ويكيبيديا

    "ليس علي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gerek yok
        
    • gerekmiyor
        
    • zorunda değilim
        
    • gerek yoktur
        
    • Yapmamalıyım
        
    • gerek kalmadı
        
    • zorunda olmadığım
        
    Bu nedenle sanırım, bunun ne olduğunu söylememe gerek yok. Open Subtitles لذلك اعتقد انه ليس علي اخبارك في ماذا هذا يستعمل
    Seni uyarmama gerek yok biliyorum ama çocuğa çok bağlanma, tamam mı? Open Subtitles اعلم انه ليس علي تحذيرك. لكن لا تقتربي من الطفل مرة اخري.
    Yaşımdaki köprü için endişelenmeme gerek yok. TED ليس علي أن أقلق بخصوص الجسر نحو ماذا في مثل عمري.
    Sonsuza kadar bu post-boşanma bunalımı içinde olmam gerekmiyor değil mi? Open Subtitles ليس علي أن أبقى برعب الطلاق هذا للأبد , صحيح ؟
    dedim. Söyledim, bunun için endişelenmeme gerek yok. TED هل ترى ذلك، لكن مجدد كما أخبرتك، ليس علي أن أهتم لذلك.
    Bu iş için aldığı riski anlatmaya bile gerek yok. TED ليس علي أن أشرح لكم حجم المخاطرة التي واجهها وهو يقوم بذلك.
    Tibbs'in bir an önce kasabadan ayrılması gerektiğini söylememe gerek yok herhalde. Open Subtitles اسمع يا بيل ليس علي أن أخبرك عن مدى ضرورة إخراج تيبس من البلدة
    Sizinle irtibat kurmadan ofise gelmemenizi rica etmeme gerek yok sanırım. Open Subtitles اذن ليس علي أن أطلب منك كمعروف شخصي بأن لا تأتي للمكتب حتى أتصل بك
    Sen gitmiyorsan, benim de gitmeme gerek yok. Open Subtitles إنتظري إذا لم تذهبي .. فأنا ليس علي أن أذهب
    Sana bunun ne kadar büyük bir olay olduğunu söylememe gerek yok,değil mi? Çünkü çok büyük bir olay. Open Subtitles ليس علي أن أخبرك مدى لأهمية ذلك لأنه أمر كبير جداً
    Sonra işlerin karıştığını anlatmama gerek yok, değil mi? Open Subtitles وأنا ليس علي اخباركم ، أعني الأمور أصبحت ساخنة ، أليس كذلك ؟
    Ben bir şey yapmanıza gerek yok. Kendini durdurmak olacak. Open Subtitles ليس علي أن افعل أي شيء . أنت ستوقف نفسك
    En azından senden bir şey saklamama gerek yok. Open Subtitles حسناً على الأقل ليس علي أن أخفي شيئاً عنك
    Her şeyin kötüye gittiğini söylememe gerek yok. Herkes kötü olduğunu biliyor. Open Subtitles ,ليس علي أن أُخبرُكم أن الأمورَ سيئة كُلّ شخصُ يَعْرفُ أن الأمورَ سيئة
    Partilerimi uluslararası sularda vermeme gerek yok artık! Open Subtitles ليس علي بعد الآن أن أقيم حفلاتي في المياه الدولية
    En kötüsü de bu konuda dürüst olabilmekti ama sana bundan bahsetmeme gerek yok. Open Subtitles الاسوء اننا كنا متعالين عليه, ليس علي ان اخبرك بذلك.
    Şimdi, aranızda daha önce şampiyonluk kazanmış olanlar için, bunun nasıl bir his olduğunu hatırlatmama gerek yok. Open Subtitles الان, بالنسبة إلى من فاز منكم بالبطولة مسبقاً ليس علي تذكيركم بالشعور الرائع الذي يحققه ذلك
    Bir yerde olmam gerekmiyor. Benim son günüm. İstediğim yerde olabilirim. Open Subtitles ليس علي الذهاب لأي مكان، هذا هو يومي الأخير، ويمكنني التواجد بأي مكان.
    Demek istediğim, bu benim üstümdeki bir yükü alıyor çünkü artık progeriayı varoluşun bir parçası olarak düşünmek zorunda değilim. TED هكذا، و بالتالي هذا يحمل عني عبئاً لأنني ليس علي التفكير بمرض الشياخ باعتباره كيان في حد ذاته.
    Ancak Colin, umarim hatirlatmama gerek yoktur. Bolumundeki o kemirgen kostebegi bulamazsan bundan zarar goren herhalde ben olmayacagim. Open Subtitles ليس علي أن أذكرك إن لم تجد هذا الواشي الوغد في دائرتك
    Yapmamalıyım tabi yanlış, çok sorumsuzca! Open Subtitles ليس علي فعله إنه أمر خاطئ وخالي من المسؤولية تماماَ
    Sakin ol, Gibbs, gerek kalmadı. Kazadaki cesedin kan grubu, 0 RH pozitif. Open Subtitles استعد غيبز، ليس علي ذلك صفر إيجابية من الاصطدام
    Bu işi kabul ettiğimde, kıyafetlerimi çıkarmak zorunda olmadığım söylenmişti. Open Subtitles عندما استلمت العمل قالوا لي أنه ليس علي أن أخلع ثيابي لم أقل لك هذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد