Eğer bizim onu yok edeceğimizi düşünüyorsa, herhangi bir yere gidebilir. | Open Subtitles | إذا كانت تعتقد أننا سندمرها هنا يمكن أن تذهب لأي مكان |
Bu gösteriri haricinde elimde hiç bir şey yok Hiç bir yere gidemem | Open Subtitles | بدون هذا العرض , ليس لدي شئ , و لن أذهب لأي مكان |
Hiçbir zaman bir yere gitmedik. İş hep daha önemliydi. | Open Subtitles | إننا لم نخرج لأي مكان فلطالما كان عملك هو الأهم |
Evet, ama bu daha önce bizim bir yere gitmemize engel olmadı. | Open Subtitles | ذلك لم يمنعنا أبدا من الذهاب لأي مكان أردنا الذهاب إليه قبلا |
Dışarısı buz gibi ve onun bir yere gittiği yok. | Open Subtitles | البرد قارس في الخارج كما أنه غير ذاهب لأي مكان |
Lütfen kendi başına bir yere gitme. - Güvenli değil. | Open Subtitles | مهما أن فعلته , فلا تذهب لأي مكان بمفردك .. |
Tabii ki de bir yere giremeyecektik ama Simon da denemeye razı oldu. | Open Subtitles | بوضوح, لم نكن لنذهب لأي مكان, ولكن سايمون على الأقل أعطانا فرصة للمحاولة |
Ve artık kimseye beni bir yere götürsün diye dilenmek istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أرغب في الطلب من أي احد ان يوصلني لأي مكان |
Şey, kişisel eşyaları henüz bir yere gitmeden incelesek iyi olur. | Open Subtitles | سنحتاج ان ننظر في كل متعلقاته قبل ان يذهبوا لأي مكان |
Bu kaybetmişlerle gezmeye devam edersen hiç bir yere ilerleyemezsin. | Open Subtitles | إن تتسكع مع هؤلاء الفاشلون، فإنك لن تصل لأي مكان. |
Doktor gelip seni gönderene kadar hiç bir yere gitmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لن تذهب لأي مكان حتى يصرح لك الطبيب بذلك |
bir yere gitmiyoruz ama senin de ortaya çıkmanı istiyorum. | Open Subtitles | حسنٌ؟ ولن نذهب لأي مكان ولكني أريدكِ تظهري نفسكِ أيضًا |
İşin aslı, yakılmış olduğunuz sürece hiç bir yere gidemezsiniz. | Open Subtitles | خلاصة القوم ما دمت مطرودا فأنت لن تذهب لأي مكان |
Kimse kasten var olmaz. Kimse bir yere ait değil. | Open Subtitles | لا يوجد هدف من الخليقة ولا ينتمي أحد لأي مكان |
Yalnızca benim var ve gelecek hafta bir yere gidebileceğini hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | وأنا لا أعتقد أنه قادر على الذهاب لأي مكان في الأسبوع القادم |
Maskeli psikopat ortalikta dolaşirken bir yere gitmekten korkuyorum zaten. | Open Subtitles | أخشى الذهاب لأي مكان لا يوجد فيه ذلك المقنع المجنون |
Savaş bittiğinde serbest bırakıldık. Birleşik Devletler'de herhangi bir yere gidebileceğimiz bir gidiş bileti verildi. | TED | حين انتهت الحرب، أطلقوا سراحنا، وأعطونا تذكرة ذهاب بلا عودة لأي مكان في الولايات المتحدة. |
- Hiçbir yere gittiği yok. - Ne demek istiyorsun? | Open Subtitles | ـ لن يذهب لأي مكان ـ مهلاً، عما أنت تتحدث؟ |
- Ben hayaletler her yerde gidebiliriz düşündüm. - Bir hayalet değildir. | Open Subtitles | . ظننت أن الأشباح يذهبون لأي مكان يريدونه . أنت لست شبحاً |
Hiç bir yere gitmeyeceğiz. Bir yerlere mi gidiyoruz, Max? | Open Subtitles | نحن لن نذهب لأي مكان هل سنذهب لأي مكان , ماكس؟ |
Bu işin peşine düş. nereye istersen hemen bir uçak bileti ayarla. | Open Subtitles | لهذا تحصل على نقطة قم بحجز رحلة على الطائرة لأي مكان تريد |
Bu iki şey değişmedikçe şuradan şuraya gitmem. | Open Subtitles | قبل أن تحدث هذه التغيرات لن أذهب لأي مكان |
Ben onların gemisinde forsaydım. Altını verirsen istediğin yere götürürler. | Open Subtitles | لقد كنت عبدا عندهم , إنهم على إستعداد أن يأخذوك لأي مكان مقابل بعض الذهب |
İstediğimiz yere istediğimiz zaman, istediğimiz yere istediğimiz... yer... Mekan. | Open Subtitles | و أن نذهب لأي مكان نريده في الوقت الذي نريده |
Milli muhafiz ya da SWAT ekibi göndermeleri gerek çünkü Ben hiçbir yere gitmiyorum. | Open Subtitles | سيحتاجون لكي يرسلوا الحرس الوطني و فريق اقتحام سريع لأني لن أذهب لأي مكان |
Bu geceyi Tom'un gecesi yapacağız. İstediğin her yere gidebilirsin. | Open Subtitles | ستكون ليلتكْ ، وسنذهب لأي مكان ترغبُ به على حسابنـا |