ويكيبيديا

    "لا يجب أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zorunda değilsin
        
    • zorunda değiliz
        
    • zorunda değilsiniz
        
    • zorunda değilim
        
    • etmemelisin
        
    • gerekiyor
        
    • asla
        
    • gereken
        
    • gerektiğini
        
    • gerek yok
        
    • gerekmiyor
        
    • zorunda değil
        
    • olmamalı
        
    • olmanıza gerek
        
    Onun ölümü karşısında bu kadar metanetli olmak zorunda değilsin. Open Subtitles إنظر لا يجب أن تكون رزينا و هادئاً بعد موته
    Oraya gitmek zorunda değilsin. Zaten bunun için bir robot var. Open Subtitles لا يجب أن تذهب هناك لقد أرسلنا الروبوت في منتصف الطريق
    Sonsuza dek kalmak zorunda değilsin. Belki bir süreliğine deneyebilirsin. Open Subtitles لا يجب أن يكون للأبد لربما فقط جربه فترة
    Baba, bu konuşmayı yapmak zorunda değiliz. Çıkış yolu bulabiliriz. Open Subtitles أبي، لا يجب أن نقوم بهذا، يمكننا إيجاد طريق للخروج.
    Evet ama yerleşmek zorunda değilsiniz. Open Subtitles أجل ، ولكن لا يجب أن تؤدّيا التسوية حالاً
    Eve gitmek zorunda değilim, ama buradan gitmek zorundayım değil mi? Open Subtitles لا يجب أن أذهب للمنزل ولكن يجب أن أخرج من هنا
    Ama eğer olayları sorguluyorsan şüphelerin varsa belki de evlenmek için acele etmemelisin. Open Subtitles بالفعل، لكن إذا كنتِ تتسائلين و لديك شكوك ربما لا يجب أن تتسرعي بالزواج
    Tabii eşyalarını görecek, anlayacaktır ama seni kesinlikle görmemesi gerekiyor. Open Subtitles هي سوف ترى حاجياتك، وستفهم لكن لا يجب أن تراكِ
    Bunu yapmak zorunda değilsin. Biraz günahla yaşa. Open Subtitles لا يجب أن تكمل هذه الزيجة اكتفِبالخطيئةلبعضالوقت.
    Bunlar bile seni efsane yapmaya yeter. Dilin konusunda yalan söylemek zorunda değilsin. Open Subtitles هذه قصة أسطورية بم يكفي لا يجب أن تكذب بشأن لسانك
    Fakat o ilkelerimizin bir parçası değil, bu yüzden onu öğrenmek zorunda değilsin. Open Subtitles ولكنها ليست جزء من الشعار، لذا لا يجب أن تتعلم ذلك
    Bütün işi, parmaklarına yaptırmak... zorunda değilsin küçük adam. Open Subtitles لا يجب أن تحل كل عمليّات الحساب بأصابعك يا صغيري
    Ama seçmek zorunda değil. O yüzden de hiç bir zaman bilmek zorunda değilsin. Open Subtitles لكن هي لم يتوجب عليها الإختيار مطلقاً لذا أنت لا يجب أن تعرفي
    Ve, bu arada, bunu hayatının sonuna kadar yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles و بالمناسبة,لا يجب أن تكون هكذا لبقية حياتك.
    Ama Birleşik Devletler'deki Gerçek IRA satışlarını bitirmek zorunda değiliz. Open Subtitles لكن هذا لا يجب أن ينهي أعمال الإيرلنديين في الداخل
    Dinle, o ikisinin ölmesine gerçekten üzüldüm... ama hepimiz ölmek zorunda değiliz. Open Subtitles أسمع, انا آسف حقا لوفاة هذين الرجلين و لكن لا يجب أن نموت جميعا
    Biliyorsun , artık bizim omuzları üzerinden bakmak zorunda değilsiniz. Open Subtitles أنت تعلمين ، لا يجب أن ننتبه إلى أنفسنا بعد الآن
    Çünkü sana katılmıyorum, çünkü biz hala boşanıyoruz, ve artık beni zorlamana izin vermek zorunda değilim. Open Subtitles لأنني أرفض و لازلنا سنتطلق و لا يجب أن أدعك تضغطين عليَّ بعد ذلك
    Beni idealize etmemelisin. Dürüstlük, bir çok açıdan, görecelidir. Open Subtitles لا يجب أن تقلديني، الصدق ماهو إلا مصطلح نسبي
    Sen gidip mutfakta otur, olur mu? O adama bakmaman gerekiyor. Open Subtitles إذهب و إجلس في المطبخ لا يجب أن تشاهد هذا الرجل
    Bu düğmeye gemi hareket etmeye başlayana kadar asla basmamalısınız. Open Subtitles ذلك الزر لا يجب أن يضغط حتى السفينة تبدأ التحرك.
    Bir erkek, yapmaması gereken bir şeyi ne için yapar? Open Subtitles لماذا يقوم الشخص بما لا يجب أن يقوم به ؟
    Fakat bu, özel bir toplumsal kural. Bu, kiminle görüşebileceğimiz ve kiminle olmamamız gerektiğini gerektiğini söylemek isteyen toplumsal bir kural. TED لكنها نوعية خاصة من القواعد الإجتماعية, لأنها قاعدة إجتماعية تريد أن تخبرنا بمن نستطيع أن نألفه ومن لا يجب أن نألفه.
    MH: Öyleyse ofisime koşu çarkı almama gerek yok değil mi? TED مارغريت : إذن لا يجب أن أملك جهاز سير في مكتبي؟
    Hayır, bunu yapman gerekmiyor. Bak, almaları için birilerini göndereceğim. Open Subtitles لا يجب أن تفعلى هذا انظرى, سأرسل أحد ليأخذه فحسب
    Fikrimce varisiniz illa erkek olmak zorunda değil. Erkek egemen bir toplu... Open Subtitles أقترح ان وريثك لا يجب أن يكون ذكر .. في مجتمعنا الحالي
    Senin gibi hoş bir bayan burada tek başına olmamalı. Open Subtitles سيده جميلة مثلك لا يجب أن تتواجد فى الخارج بمفردها.
    Bunun için orta düzey yönetici olmanıza gerek yok. TED ولكن لا يجب أن تكون مدير أوسط كي تحقق ذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد