ويكيبيديا

    "ليسوا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değildir
        
    • yok
        
    • değillerdir
        
    • değildi
        
    • değillerdi
        
    • olmadıklarını
        
    • değil
        
    • pek
        
    • değillermiş
        
    • yoklar
        
    • değildirler
        
    • değiller
        
    • değilmiş
        
    • olmaz
        
    • olamaz
        
    İnsanlar sayıların hatrına, veriyle ilgilenmez çünkü sayılar asla asıl nokta değildir. TED الناس ليسوا مهتمين بالبيانات في حد ذاتها لأن الأرقام ليست أبدًا الهدف.
    Ama Jack Dünya'ya döndü. Goa'uld aptal değildir. Kendileri bulmuşlardır. Open Subtitles جاك عاد الى الارض، الجواؤلد ليسوا اغبياء، ربما خمنوا ذلك
    Şu anda memura ihtiyaçları yok, ama yer açılır açılmaz memurluk sözü verdiler. Open Subtitles ليسوا في حاجة لكتبة في هذا الوقت لكنهم وعدوني بوظيفة حالما تتوفر واحدة
    Demokrasileri hakkında böbürlenip duruyorlar, ki aslında onlarında, önceliklerden farkları yok. Open Subtitles حسنًا، حسنًا، إنّهم يتفاخرون بالديمقراطيّة، لكنّهم ليسوا أفضل من الأخير كثيرًا.
    Veya o kadar da zeki değillerdir ya da çok yönlü teknoloji oluşturabilecek düzeydeki bir zekânın evrimi sandığımızdan çok daha nadirdir. TED أو ربما أنهم ليسوا بذلك الذكاء، أو ربما التطور نوع ذكيّ قادر على خلق تكنولوجيا متطورة هو أندر بكثير مما لقد افترضنا.
    AYGTK: 1901 fuarında garip bir deneyim yaşayanlar sadece siyahiler değildi. TED أي ج ت ك: ليسوا مجموعة من السود فقط من امتلكوا خبرة نادرة في معرض 1901.
    Arkadaş değillerdi. Evimi hayvanat bahçesi sanan bir yığın parazitti. Open Subtitles ليسوا بأصدقائي، هم مجموعة من المتطفلين عاملوا منزلي كمكان للفوضى
    Büyü ve sihir oyuncak değildir, beni anlıyor musun Christina? Open Subtitles إنّ التعاويذ و السِّحر ليسوا ألعاباً كريستينا، أتفهمين ما أقوله؟
    Zavallı şey, 18 aylık hamile gibi görünüyor. Umarım ikiz değildir. Open Subtitles يالها من مسكينة حوالي 18 شهر حبلى, تمنّي أنهم ليسوا توائم
    Bir Alman subayını vurdum ve Alman subayları masum değildir. Open Subtitles أنا أطلق النار على الضباط الالمان والضباط الالمان ليسوا ابرياّء
    Tadı yok bunun. Çıplak bile değiller. Bir dakika, yoksa kadın... Open Subtitles هذا مغطى, فهم ليسوا عرايا حتى إنتظر دقيقة, هل هي سـ000؟
    -Kanunen bu kapitalizm muhafızlarının müşterilerinin çıkarları için çalışmalarına bile gerek yok. Open Subtitles قانونيا، هؤلاء المدافعون على الرأسمالية ليسوا مضطرين للعمل على تحقيق مصلحة زبائنهم.
    Büyücülerin kredi kartı kullanma veya sosyal medyada fink atma gibi alışkanlıkları yok. Open Subtitles أجل, حسناً , السحرة ليسوا معتادين لتوقيع بطاقات الإئتمان أو وسائل التواصل الإجتماعي
    Ustalar bir konuyu kavramsal sona getirdikleri için uzman değillerdir. TED إن المتفوقين ليسوا خبراء لأنهم يأخذون شيئاً إلى نهايته الصورية.
    Planım başarılı oldu, çünkü mükemmeldi, ...ama adamlar değildi, ve başarısız oldular. Open Subtitles خطتي نجحت لانها كانت مثاليه ولكن الرجال ليسوا بالمستوى؟ وخذلوكم
    Onların ayrı ayrı olduğu sanılıyordu, ama sonradan anlaşıldı ki ayrı değillerdi. Open Subtitles حسناً، كانوا يعتقدون أنهم ليسوا متصلين أي متفرقين ولكنهم اكتشفوا أنهم مخطئين
    "Birazcık kafam güzel" sarhoşların sarhoş olmadıklarını kanıtlamak için söyledikleri bir şeydir. Open Subtitles الشعور ببعض الطنين.. هو شيء يقوله الثمالى ليقنعوا انفسهم انهم ليسوا ثملين
    Bazen Facebook kullanıcıların müşteri değil ürünün kendisi olduğunu söylüyor. TED ويقال أحيانا عن الفيسبوك بأن المستخدمين ليسوا زبائنًا، لكنهم المنتج.
    Katili yakalamak için pek acele ettiğini söyleyemeyiz, değil mi? Open Subtitles ليسوا في إندفاع كبير جداً للقبض على القاتل أليسوا كذلك؟
    Paranın istasyondan nasıl götürüldüğü konusunda emin değillermiş. Open Subtitles إنهم ليسوا متأكدين كيف خرج المال من المحطة
    Size, yüzlerini gördüğünüz bu çocuklar adına soruyorum, artık yoklar. TED أطلب منكم لأجل هؤلاء الأطفال الذين ترون وجوههم , لكنهم ليسوا أحياء
    Yani hastalar organ sistemleri değildir, ve hastalık değildirler; insandırlar, yaşamları olan insanlardır. TED لذا هنا المرضى .. ليسوا اعضاء حيوية .. وليسوا امراض عرضية هم اشخاص . .يعيشون تماما مثل اي شخص ..
    Programın reddi gösterir ki amaçlarımıza ulaşma konusunda ciddi değiller. Open Subtitles رفض البرنامج يبين أنهم ليسوا . جديين حول إنجاز أهدافنا
    Berbat halde olduklarında berbat halde değilmiş gibi yapmayı öğretmişiz. TED إنهم يتظاهرون أنهم ليسوا في فوضى بينما هم فيها ..
    Çoğu kimse ezilmek, yanmak ve boğulmak için pek istekli olmaz. Open Subtitles حسنٌ، أغلب الرّجال ليسوا مهتمّين بأن يُسحَقوا أو يُغلَوا أو يغرقوا.
    Ama unutma, Terrill'lar dostumuz olamaz. Open Subtitles لكن، تذكرى، عائلة تيريل ليسوا أصدقاء لنا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد