O. O dedi ki "Eğer onu aldatacak olursam, beni bunla öldürecekmiş" | Open Subtitles | :هو , لقد قال لي إن حدث وخُـنتـك , اقتليني بهذا السلاح |
- Eğer aramazsak dedi. - Ararsak dedi. - Sakin ol. | Open Subtitles | ـ لقد قال إذا لم يتصل ـ لقد قال إذا اتصل |
Vallahi, iki saatir bekliyorum dedi, biraz ekilmiş gibiydi sanki. | Open Subtitles | لقد قال بأنه ينتظر منذ ساعتين بدا وكأنه منزعج قليلاً |
Kendi merkezimi bulana kadar benim döngümün... asla tamamlanmayacağını söylemişti. | Open Subtitles | لقد قال ان دائرتى لن تكون مكتمله000 حتى اجد مركزى. |
- Binbaşı Dingledine mi? demişti ki, eğer Ruslar Amerika'yı işgal ederlerse, çocukları alıp, ailelerinden ayıracaklarmış. | Open Subtitles | اجل ، لقد قال اذا الروس اجتاجوا الولايات المتحدة |
İkinizin de, Han ve kızı gibi ecelinizin geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | لقد قال أن كلاكما مُعرَّض للموت مثل السفير و ابنته |
dedi ki benim Goa'uld sahibim ölmüş, ama bende Goa'uld yok. | Open Subtitles | لقد قال أن الجواؤلد الخاص بي ميت ولكنى لا أملك جواؤلد |
Ayoub dedi ki, Madi'nin ameliyatı için gereken parayı bulacakmış | Open Subtitles | لقد قال أيوب بأنه سيحصل على المبلغ المطلوب لعملية مهدي |
O da böyle dedi, biri bunu tüm gazatelere dağıtmış, | Open Subtitles | لقد قال ذلك شخص ما نشر الصفقة بالكامل في الصحف |
Merak edilecek bir şey yok, Janey'nin yanında yetişkin biri var dedi. | Open Subtitles | لقد ذهبوا بالقارب لقد قال إذا اتصلت لاتقلق انها مع شخص بالغ |
dedi ki, genç bir fizikçi yetiştirmek için bu durumun kesinlikle şart olduğuna inanmış. | TED | لقد قال لي انه مقتنع تماما بتلك النظرية وان وجود اب مميز عامل اساسي لتنشئة الفيزيائي |
O dedi ki 'Tahmin yapmak zor,' 'özellikle gelecek hakkında.' | TED | لقد قال:"إنّه من الصعب أن نقوم بتنبّؤات، خاصّة عن المستقبل." |
dedi ki, "Tefsirinizde, Tevratın her ayetinin bir yorum olduğunu, Altın Kural üstüne bir şerh olduğunu açıkça ortaya koymalısınız." | TED | لقد قال: "في التأويل الخاص بك، يجب أن توضح بأن كل آية من التوراة هي تعقيب وشرح ومسرد "للقاعدة الذهبية". |
Anneme yardım etmeye gittiğini söylemişti ama geri dönmedi nede annem döndü. | Open Subtitles | لقد قال بأنه سوف يساعد أمي لكنه لم يعد، ولا هي أيضاً |
Lucky, karısının dengesiz ve tehlikeli olduğunu söylemişti ondan korkuyordu. | Open Subtitles | يا إلهي لقد قال لاكي أن زوجته خطرة وغير متزنة |
Bana, hapisten çıktıktan sonra daha fazla şey anlatabileceğini söylemişti. | Open Subtitles | ، لقد قال أنه بمجرد خروجه من السجن سيخبرني بالمزيد |
Toprak sahibi, bu işi şansa bırakamayız demişti, değil mi? | Open Subtitles | لقد قال الحاكم بأننا ليس لدينا فرص، أليس كذلك؟ |
İkinizin de, Han ve kızı gibi ecelinizin geldiğini söylüyor. | Open Subtitles | لقد قال أن كلاكما مُعرَّض للموت مثل السفير و ابنته |
Rahibin Dediğine göre 10 bin dolara bize yardım edebilirmişsin. | Open Subtitles | لقد قال الكاهن بأنك تستطيع مساعدتنا نظير عشرة آلاف دولار |
Gerçi diyor ki onun çevirmeninin daha tipsiz bir versiyonuymuşum. | Open Subtitles | لقد قال مع ذلك بأنني نسخة أقل جذب من مترجمتها. |
Sonunun duvar boyamak olacağını ve köpeklerin de O duvarlara işeyeceğini söylerdi. | Open Subtitles | لقد قال كان عليه الاا يرسم على الجدران والكلاب تبول على الحائط |
Vale bana bu süper arabanın benim olduğunu söyledi, inanabiliyor musun? | Open Subtitles | لقد قال خادم الفندق بأنَّ هذه السيارة الفخمة لي، أتُصدِّقين هذا؟ |
Charles Bonnet, 250 yıl önce -- bu halüsinasyonları düşünerek, -kendi deyimiyle, "akıl sahnesi"'nin beyin tarafından nasıl oluşturulduğunu merak ettiğini söylemiş. | TED | لقد قال تشارلز بونييه منذ 250 عام و تسائل كيف تلك الهلوسات أو على حد قوله، مسرح العقل ممكن أن تنتجها ماكينات المخ. |
Bir çağdaş yazar demiş ki, "her şişman adamın içinde, bir zayıf adam..." "...dışarı çıkmak için uğraşır durur." | Open Subtitles | لقد قال كاتب حديث أن فى داخل كل رجل بدين يوجد رجل نحيف يكافح للخروج منه |
Söylediğine göre tuvaletin penceresi 7 santim açılabiliyormuş. | Open Subtitles | لقد قال أن نافذة الحمام يمكن فتحها بمقدار 7 سم |