı gibi sizin sisteminize savaşı getirecek. | Open Subtitles | سوف يحضر الحرب لنظامكم فقط كما فعل معى من سنوات مضت |
Bu şartlar altında kim olsa kontese yardım ederdi... sekreterin yardım ettiği gibi. | Open Subtitles | أى أحد كان تحت هذه الظروف كان سيساعد الكونتيسة كما فعل السكرتير. |
Andrzej üniformasına, tıpkı babasının üniversiteye olduğu gibi sadıktı. | Open Subtitles | لقد أراد أندري أن يقوم بواجبه إتجاه زيه كما فعل والدهُ |
Beni tıpkı modellikte ve dişlerini çürütmemekte olduğu gibi yine alt etti. | Open Subtitles | إنه يهزمني مجدداً كما فعل تماماً مع عرض الأزياء و الخلو من تسوس الأسنان |
Ama kablosuz modemde olduğu gibi bu makinanın beni yenmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | و لن أجعلها تهزمني كما فعل معي ذلك الموصل اللاسلكي. |
Sanırım Hollyfield'a transfer olacak. Ribbis'ta olduğu gibi. | Open Subtitles | سوف تنقل الى هولي فيلد أتصور كما فعل ريبيس |
Geçen sefer olduğu gibi gıkını çıkarmadan oturup deli gibi davranacak. | Open Subtitles | لأنه فقط سيتظاهر بالجنون كما فعل المرّة الماضية |
Nathan'ın Brooke'un altında olması gibi mi yani? Yoksa Brooke mu Nathan'ın altındaydı? | Open Subtitles | كما فعل نايثن ببروك, أو كما فعلت بروك بنايثن؟ |
Sende Protestanlara baban gibi mi davranacaksın, onları kınyacak mısın? | Open Subtitles | هل ستحكم كما فعل والدك بإدانة البروتستانتيين؟ |
Ne, Tommy nin en son girdiği gibi mi? | Open Subtitles | ماذا ؟ كما فعل تومي المرّة الماضية ؟ |
O canavar, başkalarına yardım etmemi sağlıyor, babamın yaptığı gibi. | Open Subtitles | أنا أستخدم هذا الوحش لمساعدة الآخرين ، كما فعل أبي |
2. Hector, birinciyi önceden yaptığı gibi tanka doğru kovalayacak. | Open Subtitles | هيكتور2 سوف يطارد هيكتور3 ألى الصهريج كما فعل من قبل |
Saatten başka bütün her şeyini çıkarmış aynı Heather Wilson'a yaptığı gibi. | Open Subtitles | لقد خلع عنها كل شي إلا الساعة كما فعل مع هيذر ويلسون |
Ve sonrasında da beni paçavra gibi fırlatıp attı aynı doğduğum gün bana yaptığı gibi. | Open Subtitles | و بعدها ألقى بي في هذه الحياة كقطعة خردة كما فعل بالضبط يوم مولدي |
Bize, Los Angeles'da inşa ettiği gibi bir konser binası yapabilir. | Open Subtitles | يمكنه أن يبني لنا قاعة احتفالات كما فعل في (لوس انجلس) |
Bizi yok ettiği gibi onları da yok edecek olan bir kader. | Open Subtitles | قدر يقوم بتحطيمهم, كما فعل معنا تماماً. |