ويكيبيديا

    "وجبة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yemeğini
        
    • yemeğe
        
    • yiyecek
        
    • şeyler
        
    • yemekti
        
    • yemekten
        
    • öğünü
        
    • atıştırmalık
        
    • yemeğinde
        
    • yemeğin
        
    • yemekte
        
    • yemeğine
        
    • menüsü
        
    • yemektir
        
    • yemekler
        
    Buradaki ilk yemeğini istedim ve süper boy olsun mu diye sordular. Open Subtitles ها هي أول وجبة في هذه المدينة وسألتني أيضاً عن الحجم السوبر
    Ve kadınlar korosu.. Hepsi doyurucu bir yemeğe muhtaç görünüyordu. Open Subtitles و الجوقة النسائية كانت و كأنها قد أكلت وجبة دسمة
    Üstünde adın yazılı bir masam var, yemek yiyecek parası olmayanlara. Open Subtitles لقد أعددت طاولة تحمل اسمك للذين ليس معهم نقود تكفي وجبة
    Çabuk dön. Döner dönmez ararım. Gece yarısı bir şeyler atıştırmak hoş olur. Open Subtitles أنا هرن الجرس حالما يمكنني وجبة خفيفة لمنتصف الليل قَدْ تَكُونُ الشيء المطلوب.
    Çok güzel bir yemekti Bayan Rose. Ama izninizle bazı işlerim var. Open Subtitles كانت هذه وجبة حسنة ,سيدة روز لكن إعذريني لدي عمل أقوم به
    Yaşamak için, her yemekten önce kendine iğne vurmak zorundasın. Open Subtitles للبقاء، يجب أن تحقن نفسك بإبرة قبل كل وجبة طعام.
    Babam ölmek üzereyken, bir öğünü atladığın oldu mu hiç ? Open Subtitles عندما توفى والدى ألم تفتقدى أى وجبة أو طعام أو طبق
    Aynı zamanda sana protein bar aldım, atıştırmalık bir şeyler istersin belki. Open Subtitles لقد أحضرت لك أيضا أعواد البروتين فقط في حال أردتي وجبة خفيفة
    Pazartesi öğle yemeğinde dairenin ne zaman boş olduğunu öğreneceğim. Open Subtitles عند وجبة الغداء يوم الأحد سأعلم متى ستكون الشقة فارغة
    Baget ekmeğin ve salatan varsa kolay bir yemeğin var demektir. Open Subtitles لذا ، إذا كان لديك الرغيف الفرنسي والسلطة لديكِ وجبة سهلة
    Bundan sonra her kavgada tartışmada ya da yemekte böyle olacak. Open Subtitles سيحدث من كل جدال .أو مناقشة أو وجبة من الآن فصاعداً
    Çoktan bir protein yemeği yapmış durumdayız, o zaman soya fasulyesi yemeğine hatta iri mısır veya da buğday ununa benzer bir şey hayal edebiliriz. TED لقد أنتجنا بالفعل وجبة من البروتين، لذا يمكنك أن تتخيل شيء شبيه بوجبة فول الصويا، أو وجبة الذرة أو طحين القمح.
    Öğlen arasında, çoğu öğretmen zamanlarının tamamını pişirilen öğlen yemeğini ve çocuklara servisini kontrol ediyorlar. TED في وقت الغداء، كان معظم المعلمين ينفقون كل وقتهم يهتمون بطبخ وجبة منتصف النهار، من إشراف وتقديم للطلاب.
    Çoğu çocuk yakın bir kafede pahalı bir öğle yemeğini karşılayamaz. TED ولا يستطيع غالبية الأطفال تحمل نفقات وجبة غداء مكلفة في مقهًى قريب.
    Günün birinde bu evi kiraya verirken yemeğe geldiğini söyleyerek övünürler mi acaba? Open Subtitles أتسائل إذا أجروا هذه الشقة بالحديث عن حقيقة أنك قد تناولت فيها وجبة
    Tabii ki ne kadar araştırmacı olursanız olun yiyecek bulmanız garanti değildir. Open Subtitles ولكن وببساطة , فإن كونك فضوليا لا يضمن انك ستجد وجبة مثالية
    Evet. Vaay, bu cidden güzel yemekti. Umarım direkt kalçalarıma gitmez. Open Subtitles واو ، كانت وجبة جيدة آمل أن لا تؤثر على مؤخرتي
    Bu evde yaşadığın sürece, her yemekten sonra bunu yapacaksın. Open Subtitles وستفعل ذلك بعد كل وجبة طوال معيشتك في هذا المنزل
    Kahvaltı zamanı baylar ve bayanlar, günün en önemli öğünü. Open Subtitles وقت الفطور ,يا اولاد ويا بنات اهم وجبة في اليوم
    yiyecek bölümünden atıştırmalık bir şeyler alman gerek sonra da babalar kanepesine oturursun. Open Subtitles تحتاج الى جلب وجبة من قاعة الطعام وبعدها تقوم بالجلوس هناك على الكرسي
    Akşam yemeğinde buluşalım, şu eşyaları da topla, tamam mı? Open Subtitles قابلني الليلة على وجبة العشاء، اتفقنا؟ وقم بتوضيب هذه الأغراض.
    Çok soğuk olduğundan, kulübenin içinde bıraktıkları herşey hâlâ dokunulmamış gibi, son pişirdikleri yemeğin artıkları dahil. TED لأنه بارد جدا، محتويات هذا الكوخ لا تزال كما تركوها، مع بقايا آخر وجبة طبخوها هناك
    Gereksinimlerim cam tarafında bir koltuk, uçuşta bir Çocuk menüsü ve turşusuz! Open Subtitles سوف احتاج الى مقعد بجانب الشباك و وجبة اطفال بدون مخلل
    Karışık ızgara et. Bu bir yemektir, gece atıştırması değil. Open Subtitles خلطة من اللحم هذه وجبة كاملة، وليست وجبة خفيفة
    Etkilendim. Bir kızın gerçek yemekler istemesi çok hoş. Open Subtitles أنا مندهش، إنه لرائع أن أرى فتاة تطلب وجبة حقيقية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد