ويكيبيديا

    "والدي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • baba
        
    • Ailem
        
    • babamdan
        
    • babam
        
    • ailemin
        
    • ailemi
        
    • ailesi
        
    • babamdı
        
    • babamın
        
    • babamı
        
    • babama
        
    • babamla
        
    • ebeveynlerim
        
    • ben de bizim
        
    Şu boyuma geldiğimden beri, bana baba gibi olan adamla evleniyor. Open Subtitles ستتزوج من الرجل الذي كان بمثابة والدي منذ كنت بهذا الحجم
    - baba, antrenman bitti. - Son oyuncu çıkana kadar bitmez. Open Subtitles لقد انتهى التمرين يا والدي ليس قبل أن يغادر اللاعب الأخير
    Ailem ve ben bu cambaz ipi üzerinde 10 yıldır yürüyoruz. TED ظللت أسير مع والدي على هذا الحبل المشدود طوال العقد الماضي.
    Bazen geceleri, horlayan babamdan birkaç adım ileride küçük görülüyorum. Open Subtitles أحيانا في المساء، .. ببضع خطوات بعيدا عن شخير والدي
    babam 1885'te doğmuştu. Ve az da olsa ırkçı bir eğilimi vardı. TED ولد والدي في عام 1885، وقال أنه كان متحيزا للعنصرية بشكلٍ معتدل.
    Tanrım, bunca zamandır hep ailemin benim hayatımı mahvettiğini düşünüyordum. Open Subtitles يا إلهي طوال تلك الفترة إعتقدت أن والدي أفسدا حياتي
    Yanık kokusunu duyunca uyanıp kardeşimi yangının ortasından tüm acılarımı göz ardı ederek güvendeki ailemi bulana kadar taşıdığım zaman. Open Subtitles عندما استيقظت على رائحة الدخان وحملت أخي الصغير عبر النيران المتقدة متجاهلًا الألم المبرح حتى عثرت على والدي في أمان
    O zaman belki de arabada oturup, seni beklemeliyim, baba. Open Subtitles حسنا، ثم ربما ينبغي أن أذهب للانتظار في السيارة، والدي
    Bir kızım var ve ona, babam gibi bir baba figürü olmaya çalışıyorum: yaptığı her şeye dâhil olmaya çalışıyorum, bazen rahatsız derecede bile olabiliyor. TED لديّ طفلة، وأحاول أن أكون لها كما كان لي والدي. أهتم بكل شي تقومُ به، ويكون هذا أحياناً مزعجا لها.
    Ama sorun şu ki, babam sahip olduğum tek baba değil TED ولكن المشكلة هي، والدي ليس الأب الوحيد لدى.
    Ve bir gün bu konuyu aileme açtım - babam hala bu hikayeyi inkar eder -- "baba, ben diplomat olmak istiyorum" dedim. TED و في أحد الأيام أعلنت هذا لوالديَّ-- ولا زال والدي ينكر هذه القصة إلى اليوم-- قلت له : "أبي ،أريد أن أصبح دبلوماسيا"
    Ailem her zaman okul çantama yemekle birlikte ilk yardım malzemesi korlardı. Open Subtitles دائما ما كان والدي يضعان لى البلاستر الطبى فى حقيبة طعامى المدرسية
    Koruyucu Ailem, tabak kırdığım için, iki gün araba bagajına kilitlemişlerdi. Open Subtitles لقد حبسني والدي بالتبني في صندوق السيارة ليومين عندما كسرتُ طبقاً
    Teyzem, Ailem Matla Nehrindeki bir sel felaketinde öldüğünden bu yana beni yetiştiriyor. Open Subtitles خالتي هي من ربتني .. منذ مقتل والدي في الفيضانات في نهر ماتلا.
    - Haberi babamdan saklamaya çalışıyordum. Bizi korumaya çalışıyordum. Ve şimdi manşetlere taşınmış. Open Subtitles لقد كنت احاول اخفاء الامر عن والدي , والان هو في الصفحة الاولي..
    Bak, babamdan emir almayı senin gibi ben de sevmiyorum. Open Subtitles اسمع، لا أحبّ تلقي الأوامر من والدي أكثر ممّا تحبّ
    Doğum günüm için babamdan çok özel bir şey aldım. Open Subtitles تلقيت شيئاً في الواقع ، خصيصاً من والدي لعيد ميلادي
    babam bunu hiç giymedi, yani benim neden giymem gerektiğini anlayamıyorum. TED لم يرتديها والدي مطلقاً لذلك لا أرى أي داع لكي أرتديها
    Bu benim ne istediğimle alakalı değil! ailemin nasıl olduğunu biliyorsun! Open Subtitles انه ليس حول ما اريده انا انت تعلم والدي من يكونون
    ailemi şaşırtarak ne doktor ne de bilim insanı oldum. TED ما يثير استياء والدي هو، أنني لم أصبح طبيبًا أو عالمًا.
    İkizlerin ailesi on yıl önce araba kazasında ölmemiş miydi? Open Subtitles ألمْ يقتل والدي التوأمان في حادث سيّارة قبل عشرة سنوات؟
    NK: Şey aslında burdayım çünkü ben mimarın oğluyum, o babamdı. TED نثانيال خان: في الواقع أنا هنا لأنني ابن هذا المعماري. إنه والدي.
    Ben babamın kızıyım. Okurum, yazarım, dünya sağlığıyla ilgili endişelenirim. TED أنا ابنة والدي. أقرأ وأكتب وأفكر كثيرا في الصحة العالمية.
    Birkaç yıl sonra, babamı bana gerçek bir zırh yapma konusunda ikna ettim. TED بعدها ببضعة سنين، أقنعت والدي في الشروع في صناعة بدلة درع مناسبة لي.
    babama verilen eski bir silahtı ve mermiler karşı kıyıya bile erişemiyordu. TED لقد أعطي والدي بندقية قديمة لم يكن بمقدورها أن تعبر ضفتي النهر
    Bu benim başıma geldiğinde, babamla geçirdiğim güçlü bir deneyimi hatırlıyorum. TED عندما يحدث ذلك لي، أتذكر تجربتي القوية التي عشتها مع والدي.
    ebeveynlerim ayrıldı ve kardeşim tutuklandı. TED لقد تطلق والدي .. وتم اعتقالي مع أُختي ..
    ben de bizim moruğu getirdim. Open Subtitles جلبت والدي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد